31 Aralık 2021 Cuma


 

ESKİSİNİN GÖÇMÜŞLÜĞÜYLE, YENİSİNİN EŞİĞİNDE

YOLLARININ KESİŞMİŞLİĞİNDE .......

DEFTERLERİ DÜRERKEN, DEFTERİ DÜRÜLEN YIL ......

DEFTERİ, DÜRÜLEN YIL .......

 

 

Bak yine '' - Eskitirken ....! '' Hengameler le, curcunalar sağanağında, eskidi, kaşla-göz arasında ......

ESKİDİ, KAŞLA-GÖZ ARASINDA ........! 

 

 

Kaybetti büyüsünü, çizilmedik yeri hele, hele de, KESTANE'si kalmadı ...

Değil, ÇİZDİRMEK KESTANEYİ .............,

<< - Sözüm, meclisten içeri, yüz karalığından, İHANETTEN SABIKALI ARKA TEKERİ HATTA, STEPNE'si de patlak, delik-deşik DEVLET denen, ucube hilkat garibesi gibi ............

Hatta, ona kafa tutup onunla aşık atmacasına  ....! >>

Düpedüz, DELİK-DEŞİK ETTİRİP, ÇIFITINI ÇIKARTTIRDI, KESTANESİNİN ..!

Böyleliğin de, yitirdi itibarla-haysiyeti, düştü gözden, çıktı, teveccühe layıklar listesinden ......

Beraberinde de, kahırların-sitemlerin, olmadı ........

Lanetle anılıp, şişen dillere nakarat'lığın da, ortaya karışık hallerde dökülen, küfür, tükürük kokteyllerinde serkeşleşip, kendinden geçerek...

Yolunu-izini, şanını-itibarını, onuruyla-vicdanını hasılı karakterini yitiren .........

Tıpkı, kocamışlığın da, köpeklere maskara olup-çıkan, yaşlı-yorgun kurtlar gibi .....

Alay ve madara konusu oldu, namı çıktı, rezil-rüsvalık da .......!

Halkın diline tesbih ve pelesenk olan, bununla da sınırlı kalmayıp .....

Düşündürürken, aydınlatıp-eğitip, geliştiren ve farkındalık yaratan benzetmeyle, ata sözünde denilip, tam isabet ve haklılıkla, işaret edildiği, vurgulandığı gibi ......

'' - Yarasından değil, meraklılarla, soranların kahrından bezen, kendinden geçen hatta, ölenler gibi ......

Resmen ve alenen, hıltı çıkan, hasta kesilmiş hallerde ve neticede ........

Mekanı, göğün atlasında, miadının dolmuşluğun da, kayıp- sönen kısacası ölüp-yiten Kuyruklu yıldız misali, hükmü sökmezlik de, sünepelik de  .......

Kapılıp, karıştıkları, hayat-memat kavgasında,  rızk ve nafaka kapıları çöp bidonlarında  dönenip, cebelleş'meler le yetinmeyip ....

<< - AÇLIK BELASINA ...! >> Bacak aralarıyla, ayak altında, aç-bilaç  sürtüp durarak .........

Sefil-zibil dolaşan, cümle aç sokak kedilerden aşağı kalmazlıklarda,

ziyanlık da .......

Yetmedi ......

Düpedüz, itilip-kakılmalar da, horlanıp, itibarsızlık bataklığına  düşmüşlüğün de .....

Saç telinin ucuna dek yutulup- boğulmuşluğunda ..........

Gam, kelam yükü, günah, diyet ve kefaret sarnıcı olup-çıkan, yıl ....

GÜNAH, DİYET VE KEFARET SARNICI OLUP-ÇIKAN, YIL .....

Daha dün denilebilecek kadar yeniliğiyle, başlangıç'lığın da, ömrünün göz kamaştıran, şaşalı, parıltılı ilk günleriyle ..........

Böylesine baş tacı edildiği evresinde, anın keyfini ve zevkin imrendiren sevincini doya, doya yaşayıp, tadını çıkartırken ......

Yaşanmış güzelliklerin dünde kalıp, aşınıp, solmaya, yitip, unutulmaya yüz tutmuşluğunda ......

