28 Mayıs 2015 Perşembe

GEL, BİRDE BANA SOR !

Sokak, sokak, cadde, cadde, bulvar, bulvar …..
Köşe-bucak, tenha çıkmaz sokakları …
Hayatların alınıp- hayatların satıldığı …
Sokak lambalarının, aklı sarılı ..
Ölgün yada parıltılı ışıklarıyla, yıkanan kaldırımlarıyla …
Türedi hayatların, tünediği..
Çıfıtı çıkan pazarlıklar bedesteni, kusmuklara , küfürlere…
İsyan, isyan çığlıklara belenen köşe başlarıyla
Belaları-gadaları, mutsuzlukları ..
Çoğalış, çoğalış evleri, insanları yutan kahkalarıyla
Arsız, fütursuz ve patavatsızca yalancı gülüşlerin ..
Döküm-saçım, ulu ortalıklarda ciritler atışını ..
Kıyı, kıyı, tenhalık, tenhalık ….
Yada, kalabalık, kalabalık ….
Yalnızlık, yalnızlık kederlerin içilip, çirkefliklerin kusulduğu ..
Üst, üste tünemişlikleriyle ..
Ağır mı ağır yüklerin altında ..
Kederler salıncağında, sallanan
Çivisi çıkmış hayatlar barınağı, evleri ve çarşı-pazarlarıyla ..
Şu, yorgun-bezgin, kabına sığamayan bu koca kent …
Işıl, ışıl parıltıları …
Huzme, huzme süzülen melankoliye bulanmış yakamozlarıyla ..
Yaşarken, hayatı ..!
İçine, hüzünler çöreklenen ….
Ruhunu esir alan, korku sağanaklarına tutulmuşluklarda
İçinde, menevişli kasvetlerden,
Ucube siluetli, gökdelenler dikilen, beni ..!
Benden kovan …
Geride kalmış, üç-beş sevinç kırıntı mı,
Kırık-dökük gülüş bulaşığıyla belenen, anlarımı yutan ..
Bendeki karanlığı, altında kalıp inim inlediğim ..
Korku dağlarını, kabus heyelanlarını ..
Karanlığında yutulduğum, girdapları,
Dünyama ağıp, tepeme tüneyen açmazların ..
O, kör sancılarını .
Eskicilerin, simsarların bile, itibar edip,
Değil, satın almak ..
Yüzüne bile bakmaya tenezzül etmedikleri ..
Şu, yıl yorgunu, hayat vurgunu, metelik etmez ömrümün
Kesif karanlığında yutulmayı ….,
Ölü canlıklarda, tükeniş , tükeniş..
Hiçliği içip,
Karanlıkların, karaların, korkuların kayya kuyularında
Nafileliklerde debelenmişliklerle, çır-çır çırpınarak…
Yarasa ölümlerini bekleyişin, naçarlığını ……
Karanlığın kutsadığı , şu tarifsiz hallerimi …
Gel, birde, bana sor …!
Gel, birde, bana sor …!

Erdem YASSIBAŞ

27 Mayıs 2015 Çarşamba

İÇİMDEKİ, O MASUM SABİ ....
Öldü, kelebeğim .. Soldu, gülüm .. Sardı, ruhumu bulut, bulut hüzün .. Nasıl dayanacak san, gel de dayan Bu kadar eleme, be hey yorgun gönlüm..! İki çeşmelik de akıyor, iki gözüm, Nisan yağmurlarını kıskandırırcasına gün be gün .. Yutuyor ömrümü yutuyor, kederler .. Ben içiyorum,sarhoş oluyor kadehler .. Gün geliyor, içimde bir şeyler ölüyor.. Ben, üstüme, üstüme devrildikçe İçimdeki, o masum sabi O, sevimli afacan çocuk ölüyor ....! O, sevimli afacan çocuk ölüyor ...! Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ Altınoluk/ Edremit 28 / 05 / 2015 Saat ; 00_28


İÇEREK KAHRIN MEY'İNİ ..,
KARANLIKLARIN, EFENDİSİ .. NAÇARLIKLARIN, KÖLESİ .. UYKUSUZLUKLARIN , GECELERİN , VE ..... TEHNA SOKAKLARIN BEKÇİSİ .. GÜNAHLARIN, KEÇİSİ ... BİR MELUL MEÇHUL.. AĞIYORDU, AĞIR , AĞIR .. GECEDEN, SABAHA.. SESSİZ VE USULCA .. SÜMSÜĞÜ DÜŞÜK OMUZLARLA, YORGUN, TİTREK ADIMLARLA .. RUHSAL BEDBAHTLIKLARIN, GİRDABINDA... YAŞAMSAL BERBATLIKLARIN KUCAĞINDA.. İÇEREK, KAHRIN MEY'İNİ...! İÇEREK, KAHRIN MEY'İNİ...!
Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ
Altınoluk/Edremit
27/05/2015
Saat:03_20


YORGUN KENT

Üstüne, tepeden tırnağa,lağımlarını boşaltıyordu mütemadiyen ..

