15 Aralık 2015 Salı


KORKARIM Kİ ....!
Bendeki Senler, sessizce çekip gittikçe ..
Ömür ve zaman çölüm ’de ...
Un-ufak olup, yok oluyorum ben, bende ..
Yitiyorum, sensizliklerde ...
Korkarım ki …..
Senin gidişinin bitişiyle, tükeneceğim bende ....!
Senin gidişinin bitişiyle, tükeneceğim bende ....!
Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ
Altınoluk / EDREMİT
15/12/2015
Saat;19_40


GEÇMİŞ ….

Boynuz, kulağı …..
Çırak, ustayı geçmiş …
İş, işten ….
İnsanlığın, zamanı ve tavı geçmiş ..
Zamanlar geçmiş ..
Kötülük ve sevgisizlik, diz boyunu …
İçsel yalnızlıklar, insanın ve insanlığın önüne geçmiş ..
Yutmalara durmuş, iyiyi, kötü, sevdayı, zulüm ..
Aşkı, nefret ….
Barışı ve kardeşliği, savaş ve ihanet !
Dibe vurmuş, tüm insani ve ahlaki değerler ..
Göz göre, göre mazlumun ve masumun ırzına geçilirken ..
Göz yumup, vurdumduymazlığa ve devekuşu’ luğuna soyundukça …
İnsanım diye dolaşan, boyu uzun, aklı kısalar ..
Akbilin keçilerine kalmış, meydanlar
Eblehler, hayata egemen, çanak yalayıcılar insanlığa musallat oldukça ..
İçin, için çürümelerde, insanlık çökmüş …
Derdin çokluğunda, dermanın kıtlığında ..
Günler gelip-geçmiş, zaman, çoktan geçmiş …
Çürümelere durmuş su, kokmalara durmuş tuz ..
Sözüm ona, sözde namuslular seyre, haramiler talana durmuş ..
Dünyanın çivisi, hayatın cılkı …
İnsanlığın, Piçi çıkmış …
Puştlarla, pezevenkler …
Madrabazlarla, zorbalar …
Dalkavuklarla, şaklabanlar insanlığın içine etmeye …
Sahtekarlar ..
Bana dokunmayan yılan bin yıl yaşasın, demelere durmuş ..
Minareyi çalanlar, kılıfını çoktan uydurup ..
Cep-elezimlerde, fakir –fukarayı soymalara durmuş ..
Biri yer- biri bakar..
Kıyamet ondan kopar, tekerlemelerinin nakaratların da ..
İnsanlığın yerle yeksan lığında ,
İnsanın, insana kurtluğunda ….
Daha da kötüsü, insanın, insana kulluğunda ….
Kemirdikçe kötülük, özünü, iyiliğin …
Baş tacı edilmişliğinde densizliğin, iki yüzlülüğün …
Geçmiş insan, insanın ırzına,
Garip-guraba’ nın, hayatını karartmışlığında ..!
Gelmişine, geçmişine diye, diye ..
Sözcüklerin avara kasnak lığında, ömürlerin ..
Beyhudeliklerde tüketilmiş liginde ……
Atı alanın, Üsküdar’ı geçmişliğinde …
İçin, için çürümelerde ..
İnsanlığın ve insanın ömrü, azapta geçmiş …
Aymazlıklarda, vurdum duymazlıklarda …
Ölüm uykularında uyuyan ahmaklarla, koyunlar ….
Sözüm ona, yaşayan ‘’-Ölü canlar ‘’
Daldıkları gaflet ve ihanet uykularında, kendilerinden …
Sürüleri çalan, malları aşıran, canlara kıyanlar ..
Daldıkları zevk sarhoşluklarıyla ..
İhtiras çılgınlıklarında, insanlığın ötesine geçmiş ….
Laf-ı güzafların ve tevatürlerin çokluğunda
Lafla peynir gemilerinin yürütülüp,
İpe, unların serilmişliğinde ..
İnsanın ve insanlığın, havanda su dövmüşlüğünde …
Kötülerin değirmenine, safdillerin su taşımışlığında ..
Demir’in, dövülme tavı geçmiş …!
Rivayet odur ki …,
Şeytanın, insanın işine akıl-sır erdirememiş liginde …
İnsan piçliğinde, şeytanın fersah, fersah önüne geçmiş …!
İnsan piçliğinde, şeytanın fersah, fersah önüne geçmiş …!

Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ/ İSYANİ
Altınoluk / EDREMİT
09 / 12 / 2015
Saat; 22_25

13 Aralık 2015 Pazar

KATLEDİLMESİN OTUZALTINÇI YILINDA ERDAL EREN CANIMIZI SAYGIYLA ANIYORUM .O HALA

 SEVGİYLE İÇİMİZDE YAŞIYOR.KATLEDENLERSE NEFRETLE ANIMSANIYOR.

Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ


BU ELLER

Kız saçı güzelliklerinde tütün sardı...
Kehribar tespihlerin şıkırtısında, kendinden geçti ..
Yar bedeni sararken, mest oldu ...
Paralar tutarken, düşlere daldı ..
Çocuk gülüşü güzellikleriyle içi, içine sığmadı ..
Ölüm soğukluğunu tadan bedenleri kavrarken içi geçti ..
Sızım, sızım sızladı kemikleri ..
Diken, diken oldu tüyleri ..
Ah bu eller..
Bu eller neler, neler gördü geçirdi ..
Gün oldu ayazlarda dona kalıp, buza kesti ..
An geldi,ateşlerde kavruldu .....
Ellerimin öyküsü, ömrümün öyküsü oldu ..
Kah hüzünlere, kah sevinçlere daldı ..
Kağıtlara duygu döktü ..
Kalem tuttu , kalemler tüketerek ..
Öyküsünü yazdı ömrümün, bu eller ...!
Öyküsünü yazdı ömrümün, bu eller ...!

Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ
Altınoluk/ EDREMİT
13/12/2015
Saat;00_04

11 Aralık 2015 Cuma



KAHIRLAR ........

İşgallerinde parsel, parsel bölünmüşlüğüm de..
Sevinçlerim, sana..
Hüzünler, hep bana kaldı ..

Hani, hayat adaletliydi ?
Bu yalanlarla yıkanan, zihnimin bulanıklığında ..
Talanlar da kıyıma uğrayan ömrümün, tarumarlıklarda yerle yeksan lığı ...
Ve,aldatılmışlığın ağır romanı kıskandıran,katran karası kahrı ....
Aklımla, ömrüm le, doğrularımın yanlış çıkışıyla, alay edilmişliğinde ...!
Kahırlar tortu, .tortu bana kaldı, bana ...!
Kahırlar tortu. .tortu bana kaldı, bana ...!

Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ/ İSYANİ

Altınoluk / EDREMİT
11 / 12 / 2015
Saat;01_04

ONDANDIR Kİ, HİÇ SORMADIM SANA ...!

Hep derdin ki ...
'' - Yanıtını duymaktan korktuğun soruyu, sorma. ''
Meramının ve dilinin altındakinin..
Firarlara hazırlanmak olduğunu bildiğimden..
Hiç sormadım, sana,
'' -Beni seviyor musun? '' , diye ......
Zira, sevgisizliğin çoraklığın da terk '' -edilmek ti, tek korkum ..
Ve,mühürlü dudaklarının ardında gizliydi yanıtın ..
Ondandır ki..
Hiç sormadım sana ....!
Hiç sormadım sana ....!

Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ

Altınoluk / EDREMİT
10 / 12 / 2015
Saat ; 03_13


SEN AÇARSIN

Sevgi adına çoğalt'tığım, her ne varsa ..
Derleyip-toparladım ..
Çıkınına yüreğimi ve anılarımı da kattım ..
Dağarcığımda senden ağan hüzünler olsa da ..
Aldırmadan hiç mi hiç..
Sevgiler çoğaltarak, armağanlar yolladım, sana..
Armağanlarının ömrüne ve ruhuna mutlulukları muştulaması umudumla ..
Sen bana gamlar bahşet'sen de..
Gönül bağımda, hala sen açıyorsun ,çiçek,çiçek sarı-beyaz albeniler ile !
Gönül bağımda, hala sen açıyorsun ,çiçek,çiçek sarı-beyaz albeniler ile !

Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ/İSYANİ
Altınoluk / EDREMİT
10/12/2015
Saat: 01_11

OLSA BÖYLE BİR OLANAK ....  BİZDE, MUTLU MESUTLARIN MENKIBESİNİ YAZSAK ..... Olsa böylesi bir olanak ile  şansımız, ortamımız ve gönüllerimi...