Ömürlerle, zamanların hele ki de özlemlerle, sevinçlerin üstüne, karanlıkların, korku, kabus ve paranoyaların devril'mişliğin de ...

Hele ki de, insanın kendi ağarlığıyla yılların yükünün altında kalıp, inim, inim, inlemişliğinde ......

Hasılı ....

'' - ESKİ CAMLAR, BARDAK OLDU '' Gerçeğinin sarıp-sarmalamışlığıyla, yakıcılığında ..............

Bu gün, çarık taban lığın da tiftiyip, ipliği sadece pazara değil sokakların, caddelerin ve çamurlu-tozlu, karanlık yolların bağrına çıkıp ....

Sırrı üryan, itibarı, yerle-yeksan olan, yıl .....

SIRRI ÜRYAN , İTİBARI, YERLE-YEKSAN OLAN YIL .....

Toz-duman yutup, içi dışına çıkan, deşilip, dişlenen olmadı, şişlenip-fişlenip mevta olan, kederlerle, hederlere kurban, yaşlara basamak, kurulara, harlı tandır ocak, ölümlere, dayanak olan, yıl .....

KEDERLERLE, HEDERLERE KURBAN, YAŞLARA BASAMAK, KURULARA, HARLI TANDIR-OCAK, ÖLÜMLERE, DAYANAK OLAN, YIL .....

ÖLÜMLERE DAYANAK OLAN, YIL ........!

Yetmedi, bitmedi ....

Tarihe mal olarak, mazide ve anılarda, hatta topraklarla, coğrafyalarda ve bilinen- bilinmeyen, keşif bekleyen nice ömürler de kalanlıklarıyla  ...

Öncekilerle, yaşanıp, tüketilerek geride bırakılan niceleriyle, içinde bulunulup, fiilen  şu anındaki yeniliği ve gözdeliğinde, göz önülüğün de,

halen yaşanılıp-yaşatılır'lığın da hüküm süren ....

Bu bağlamda da ......

Ayrıcalıklığı ile diğerlerine göre bir kaç adım, yahutta .....

Kimilerine göre, fersah, fersah önde görülen, bulunup-sayılan makbul ve iltifata -itibara layık, bağrında dünle, yarını, geçmişle-geleceği barındıran .....

Hakkındaki tefrikalarla, gizli yada aşikar denenlerin önü-ardı kesilmedi.

Kulakları talan edip, mütecavizliğin de, gebe koyan ......

İçinden renk, renk, elvan-elvan ömürlerle, ölümler, ölümlüler ....

Daha da fantastiği ve çarpıcısı, diri geçinip, öldüğünden bihaberlik de yıl eskiten, << - YAŞAYAN ÖLÜLER (!) >>, Dahası ....

ÖLÜ CANLAR,  gelip-geçen, ayrıntılarıyla, zulalarında, sırlarında gudubetlik le, mucizeler,  saklayan ömürleri tutsak eden, yıllar ......

Hakkında, tıpkı kendinden öncekilere olduğu gibi, kervanların taşıyamamacasına çok mu çok kelam yükü taşıyan, bağrında akı,karayı ...

Karada, akı ....

Ak'ta, karayı, doğruda, eğriyi,  yalanla, hileyi-hurdayı, albeniyle- iticiliği ......

Hurdalığında, bilinmeyenle, yeniyi saklayan ..........,

'' - Kel başa, Şimşir tarak ..... Hallerinde aykırılıklar demeti olup-çıkan'lığın da ......

Mahalle yanarken, umursamazlığıyla, AYNADA SAÇ TARAYIP,

SÜRÜP-SÜRÜŞTÜREN, TAKIP-TAKIŞTIRAN, ANIN, HAYATIN TADINI, KEYFİNİ YAŞAYAN ........

MAHALLENİN YOSMASI İKEN, BAŞ TACI SULTAN OLUP, ÇIKANLARLA, ÇIKACAKLARI, sarıp-sarmalamacasına, saklayan yılla, yıllar ......

