SENİ ALIKOYAN NE ?
'' - ELİNİ TUTAN MI VAR ? ''
Hangi görünmez güçler, pranga vuruyor, sana ?
Korkularınla, dahası gerçeğinle yüzleşmekten seni alıkoyan ne ?
Bilesin ki, gün gelip, aralamaz'san yüzleşme kapını ..........
Sadece kendinden ırakla'şıp, kendine yabancı olmakla kalmamacasına ....
Uzayıp gidecek yanılgılar ve yanlışlar silsilesinde ......
Kendine yaptığın, yapacağın, en büyük kötülük olur bu ......!
Ömrünün ve ruhunun yükünü ağırlaştırmaktan başka bir işe yaramaz ve sonuç vermez ....
Buda seni, olsa, olsa ya kendine düşman yada ........
Her şeye boş verip, sırt dönen kaşarlanıp çıkmış, bir neme lazımcı yapıp, çıkartır ...
O yolların, yol , seçeneklerin, seçenek olmamış lığın da ......
Henüz çok geç ve vakit geçmiş olmadan .....
Çık, kendi, kendini soktuğun, bu cendereden ...
Kendine reva gördüğün o, Çin işkencesinden de beter zulümler, ne barıştırır seni, kendinle ...
Nede, seni huzura götürecek, çıkış yoludur ...
Şunun, şurasındaki üç günlük konukluk ta yahutta, kendini kandırmalarla tüketilen hayatta, kendine reva görülen zulümlerde ...
Yüreği kin, nefret ve düşmanlıkta bilemeler de, varacağın son olsa, olsa ......
Burnunun üstüne çakılma da ...
Hanyayı, Konyayı görmekten ve elinde, avucunda kalan hüsranlarda ....
Kendine acıyıp, keşkelere sığınarak, birilerinin şefkat yada acımasına kul olup çıkmaktır ....
Al birini, vur birine hallerde, nafilelik de voltalamakla ....
Ne, hayatından gidenleri, geri getirir, yada alabilirsin .....
Ne de, halatın, inceldiği yerden kopacağı o,meçhul günü beklemelerde kendini kandırmalar da .....
Gölgesinden korkup, buluttan nem kapan, sinamekinin, aylak sünepenin, teki olur çıkarsın.
Unutma ki, << - İşleyen demir, ışıldar . >> Diyen ....
O, zamane ekabirleri, Müneccim boku yememiş'likleri ile .....
Bu lafı durduk yerde ve boşa, laf ola, beri gele türünden söylememişlerdir, asla ...
Yine o, insan sarrafı olup çıkmışlıklarıyla ......
Bir bakışta, biri hakkında kanaat ve hüküm beyan edip, sureti insan, fıtratı hilkat garibesi o, malum zevatlar için fikir beyan ederek, dedikleri .....
'' - Dibine karanlık çıranın sonu, odunluk la, küllüktür, küllük ......
Her şeye maydanoz olan, uyanık geçinen, kıyakçılık ta ömür tüketen, aylak avanağın ki ise, ayakçılık'dır, ayakçılık .....! ''
Hiç boşa denmemiş ve kişinin akıbetini üç aşağı- beş yukarı önceden bire, bir doğru çıkmacasına görüp, dillendirmektir ...
Bu kalemden, yaklaşım ve kelamla dünyayı,i hayatı ve insanları anlayıp, sorgulayıp .... Farkında'lıkla, fark yaratmacasına en yalın hallerde, düşüncelerini söyleyen insanların dobralıkla diyeceklerini, üç aşağı, beş yukarı haliyle, benden duymak istersen .....
Özetle şudur ....
'' - Sencileyin, Brüksel Lahana lığın da ve dürülüp, bürülmeler de, kat, kat kapanmalarda sözüm ona hayata küsenler ve kendi külünde debelenip gidenler içinse .....
<< - Tavşan dağa küsmüş, dağın haberi bile olmamış ...
Hayat, dağdan da acımasızlığında ....
Cürmü kadar yer yakan ateşin, hayata hükmü yoktur.
Hayat, böylelerin
'' - KÜLÜNÜ GÖĞE SAVURUR, DUMANINI YELE VERİR, NE İS KOYAR, NEDE İZ .....! ''
Böyleliğin de hayat kasırgasında savrulup, ardında İSİN ve İZİN kalmamacasına, telef olmak istemiyorsan .......
Durdur, adına yanlış dönen, hayat çarkını ...................
<< - Kendi kaderini tayin hakkına sahip çık, ihale etme kimselere ......
Henüz vaktin varken, bunun için, at adımını, koy iradeni, ortaya ....
Öncelikle yüzleş gerçeğinle ve kendinle ....
Elini, tutan mı var ?
Dur yapma, diyen mi var ?
Seni, alıkoyan ne ?
SENİ, ALI KOYAN NE ?
Sor, kendine, yanıtın, kendinde saklı lığın da ?
<< - Elini tutan mı var, taşını, çalan mı var ? >>
Taşını, çalan mı var ?
Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ / İSYANİ
Immenstaad / Almanya
15 / 07 / 2021 - Perşembe
Saat ; 23_32
