SEVİYİ, SENİ ANLATMAK .......
'' - Lanet midir, nimet midir ? '' Bilemem' işliğim ve halen yanıtımı veremem' işliğimde '' ......
Pelesenk etmişliğinde, hiç dilinden düşürmediğin şu tılsımlı sorunun ve söyleminin ....
<< - ÖZGÜRLÜK ; YALNIZ OLMAK MIDIR ? '' Sorusunun miras lığında ve kendimden bile azade ligimde .......
Dahası, demli, kıdemli YALNIZLIĞIMDA ....
ÖMRÜMÜN SENLİ DÜNÜNÜ, SEVİYİ VE OLAN BİTENLERİ YENİDEN VE BİR DAHA, BİR DAHA YENİDEN YAŞAYARAK,
Bu yetmezmişçesine birde, bir daha, bir daha sorarak, gözden geçirip, yanıt arayan' lığımda .....
An geliyor, çuvallayarak, boğuşuyorum, yüzleşmelerde seviyle, seninle ve o an .....
Sökün ederek, sözcükler dökülüveriyor, yüreğimden, dudaklarıma ve zihnimden, dilime ....
'' - SEVİYİ, SENİ ANLATMAK ....'' ...
Yinelemelerde dönenip, dönüp duruyorum, DÜNÜN VE SÖZCÜKLERİN ETRAFINDA .....
DOLAP BEYGİRLERİNDEN FARKSIZLIKLARDA, mecalsiz kalmacasına ......
Her şeyden önce, bilmelisin ki, adın, sevin, dilimle, yüreğime vurulmuş mühürdür, mühür .....!
Her düşüncemi, yaşadıklarımın, sorgulamalarımın, sağanak olup ağan çoğu kere yanıtlarından korktuğum, sorularımın, çengellerinde asıl ılıklarda .....
Zaman eskitip, kahır değirmeninde öğüterek, ömür tüketmiş' liğimde ...!
Bu mühürlü lük eksenindeki gelgitlerimde yaptığımın, ol ursuzluklarla, çıkmaz sokaklarda ömür eskitmek olmuşluğunda .....
Yaz aklına ve ömrüne ki, söz konusu, sen olunca ....
Varlığın bela, yokluğunsa, düpedüz, ÖLÜMDÜR VE YAŞAYAN ÖLÜLÜKTEN FARKSIZDIR, adıma ...
Onun için, SEN ZORLUKTUN VE EBEDİ ZORLUKSUN, ZORLUK, benim için ...
Onun içindir ki .......
Kolayı zor etmenin de çok ötesinde, çok bilinmeyenliyi anlatmaktır,
ÇOK BİLİNMEYENİ ANLATMAK, seviyi ve seni anlatmak .....!
O kutsal çembere hiç dahil olamaman, içinde yer alamamış, dahası, muammalar küresi ...
Gizemler kara deliği olup çıkan çemberi, ne sözlüğünde, nede eylemliliğinde, hiç tamamlayamayan olarak anlatıp ......
Duygu selinden kendimi çekip, çıkaramamışlıklarda ....
Dahası, girdabın katran karası karanlık derinliğinde, yutul musluğumda ....
Hep, imamesi noksan ve dört bir yana dağılıp, bulunmayan boncukları bir ipe dizip, sille boncukluklarını, imame albenisiyle taçlandıramamak gibi ..
Hep çözük, kopuk ,başı bozuk, hep dağınık ve hep savrulmuş luklarda çalkalanırlığın adıdır, adı .....
Seviyi, seni ve bu ürperten yangının orta yerinde kalıp debelenen, iflah olmaz beni, düşüp, anlatmak .......!
Sanki, anamali metaforunun, olmadı .....
Bir Bermuda şeytan üçgeninin ürkütücülüğünde, hayata tutunmanın adıdır, adı ......
Böyle' liğinde sen, sevi ve ben ...
Baştan, sona sür git heyecan kasırgalarıyla bezeli ve asla kelamın yetmediği, hatta alenen sözün bittiği hallerle haşır-neşirliklerde ...
Muammalı bir serüvenin içindeliklerde ...
İnsanın ateşle ve suyla dansını ve bilinmeyen çekici, bir o kadar da çılgın mı çılgın serüveni .....
İçsellikle, duygudan söze, sözden, gerçeğe döküp, gün yüzüne çıkartmak .
Yaşanmışlığında ve halen ki duygu anaforundaki gelgitleri içimde hissetmecesine ......