Elekleri, melekleri, ahı gitmiş-vahı kalmamış olsa da hala kasım-kasım kasılıp, dünüyle avunan .......

Gaflette, ömür tüketip-göz yuman dilberlerle ...

<< - Gözü yüreğin'deleri saklayan, yıl ........ >>

GÖZÜ, YÜREĞİN'DELERİ SAKLAYAN, YIL .......!

Yük gelen, istenmeyen, hatta horlanıp, hakir görülen , konuktan çok sığıntı olup çıkan, itibarı yerle-yeksan olan düşkün hallerinde ...

Bırakın doğrudan '' - Git '' Denmeyi ......

İşmar edip, hoşnutsuzluğu dışa vuracak ayan-beyan da kaş-göz işaret, yahut ta imayla bulunduğu mekanı terk edecek edilgenlik de, iğreti duruş, yarı oturuş , yarı gidişe yahutta istenene amadelik de ...!

Oturmaktan çok, ilişme hallerinde, tedirgin ve hoşnutsuz,  ezinçle un-ufak olan ilgi, kişilik ve insanlık fukarası biri hallerinde ...

Dahası, apoletleri, rütbesi sökülüp, üniforması soyulmuş asker eskisi, insan müsveddesi ....

Var'da, yok, tavır,  muamele ve dayatmalarında şakülü kaymış, posası çıkmış ......

Her anlamda ve her yönüyle, yerle yeksan olup, kendini bulamayıp, rüşt'ünü ispat edemeyen dünün değerlisi, bu günün hor görülüp, burun kıvırmalar da itilip-kakılanı olup, çıkmıştı epeydir, şu eski yıl ......

ŞU, ESKİ YIL ........!

Ömrünün son deminde, soluğunun ha tükendi- ha tükenecek hallerinde ........

Yakın ilgi, itibar ve medet ummayı geç ................

Bitli-pireli, urba muamelesine reva görülerek ...........

Ateşe atılıp, toprağa gömülüp kurtulmak istenen, gözden-gönülden düşmüş, dünün bedenlerini sarıp, gözleri kamaştıran ve hatta gıpta edilerek bakılan .......

Nitelikli, bir o kadar da pahalı ve az bulunur giysilerle, kostümler gibiydi .....

Şunun-şurasında, şimdilerdeyse, miadı dolan eskiyip, posası çıkan yıl ..!

Getirdiklerinden çok, götürdükleriyle ve iç burukluğuyla, hatta .......

Yer, yer ve zaman, zaman gün yüzü görmemiş, yakası-bağrı açılmamış SİNKAFLI SÖZLER ve GALİZ KÜFÜRLERLE def edilip .....

Bununla da yetinilmeyip, olabildiğince tez ve kısa sürede bu hallerden kurtuluşlar, istenendi, umulup- beklenendi .......

Ömür eskiten, ömrü eskimiş, ömür eskiliğin de mazi denen küpe veya küle gömülmeyi sineye çekmeye dünden razı, yıl .......

Ne çektiyse, davetsiz gelişi ve getirdiği çile, yük ve bezginlikler ile gözden düşen yorgun ve  .........

Temcit pilavından beterlik de, << - Bayat hayat olup-çıkan yıl ....! >>

TEMCİT PİLAVINDAN BETERLİK DE,  << - BAYAT HAYAT ! >> OLUP-ÇIKAN, YIL .........

BAYAT HAYAT OLUP-ÇIKAN, YIL ........!

Uzun lafın kısası, sözün özü .........

ESKİSİNİN GÖÇMÜŞLÜĞÜYLE, YENİSİNİN EŞİĞİNDE

YOLLARININ KESİŞMİŞLİĞİNDE .......

Defterleri dürerken, defteri dürülen, yıl .....

DEFTERLERİ DÜRERKEN, DEFTERİ DÜRÜLEN, YIL ......

DEFTERİ DÜRÜLEN, YIL ...........!

 

 

 

Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ / İSYANİ

 

 

 

Immenstaad / Almanya

 

 

 

30 / 12 / 2021 - Perşembe

 

 

 

Saat ; 21_21

30 Aralık 2021 Perşembe


 

BANA KALDI .........!

