24 Şubat 2015 Salı


SALIM,SALIM ,SALINIRSIN 
Kuğu güzelliğinde .
Tekliğinde duruluk ,
Yansımanda Asalet ve Zarafet saçarak ,
Girersin gönüllere..
Hece hece ,
Güzellik ve sevgi büyütürsün
Çiçekliğinde..
Dağılırsın sevgi sevgi ,
Yürekten yüreğe...
An gelir bir şarkı
An gelir bir aşk güzelliğinde..
Anılır adın bir devre ismini bile vermişliğin le..
Ne dilberler ,ne şairler ,
Vurulup, meftun olmuştur güzelliğine..
Çiçek albenin ve akpaçık duruluğunda,
Rengarenk bezemişliğinle zamanı ve evreni
Baştan başa..
Sarıvermişsindir ruhları ömürleri,
Albenili davetkarlığınla..
Lale devri çocukları olsak ta ,olmasak ta .......
Güzelliğinle vurgunyemişliğimizde ,
An gelir sarı laleler alırız Çiçek pasajında ...
Aşk çoğaltmışlığımızda..
Senin ebruli güzelliğini ilmek ilmek,
Hayata dokumuşluğumuzda..
An gelir giyside ,an gelir kilimde ,halıda...
Çoğalırsın renk renk ,dalga dalga
Sana hayranlıklar çoğaltmışlığımızda ..
Sana hayranlıklar çoğaltmızlığımızda ..

Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ
24/02/2014
SAAT:00_45
ALTINOLUK...

İNSAN DENEN BEDENLER .. ,,

Dünden ve Shakespeare’den, günümüze uzanıyordu … 

İnsanlığın ve insanoğlunun …. 

Akla – kara, iyiyle – kötü, güzelle – çirkin …. 

Doğruyla – yanlış arasındaki mücadele’si !


Sadece sözcük mü biriktirir, ömürler ve yürekler .?


Kötüye karşı çıkamıyorsan, neye yarar, onca güzel sözcükler ?


Böylesi hallerde, çaresiz kalır ….


Ruhumuzdaki o güzel periler .


Büker boyunlarını, sevgi bahçemizdeki çiçekler …!


Çevremizde ölürken, önce insan, sonra kadın bedenler .


Konuşmak, haykırmak ve karşı durmak varken .


İkiyüzlülükte, yalanda, ve üç maymun oyununda …


Lal olup, susuyorsa diller .


Utanmalı kendinden, yerin yedi kat altına inmecesine …


İnsan denen bedenler !


İnsan denen bedenler !

Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ


Altınoluk/ Edremit


23 / 02 / 2015


Saat; 18_30

NEDEN, HEP KORKULAR DÜŞER BANA  ?



Saklandım, camın ardına ...


Korkularımı, yüreğime ...


Yüreğimi, ezinç ve sızılarla sineme saklamışlığımda ..


De, be… De,anam babam, de bana ...!


Neden hep, korkular, korkular düşer bana  ?


Neden hep, korkular, korkular düşer bana ?

Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ


Altınoluk/ Edremit


20 / 02 / 2015
 

DİLLENEN TÜM ŞARKILAR …,
Dertlerimi yüklemişliğimde, ömür kervanıma ….

Dün, bugün’den ….

Bugün, yarından da ağır gelir, ruhuma .

Ki, daha henüz, yarının gelip, yaşanmamışlığın da !


Ömrümün ve gönlümün yorgunluğunda …


Ruhumda çalan tüm ezgiler …


Dillenen tüm şarkılar, hisar buselik makamında !


Dillenen tüm şarkılar, hisar buselik makamında !
Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ

Altınoluk / Edremit


20 / 02 / 2015


Saat;20_35


Bir yanı semada, bir yanı suda..
Sarılarak kızıl şalına..
Raks ediyor güneş ufukta..
Öperek suları usulca ..
Perde perde,yakamoz güzelliğinde, kıyı-bucak dağılmışlığın da..
Perde perde, yakamoz güzelliğinde,Kıyı-bucak dağılmışlığın da..
Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ
Altınoluk
24/02/2015
saat:02_20

RENGARENK UÇURUMUM'SUN...
Vurgun yemiş hallerdeyim ,tarumarlıklardayım kızıl alevlerinde yanmışlığımla..

Bir gonca gül güzelliğinde,düşerken sen gözlerime..

Alıp gidiyor başını aklım,yüreğim ,gönlüm,senin ufuklarına..

Ne söz kar ediyor,


Ne dil atıp-damak tutmalardaki, yalvarışlarım.