Hem dışında, hem de görünmeyen paydaşlığında, ta içinde, hatta ......
Tam da göbeğinde olmacasına, savrulup, kavrulmalarla, yalan ve yerleyeksan'lıklar da, kırılıp, dökülerek ....
Yokta varlığı, varlık ta yokluğu yaşamak ve onu dizginsiz, üryan ve yakıcılıkla dillendirip hayata dökmektir ....
HAYATA DÖKMEK ......!
Hem de, lamsız-cimsiz, eğip, bükmeden evirip-çevirip, kıvırıp, mecrasından çıkartmadan ve gerçeğinden kopartmadan, seviyi ve seni anlatmak .....
Kral Çıplak, gerçekliğinde içtenliğe sadakatlerde, seviyi, seni anlatmak ...
İnsanlığımızın alacalı karanlığıyla, gölgelerin ve muammaların dansında, onu iliklerine dek hissetmecesine yaşamak ama sözün bittiği yerde ...
Sessizliğin ve dipsiz uçurum karanlıklarının koyu, vahşi derin karanlığında yitmeyi yaşamaktır, YİTMEYİ YAŞAMAK ......!
An gelip gerek kendim de, erekse de o alevli çemberde olmayanlığımda ..
Aklım sıra, kendimce, var saymalara öykünmelerde, züğürt tesellilerinde kendimi kurtarmaya çalışıp, debelenerek .....
Tıpkı, ateşe düşen kelebek kesilivererek, ilişkiler, karmaşalar dairesinin içine, hem de ....
Tam da göbeğinde olmacasına<< - Sakarlığın yakamı bırakmamış' lığın da etkisi ve katkısıyla ...! '' Düşüvermeyi, becerivermiş' liğimle ......
ÇOK BİLİNMEYENLİ BİR SERÜVENİN ORTA YERİNDE LİKLERDE ...
Değişmez öznesinin, ebediyen ve hep sen olduğun alengirli, çetrefilli, bir o kadar da muammalı mı muammalı bir serüveni .....
Can havliyle ve canhıraşlıkla canlandırıp, ete, bedene ve cehennemi ateşe döndürerek ....
Harda yanarken, yakmak ve yangınların orta yerinde narlıktan, küllüğe ....
Varlıktan, hiçliğe ...
Hiçlik ten , çokluğa uzanan, muammalı, albenili, adsız, dahası ...
Adı hem yok, hem çok ve hiç koyulamayan ÜRYANLIĞINDA muammalar şalına sarınan menkıbeyi, dillendirmektir ....
ÜRYANLIĞINDA MUAMMALAR ŞALINA SARINAN MENKIBEYİ DİLLENDİRMEKTİR .....!
TARİFSİZLİLİĞİNDE, DİPSİZ DERİNLİĞİNDE, DAHA DA ÖNEMLİSİ VAHŞİ ALBENİSİNDE, SOLUKSUZ YAŞAMAK .....
BU SUYLA, ATEŞLE KOTARILAN, HUDUTSUZ, UFUKSUZ, HAŞMETLİ DANSI, TARİFSİZLİĞİNDE ANLATMAKTIR .....
Özcesi ......
Seviyi, seni anlatmak ......
Kolayı zor etmeninde çok ötesinde, çok bilinmeyenliyi ....
Özünde, olmayanı, olamayanı anlatmaktır, seviyi ve seni anlatmak .....
KOLAYI ZOR ETMENİN DE ÇOK ÖTESİNDE, ÇOK BİLİNMEYENLİĞİ ...... ÖZÜNDE, OLMAYANI, OLAMAYANI ANLATMAKTIR .....
HÜSRANDAN, HAZ DERMENİN ULU MU ULU, BİTİMSİZ ALBENİLİLİĞİNDE
GÖZ KAMAŞTIRAN, HAYAT ÖYKÜSÜNÜ ........
Hayal edilenlikle, DİBİNE KADAR YAŞANILANI, olup-biteni, gün yüzüne çıkartmanın ......
Öldü denilen Sevi'ye, HAYAT VERMENİN, CANLANDIRMANIN ....
Uzun lafın kısası, SÖZÜN, ÖZÜ .....
DİRİLİŞİN DESTANINI, ANLATMAKTIR .....
SEVİYİ, SENİ ANLATMAK ........!
Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ / İSYANİ
Immenstaad / Almanya
31 / 05 / 2023 - Çarşamba
Saat ; 19_19