 

'' ........HEVESİM İLE, MURADIM, KURSAĞIMDA .....

LEYLİLİKLE, DİVANELİK , BANA KALDI ......... ''

 

 

 

Becerip, avucumda tutamamışlığımda .......

Sevinçlerim, uçan kuş ....

Nasıl esirgenip, korunacağımı bilememişliğim de ....

Hüzünlerle, hüsranlar .....

Sırnaşıklık da ömrüme  müptela olan, sarıp-sarmalayan, yağlı kara is, oldu .......

YAĞLI KARA, İS OLDU .......!

Biri uğramazken, yakın semtime, berikisi arınamadığım kir kesildi .....

Belenip- bezenmişliğin de ömrüme-ruhuma ...

Püsküllü bela kaldı, başıma .....

Böylesine yitenliğim de, asılı kaldım mutsuzluğun tillesinde ...

Hayat denen gaddar, ceberut ZALİM ......

Canıma ot tıkamacasına ....

Nesimi misali, yüzdü derimi diri, diri ........

Gün oldu, gün vurdu, gün oldu, yel vurdu ......

Yitir'terek yönümü-yolumu, çıkartarak çıfıtı mı .....

Döndürdü tefe, dümbeleğe, davula ...

Gelen vurdu, giden vurdu .....

El vurmadığında, yel vurdu ......

EL VURMADIĞINDA, YEL VURDU .........!

<< - DUYAN KULAKLARIN SAĞIRLIĞINDA ....! >>

Feryadımı, figanı mı, dahası ........

Dinmeyip, susmayan sessiz çığlığımı, işlerine gelmemişliğin de, kimselerin duymamışlığın da .....

Kendi sesimde, kendim çalıp-kendim oynamaktan,  olan, az-buçuk, kıt-kanaat aklımda, yitip, gitti ......

AKLIMDA, YİTİP, GİTTİ .....!

Zayi, ziyanlık da, hasletlerimle, insanlığım, heba da, çar-çur oldu ....

Kala, kala ömür eskiliğim le, insan müsveddeliğim de ...

Öyküm, ele-dile, hatta ....

Dilden, dile, nesilden, nesle ....

Kahrı ve meşakkati ile,  dahası ........

İnsanlığımdan bihaberliğim de .......

Angarya et ve kan külçeliğinden ibaret .....

Hevesim ile muradım, kursağımda ......

Leylilikle, divanelik bana kaldı ........

HEVESİM İLE, MURADIM, KURSAĞIMDA .....

LEYLİLİKLE, DİVANELİK , BANA KALDI .........

BANA KALDI .........!

 

 

 

Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ / İSYANİ

 

 

 

Immenstaad / Almanya

 

 

 

30 / 12 / 2021 - Perşembe



Saat ; 10_10

 

28 Aralık 2021 Salı


 

İYİ Kİ GİRDİ, KANIMA .......

 

 

 

Ölüm, illa ve sadece soluğun ilelebet yitip, canın, tenden-bedenden çıkması değildir ....

Yaşamak ta, sadece solumak-yemek-içmek ve kubur kapısı nöbetçiliği değildir ...

Yaşamak var .....

Yaşamak var .......

Birisi, itilip-kakılan, çör-çöp görülüp halının altına yahutta çöplüğe dökülüp-atılmaktan farksızlıklarda sürüm-sürüm, sürünüp .......

Ne kendine, ne insana, insanlığa nede dünyayla,aleme hayrı-faydası olmadan, düşkünden de beter ......

Reva görülen muameleyi, sineye çekerek pisi, pisine ömür tüketilen hal ve ziyanlık dır, düpedüz, ziyanlık ........!

Ötekisi, layığıyla ve insana has hasletlerle güzelleştirilip, farkında'lık ve sorgulayanlıkla taçlandırılan yaşamaktır ...

Girdi, gireli kanıma bakışların, ışıltınla, dünyamı süsle'yeli varlığın, yaşadığımı anladım ve .......

İnsanlığın güzelliğini, yeniden ve bambaşka yönüyle, dahası albenisiyle keşfettim ........!

