16 Ekim 2022 Pazar


 HERKESİN ........,


Hemen herkesin, an gelip, birbirinden ırak ve birbirine hiç mi hiç benzemeyen, iki ayrı yüzü ve karakteri vardır ..
Birisi anlık, ötekisi ceplik ve zulada saklı ..
Ayrıca yine, hemen herkesin ...
Bir eşref saati olduğu gibi, bir de, maazallah eşek saati vardır ....!
Kısmetinde ne varsa, hangisine çatarsan ona göre nasibini alırsın, ondan ..
Herkes, çoğu kere kendini, iyi tanıyıp-bildiğini iddia etse de ...
Hatta zaman,zaman bunda ısrar ve inat ta etse ..
Durum hiç te öyle dediği, sanıldığı ve göründüğü gibi değildir ...!
Bazı anlarda, kendisiyle yüzleştiğinde ....
Anlıkta olsa, fark eder etmeye kişi de, durumunu ve gerçeği ....
Gelin-görün ki, vaziyeti kurtarmak ve bir şeylere bok sürüp, kendisiyle çelişmemek için ..
İnadım, inat, dediğim,dedik hal ve havalarında, vaziyeti idareye ...
Ya da, durumu kurtarmaya çalışmaktan da, geri durmazlar ...
Herkesin derinlerinde, bir karşılaşmak istemediği hal-durum, yüz...
Aralamak istemediği kapı, defter, karıştırmayı pek haz etmediği dönem vardır ..
Herkes, genellikle kendisiyle kavgalıyken, azap çektirirken yada ona azap dayatıldığında ...
Çoklukla, döner tesbih böceğine ....!
Kapalı kutularında sakladığı gerçeklerden, hoşlanmadığında ...
Açmak istemediğinde onu, ulu-orta ...
Bin dereden su getirir, Pandorosa'sının kutusunu açmamak için ..!
Eeee şunun, şurasında buda anlaşılabilir hal ve durumdur, hani'ya ..
En ketum 'un dan, en üryanına dek, insanlar ...
Hemen, hemen hiç kimse, kendi içindekilerin, dışa dökülmesinden ...
Oldum, olası haz da etmezler, laf aramızda ..
Bir de, kendinin bile bilmediği hal,yön ve sevmediği huyları ile karşılaşınca , insanın şaşkınlığında ..
Bu ben miyim (?), demişliği'dir ortak payda ..
Ama son bir tümceyi de, deyip-koymadan, yazıp-çizmeden noktalama'malıyız, bu faslı ..!
Hemen her insanın ..
Herkesin ...
Matruşkalığı vardır, az-yada çok, laf aramızda kalsın ...
Sırların, anıların naftalin ve rutubet kokan sandıklarda, basılı kalmışlığında !
Hani'ya, böyle olmasa çekilir mi misafir olduğumuz, şu iki kapılı han olan, dünya ....
İnsan, doğruyla, yalan-dolanın ...
Ayrık otu olup, ömürleri ve insanlığı sarıp çıkmışlığın da ..
Günümüzün curcunasında ve keşme keşin de, çoğalan yalnızlığında ...
Onu, kapı-çevre kuşatan, zaptı rap altına alan ...
Bunaldığı içsel yalnızlığında, oynamaya durduğu rolle ..
Kendi hayatını oynayan, aktörlüğünde yada artistliğinde....
Arz-ı endam eder ve bitince hükmü, sona erince rolü ..
An gelir ..
Fırsat dahi bulamadan, pılını-pırtısını toplamaya, zaman bulamadan ...
Göçü verip, gider ...
Nice sırları ve bilinenleri ile şu dünyadan, ölüm denen, gizemli aleme ..
Herkesin, tadacağının da, gideceği yerinde o, olmuşluğun da ..
Herkesin, tek ve değişmez ortak paydası ve son durağı, nihai mekanı ..
Ölümdür, ölüm, eninde-sonunda ...
Kimimiz, gideriz oraya, sırlarımız la ..
Kimimiz, gideriz maskelerimizin para etmemişliğindeki ...
Gerçekliğimizde çoğalan, bilinmezliğimizle ..
An gelir, herkesin, herkese ve kendine bile ıraklığıyla, yabancılığında ..
Konup, göçüyorluğun da, herkesin...
İçeceği son yudum, suyun, meyin veya şerbetin ölüm olmuşluğun da ...
Buradaki hay-huy ve hengameden, kurtuluş gününü yaşamışlığında .......
Ardında kalan, tanınan-bilinen'liğindende, çok .......
Bilinmemiş, tanınmamış'lığında ve sırlarıyla göçüp de gitmişliğin de ...
Herkesin, az yada çok, uzun yada kısa mı kısacık, ömür öyküsü olmuşluğun da ..
Dürülürken defterleri, dünyadan kesilen rızklarınla-kısmetleri ..
Zaman, hayat ve evren bağrında yaşatırken, ölümle-yaşamı ..
Herkesin vardır, bir karanlık, bir de aydınlık yanı ...
Ondandır demeler ..
'' - TANIDIM DEME,TANIYAMAZSIN GERÇEĞİNDE, İNSANI ..! '' DİYE ..
Herkesin, muammalar aleminin ketumluğun da ve loşluğunda ..
Vardır, bilinenden de çok, bilinmeyen, keşfedilip,tanınmayan yönü, yüzü ...
Ölüm gelir bulur, sonunda, herkesi ..
Herkesin, yüzünün, bir ....
Maskesinin, çok olmuşluğun da ..
Herkesin ...
Matruşkalığın da, kendi içinde saklanan kendini, arayıp durmuşluğun da ..
Vakti-zamanı gelmemiş'liğin de ....
Gerçeğin ışığının ...
Karanlığın gölgesini, sırların perdesini, henüz aydınlatamamış'lığında ...!
Sırların perdesini, henüz aydınlatamamış'lığın da ...!

Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ/ İSYANİ


Immenstaad / Almanya

11 / 10 / 2017

Saat ;11_20

15 Ekim 2022 Cumartesi


 TIPKI, GÖZ YAŞLARI GİBİ ....!


Veresiye hayat yorgunluğudur, yüzüme sinen..
Bu bezgin, şaşkın haller ...
Hep hüzünlü ve ağlamaklı bakışlarla bezenen
Ölü balık gözüne dönen, gözler ..
Beni bir bakışta çözse, çözse..
Benim gibi, vurgun yemişler çözer..
Lisanlar farklı da olsa ..
Elemin dili birdir ..
Tıpkı, göz yaşları gibi !
Tıpkı, göz yaşları gibi !

Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ/İSYANİ

Friedrichshafen/ Almanya

10/10/2016

Saat:20_12


 NE YERDEYDİM, NE GÖKTE


Sevdamı el, gönlümü gam ..
Düşlerimi yel aldı alalı ..
Yele ,kuza yanaştı dediler, önüm-ardım sıra ..
Oysa bilselerdi ki
Delirten sevdaydı, derdimin tabibi sende firardaydın,firarda
Hiç anlayıp, bilmediler ..
İçimi, kanatan ayrılık acısından muzdaripliklerde ..
Gülüp-geçtiklerinde..
Ne yerdeydim, ne gökte ...!
Ne yerdeydim, ne gökte ...!

Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ/İSYANİ

Friedrichshafen/ Almanya

12/10/2016

22_50


 ALBENİLİ DÜŞLER..


Eyyy,ay ..
Öperken sen beni..
Tepeden tırnağa, huzme,huzme nurunla
Ruhumun kabına sığmayıp,kanatlanmışlığında
Kapanıp ayaklarına, dalsam uyumaya ..
Uykumda, huzurlar ağsa..
Geçsem kendimden tatlı yorgunluklarla..
Otağım sıcacık, albenili düşler olsa..
Otağım sıcacık, albenili düşler olsa..

Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ/İSYANİ

Friedrichshafen /Almanya

13/10/2016

Saat:00_52


 DERİNDEN ..DERİNE ..!


Yanyana'lıkda ..
Hasretlik, ne zordur ..
Nasıl da, katlanılmaz azap ..
Dayanılmaz acıdır , bilir misin?
Kuşkun varsa eğer, zırnık kadar bile olsa ..
Bak, eflatun çiçeklerle, ağacın hasretlik'deki hüzne bezeli ..
Eleme kesmiş, hallerine ..
Ve koy kendini bir an ağacın yada mor çiçeklerin yerine ..
Öyle düşün, tüm benliğinle ..
Derinden ...Derine ....!
Derinden ...Derine ....!

Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ/İSYANİ

Friedrichshafen / Almanya

13/10/2016

Saat:20_05


 SENDE TAKILI KALMIŞLIĞINDA


Hangi sürgünümden izlere baksan ...
Orada,delik deşik ruhumun zerrelerini görürsün ....
Aldırma, kimisinin küfüne ....
Kimisinin tozuna-toprağına ....
Kimisinin ..
Kıyıdan, köşeden arsız farelere yem olmuşluğuna ..
Dikkatle bakarsan ..
Bendeki izlerin hepsinde sen varsın ...
Ve sen çoğalmalardasın, aslında ..
Ruhumun,aklımın ve gönlümün ..
Hasılı, ömrümün sende takılı kalmışlığında..
Sende takılı kalmışlığında..

Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ/İSYANİ

Friedrichshafen /Almanya

13/10/2016

Saat:23_44


 SANA GELEYİM...


Görünmezliğinde ben, bende tutsağım..
Bir yanım çözülmeden ...
Öte yanım, tepeden tırnağa kördüğüm olup-çıkmacasına..
Nasılda hünerliyim,kendimi mahvetme de bir bilsen..
Parmak ısırırsın şaşkınlıkla halime..
Kaldırıp koyvermiyor ki sağ yanım..
Sol yanımla sana geleyim..
Sol yanımla sana geleyim...

Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ/İSYANİ

Friedrichshafen /Almanya

14/10/2016

Saat:00_41 


 HİÇ GELMEDİ....


Hep bekledik ..
Hiç gelmedi ..
Ne salıncakta ki , ne yüreğimizdeki ..
Ne'de ..
Ömrümüzde ki yeri, hiç mi hiç dolmadı ..!
Ömrümüzde ki yeri, hiç mi hiç dolmadı ..!

Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ/ İSYANİ

Friedrichshafen /Almanya

14/10/2016

Saat:01_16


 HALDEN HALE


Yeşil idim, kara kestim ..
Bilirim, solup bozaracak ..
Kuruyup düşerek gazel olacağım ..
Kah, yağmurlarda ıslanıp çürüyecek ..
Kah, ateşlerde yanıp,kavrulup küllükler de hiç olacağım ..
Boyun eğmişliğimde yaşadığım ..
Ben allı,güllü tazecik yapraklıkların sefasını sürüp ..
Kahırlar da, ağularını da içenim ..
Yelde sallanır, suda arınır, sıtır da olurum, altıma sığınana ..
Kurbanda olurum ömrümün sonunda,
Halden,hale dönen yapraklığımda !
Halden,hale dönen yapraklığımda !

Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ/ İSYANİ

Friedrichshafen /Almanya

14/10/2016

Saat:16_41

GÖÇLERİN, EN ZORU, OLURSUZU, İÇE SİNMEYENİDİR ........ İÇE SİNMEYENİ .......! Göçler vardır, hayatımızda adlandıramadığımız, alışamadığımız ...