Söz geçmemişliğinde yüreğime..


Gönlümde uyunca, yüreğimin aklına..


Yanıyorum ben yanıyorum,sarı-sıcak mor alevlerde..


Aşkın harın da.


Ömrümün aşka kesmişliğin de,deli divaneye çıkmışlığın da adımın..


Bir yanım gam keder ,bir yanım bayram sevinci..


İhtiras gel-gitlerinde savrulurken ben ,


Sen, gurubu süsleyen o kızıl alev topu güneş misali..


Talan edip,esir etmişliğin de beni..


Hem gönlümün sultanı,hem başımın tacısın ..


Esip geçen bir bahar yeli gibi...


Gelip-geçici bir tutku değilsin bende ,sen...


Gönüllü esaretler de ,ödemelerle tüketemediğim ömür diyetim..


Günahsa eğer aşk,sen aşkımın kefaretisin


Hayatın ve evrenin bana lutfu olduğun kadar


Beni ,halden hale sürüp savuran ...


Temmuzlarda ,zemheriye koyup...


Yalancı baharlarda yediğim, vurgun..


Gecelerde tutsağı olduğum uykusuzluğumsun..


Bir kördüğümsün..


Çözdükçe bağlandığım ,dolaştıkça süğüm süğüm sarılıp..


Döndüğüm çile kirmanımsın ..


Azapta kayya kuyum..


Mutlulukta içinde yittiğim, rengarenk uçurumumsun..


Mutlulukta içinde yittiğim ,rengarenk uçurumumsun..


Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ

Altınoluk..


24/02/2015


Saat:03_10

12 Şubat 2015 Perşembe


KURTUL ARTIK , KURTUL …..,

İlk üryan,
Havva ile Adem ...
Onlar da, senin ataların değil miydi ?
O zaman, neden bu riya ..?
Yüklerinden kurtulmak için ..
Soymaya kalkma, giysini, bedenini ..
Onlar, surettir aslında ..!
Zevahiri kurtarmaya kalkma, asla ..!
Sen, eğer …..
Senden ve dünyanın gam yükünden kurtulmak istiyorsan gerçekten ..!
’-Saadet sadeliktedir .’’ , düsturu ışığında ..
Arı-duruluğa yürümek için ..
Çıkıp ta kendinden, seyreylemek için alemi .
Dahası ….,Kendinden de, arınabilmek için ..
Soyun ruhunu, soy ruhları ..!
Keramet, ne şalda, ne şalvarda …..
Nede, o zerre kadar yapraktadır zira !
Özünde …,
Bir dirhem ar, edep, haya ve tevazu bin ayıp örter ….
Bilesin ki aslında ...
Sen saklısın, içindeki sende ..
İnci-mercan güzelliğinde ..!
Dön bak ve dal kendi içine ..
Huzurun Mey'ini bade, bade içmecesi ne ..!
Kurtul sen senden, gafletinden ve kendine ihanetinden de ...
Her şey, bir nefeslik canın ..
Bir göz kırpması kadar kısacık an’da çıkmasından ..
Ve, hayatın pamuk ipliğinin ….
Apansız kopmasından ibaret değil midir ki aslında ?
Dön, sor kendine ..!
Şu, üç günlük dünyaya da ..,
Gelmedin mi anadan üryanlıklar da ..
Gidişin ve haşrı-neşrinde de ..
Toprak, öperken bedenini ..
Çıplaklığında öpmeyecek mi seni, koynuna almışlığın da ?
Yada, ateşte yanarken ...
Sarmayacak mı, alaz, alaz, mavisi-moru, sarısı ve alıyla ..
Kor, kor ateşler alev, alev bedenini ?
Ya' da, su öpmeyecek mi tenini, bedenini ,
Son vedan da, usulca üryan lığın da ?
O zaman, neden bu riyakar namus kumkumalığı ?
Önce arın, karanlığından ve riyaların dan ..
Kurtul artık, kurtul ..
Apış arasına, namusu sığdırmaya kalkma aptallığından ...!
Apış arasına namusu sığdırmaya kalkma aptallığından...!

Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ
Altınoluk / Edremit
11 / 02 / 2015
Saat;23_58

GÖZ BEBEKLERİNDE SAKLIDIR, KORKULARIN ....!

  İmrentiyi, tiksintiye , zoru, kolaya, kolayı, zora, oluru, olmaza, olanaklıyı, olanaksız, sevgiyi, nefrete döndüren ...... Hükmeden ve boy...