'' - Bataklıkta, nilüferde yetişir, ama bu onun ve oranın bataklık olduğu gerçeğini değiştirmez, yok etmez '' Anlayışını doğrular ve kanıtlar hallerle, niteliklerde ....

Tüm olan-bitenlere, hayatın kaotik sürüp-savruluşlarına karşın, yine hayatın karmaşıklığı ve anlaşılmazlığına uygun, azizliği ve gelişimi ........ Hatta, sürprizi ve adeta lütfuyla .......

Çoban yıldızı albenisinde, yaşamımın odağı olup-çıkmacasına, yoluma çıkıp, ömrüme-hayatıma karışmışlığın da .......

Hasılı, can yoldaşlığınla, hayat paydaşlığınla, ömrümü, hayatımı, bayram sevinci ve şenliğiyle süslemiş'likte ki ödüllüğün de ......

Ömrümde, bundan böyle, boz-bulanıklıklara, belirsizliklere ve yanlış anlamalarla-yorumlara, hatta karanlıklarla .......

Yetmedi, fitne-fesatlıkla, olumsuzluk, hayırsızlıklara meydan vermeyecek açıklık ve anlaşılırlıkla ........

Akla-kara kadar belirginlikte, net mi net fark edilip, görülecek hallerde kalın mı kalın ......

Hele, hele de, asla birbirine karıştırılmayacak şekilde, belirgin çizgiyle ikiye ayırmam mümkün ve bence işin en doğrusu da, akla yatkını da bu .

Senden öncesi, farkındasızlıklarla-sünepelik de tükenen zibil ve sefil sürünüşlerle kararan ve çöp kutusuna .......

Yahutta, ceset torbasına, yarı ölü, yarı diri konulup fermuarın çekilmesi gereken, BEYHUDE, ZİYANLIK DEVİR ve ömür tüketiş ......!

Senden sonrası, eli-yüzü düzgün, façası yerinde, saygıyla taçlandırılıp, farkındalıkla ve fark yaratarak, değerli kılınan, hem kendime, hem de ..

İnsanlara, insanlığa ve kainata yararlı, utanç ve yüz karalığından ırak, karanlık ve yüz karalıklarıyla, yüz kızartanlıktan zerre iz olmayan, hatta, gıpta edilen evre ...

Tıpkı, geceyle-gündüz, akla-kara gibi net ve belirgin farklı iki süreç ....

Hasılı ........

Can evimden vuran, beni, ben yapan ömrümün ışığı bakışların .......

İyi ki girdi, kanıma .........

İYİ Kİ GİRDİ, KANIMA .......!

 

 

 

Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ / İSYANİ

 

 

 

Immenstaad / Almanya

 

 

 

28 / 12 / 2021 - Salı

 

 

 

Saat ; 09_55


 KİMİ ….

Kimi vardır, benzemez kimseye, nevi şahsına münhasırdır..
Çiçek açar güz gününde bile, çöle yağmur bereketi ..
Dağ doruklarında kar, ovalarda zümrüdi yeşil, atlas güzelliğidir …
Kimi vardır, yağsız kapı menteşesi misali, gıcırtı ve iniltiyle karanlık ve kasvet saçar ruhlara ….
Onmayan ve döl tutmayan, ağaç çiçekleri gibidir ..
Kuru cafcafa dan, bereketsizlikten ve demsizlikle,densizlikten ibarettir ..
Edasından, afra-tafra ve fiyakasından geçilmezliğinde bile, boş teneke tıngırtısı saçarak …
Ahkam kesmelere ve poz atmalarda, adam geçinmeye çalışarak ..
Kendilerini hergele de imam eşeği görür ve sayarlar ..
Böylelerinin, burnuna yetişmez bok,sırıkla …
Sorsan, soruştur san,aslına,nesline, dahası secereleriyle, geçmişlerine bir baksan ..
Her bir yanlarından sabıka, gudubetlik ve maraza fışkırır..
Verdiğin selama, uzattığın ele, ettiğin kelama yazık ettiğin için kızarsın, sen ,sana ..
Gelin görün ki, böyleleri adeta dokuz canlı kediler misali, hep düşerler dört ayak üstüne ..
Ne yapsan nafile ,vermişsen elini,alamaz,kurtaramazsın böylelerinden, değil sadece kolunu, ömrünü ve hatta aklını bile..
Ondandır, denir böylelerine ..
Ne, Şam’ın şekeri, nede Arabın yüzü, diye ..
Bunlar yavuz hırsız kesilmişlikleriyle, kovarlar ev sahiplerini, kendi mekanlarından, bile ..
Arsızlığın bayrağı, yüzsüzlüğün şimşiri olup çıkan bu densizler güruhu …
Görürler kendilerini hep, dev aynasında …
Yalanın, yağlı karanın fırçası, dedikodu kumkumalığı …
Böylelerinin yegane silahı ve olmazsa, olmazıdır…
Ne nişadırsız kap, kalay nede bunlar, ayar ve düzen tutar..
İnilmez böylelerinin ipiyle kuyuya, girilmez asla onlarla bir çuvala …..
Hatta ,körle yatanın ,şaşı kalkmış lığın da, yatağa
Kimi vardır, edepten, adaptan,ahlak ve erdemden nasibini alıp …
Aslına-nesline çekmişlikleri ve dibinden uzağa düşmeyen armut gibilikleriyle….
Gönüllerin sultanı, başların tacı ve dostluğun sönmeyen ışığı ..
Gönül kandillerinin, bitmeyen sevgi yağıdır..
İnsan oğlunun elvan, elvanlığında ve adeta beş parmağın birbirine benzememişliğiyle ..
Farkındalıklarıy la, fark yaratmışlıkları …
Hele, hele ki de, munislik,tevazu ve vefa abidesi halleri ….
Cömertlik ve kemallikten nasibini almışlıklarıyla, gökte yıldız..
Gönülde pusula,ruhta kılavuz, yolda-belde yoldaşlık abideleridir ,daima ..
Hasılı ..
Kimi vardır…
Demir ve hamur suyu ..
Kimi vardır, çamur suyu ..
Seç ,seç ve beğen,beğen al ..
İnsanlık bedesteninde,ele-dile , tezgahlara düşmüşlüğüyle …
İpekle,çuvalın bir olmamış lığın da ..
Hele ki de, her kör atın,bir kör alıcısının olmuşluğun da ..
Kimine kesen den, kimine gönlünden,kimine canından ..
Hak eden layıka, liyakat ’ı özünden ve ederini ruhundan vermişliğin de …
Ederini, ruhundan vermişliğinde …!
Kimi vardır, kemalliğinde ederi paha biçilmez ve emsalsizdir ..
Kimi vardır, metelik etmez, kubur fareliğin de, yeri, kubur kuyusudur ..
Hasılı, hayat ve olaylarda insanlığın kantarında, ortaya çıkar, kişinin ederi
Kimde ne vardır, kimsenin bilememiş liğin de ..
Kimi vardır, delisi dışında …
Kimi vardır akı, karası,oyunu yada hazinesiyle,cevheri içindedir..
Hayatın içinde insanın değerini, en iyi insan oğlu insanlığında insan-i Kamillikten, nasibini alan bilir..
Kimi vardır, sansa da alemde en akıllı,en uyanık ve en iş bilir kendini ..
Kazandığını düşünüp,sandığı anda bile , hatta kondurup,kabullenemese de gerçeği ..
Oyunu kaybedip, hayatı ıskalayan, mutluluğu kaçıran ta kendisidir, kendisi…
Değişmez asla böylelerinin, hayat öyküsüyle, yenilgiler ve hüsranlar silsilesi …
Böyleleri gülse de maskeli balolarda, özünde hep mutsuz,hep ağlayandır …
Hayatın hesabının uymamış'lığın da …
Kaybeden olmuşlardır hayatla tutuştukları oyunda ve kumarda …
Kendilerini oyunun galibi ve kazananı saysalar da ..
Ütülen, yitiren ve yenilenler, kendileridir daima ..
Tüketirler sıfırı ve ömrü beyhudelikle, avaralık ve kandırılmışlık da …
Bu hazin öyküler tufanında, kıçları ayazda kalanlardır , mutsuzluğu dibine dek tadanlar'dır.
Bundandır ki …
Sen, sen ol,duyda inanma ve bil, dahası da asla unutma ..
Kıymeti kendinden menkul, boş gezenin, boş kalfası özünde insanlık fukarası …
‘’ - İnsan sarrafıyım ‘’ Diye geçinen kimilerinin ….
Hatta çoğunun, ballı olsa da, dili ..
Yoktur özünde, zırnık kadar, insanlık ve insanlık bedesteninde, kıymet-i harbiye si …
İnsanlık bedesteninde, kıymet-i harbiye si …
Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ / İSYANİ
Ereğli / Konya
15 / 05 / 2018
Saat: 18_24

27 Aralık 2021 Pazartesi


 KİM Kİ .....!

Hayat denen arenada, akıp giderken zaman ırmağı ...
İnsanım diyenlerin, kendine dürüstlüğü, içtenliği ..
İçsellikle yüzleşmesidir onu insan ....
Hayatını onurlu, anlamlı ve değerli kılan ....
Çürüme, kokuşma, yozlaşma sararken iliklerine dek ....
Hayatın her alanını, çoğu insan geçineni, toplumu ve insanlığı ..
Kokmaz-bulaşmaz'lığa, aymazlığa, vurdumduymazlığa ve neme lazımcılığa soyunmadan ..
Hatta, inadına, inadına üstüne, üstüne giderek ..
Hayatla ve kendisiyle, olaylarla ve gerçeklerle yüzleşerek ...
Bedenine, belleğine ve karakterine karanlığın, karamsarlığın ..
Onunda ötesi ....
Çürümeyi getirip, insanı, insanlıktan çıkartacak illetlere karşı ..
Uyanık, sorgulayıcı, hazırlıklı, donanımlı, dahası ...
Koyulacağı kavganın neden ve nasılını çözüp ...
Sebep-sonuç ilişkisini doğru kavramacasına, kavgaya koyulan ..
Onuru, kılavuz, erdemi, baş tacı etmecesine ....
Yobazlığın, ilbizin, korkunun, karanlığın üstüne, üstüne ...
İnançla ve yürekle, amansız ve acımasızca yürüyerek ..
Yozlaşmanın bağrına, soysuzluğun alnına hançerini saplayarak ..
Bir daha insana ve insanlığa musallat olmamacasına yok ederek ...
Hem özünü, hem evreni, hayatı, hem de, insanlığı kurtaran ..
Haysiyetin, sağ duyunun, sevginin, hürriyetin sancağını ..
Zamanın ve hayatın buçlarına şanla dikerek ..
Salım, salım sallandıran'dır makul ve makbul insan ..
Kim ki, benini öldürerek, yüreğini diriltip, onurun şavkıyla aydınlanıp donanarak ..
Hürriyet, hayat, emek ve ekmek kavgasında yerini alıp, ...
Safını, insandan yana alandır ,onurun meşalesi ..
Kim ki, o meşaleye ateş, o kavgaya onur ve ömür veriyorsa ..
Ne hayat, ne zaman ...
Ne'de ....
İnsanlığın, emeğin ve hürriyet savaşı tarihi unutur, onu ..
Kim ki, layıkınca insanlığa adamışsa, ömrünü ..
Yaşatır, insan gibi insanlar, yaşatır şan ve şerefle, onu ....
Dillerine, ömürlerine ve ruhlarına nakşederek ...
En güzide haller ve değerlerle baş tacı etmecesine, gönlünde ve ömründe
Yaşar ilelebet böylesi onurlu ömür ve insan ....
İnsanlığın onur, tarihinde ..!
İnsanlığın onur, tarihinde ..!
Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ
Friedrichshafen / Almanya
24 / 12 / 2016
Saat ; 09_05

  ONDANDIR.. Bir sendin.. Bir de ben .. Hayat mektebinde , sınıfları geçemeyen.. Ondandır, adımızın ,''Baki '' ile ,'...