Ağzına dek ,pislik ve pejmürdelik dolmuş bu yorgun kent ..

Değil ses çıkartmak,marazalık yaratmak ..

Gıkını çıkarmadığı , bir yana ..

Üstüne, üstlük, için, için kente şükrediyordu,

Vecd ile ''--Ver Allahım,ver, diyerek (!) '' ,

Biat ta ömür tüketen ,şu ahmak velet .!

Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ/İSYANİ


Altınoluk/Edremit


27/05/2015

Saat:02_50

26 Mayıs 2015 Salı

KOKUNU, KOKUMA SARDIM
Kokunu, kokuma sardım … Erguvanlarla, ıhlamurların .. Fesleğen kokularına sarmallığı gibi .. Gecenin içine işledikçe kokularımız, ebruli güzelliklerle ..! Dağılıp zerre, zerre nakşoldukça geceye koku güzelliklerimiz … Esrikleşip, mest olarak geçti yine kendinden, gece .. Bir genç kızın havada uçuşan saçlarının güzelliğince .. Sallanan dallardan çoğalan, koku, koku, yelle .. Dağıttı, iyiden, iyiye kendini, garibim ! O, dağıttıkça .. İnadına .. Dağıldıkça, dağıldı, geceye kokularımız .. Başta onu, beraberinde de … Ilgıt, ılgıt esen yeli .. Işıl, ışıl göz kırpan, rengarenk muzip yakamozları … Aşkla, iştahla, ihtirasla, ıslak, ıslak öpmecesine … Bir öpücük sağanağından dökülen, Sıcak mı sıcak duygu ve duru su güzelliklerinde .. Gökte, yıldız … Kadehte, rakı … Mangaldaki köz, Sahildeki kumlarla, rengarenk çakıllar .. Mest oldular, meftunluklarda kendilerinden geçtiler . Şunun şurasında …. Görmemişliklerinin üstünden, iki gün bile geçmemişken, üstelik. Seni, benden de çok özlemişleriyle … Malum , dün gecede gökte feryat-figan kopup.. Şimşekler, yıldırımlara karışarak .. Nuh tufanına nispet yaparcasına, edayla.. Yağmur-borana belenmişti hani’ya, gecede, Fırtınanın sabaha kadar sürmesiyle.. Gözün-gözü görmemişliğindeki hallerde ..! Sende çıkıp gelememişliğinle.. İyiden iyiye, hasrete kesmişler, anlaşılan o ki ..! Çünkü, Hüzne kesmiş, sus-pus olmuşlardı hepsi .. Geldiğimde görseydin, nasılda berbat ve keder doluydu, halleri ..! Oysa, şimdi öylemi ya … Geleceğini duymaları bile yetti de, arttı onlara . Bir anda, zevkten kendilerinden geçmişlikleriyle .. Başladılar, gülüp, oynamaya .. Kokunu, kokuma sarmışlığımda .. Bu gece, firardalığınla senide alıp getirememişliğimle kumsala .. Boşluk büyütüyoruz boşluk .. Gece, ben, kumsal ve dalgalar, bağrımızda …! Yarını, iple çekiyoruz hep beraberce .. Kusursuz sayılabilirdi hani’ya bu gece, neredeyse.. Bozmasaydın oyunu, yokluğunla .. Her şey tıkırında.. Ortalıkta süt-liman olacaktı, şunun şurasında … Hiç bir şey evvelki gece kadar mükemmel değil, bilesin ki … Şu an, burada, beni saran yokluğunla .. Daldığım melankoli gel-gitlerin de.. Kokunu özlüyorum, kokunu … Kokunda seni özlüyorum delicesine, gecenin koynunda .. İşte böyleliğinde hallerin … Kokumu kokuna sarmışlığımda .. Cümbür cemaat, sana olan özlemimizin dalga, dalga çoğalıp … Geceyi, erguvanı, ıhlamuru, fesleğeni, kokuları … Ruhumu, gözlerimi, yanaklarımı, kumsalı … Hasılı, kabaran dalgaları, karanlığı ve anı ıslak, ıslak sarmış'lığında .. Kokun karışıyor, kokun, geceye ve ruhuma ….! Kokun karışıyor, kokun, geceye ve ruhuma ….! Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ Altınoluk/Edremit 26/05/2015

1337573 649096885101964 9623 n

AL GÖZÜM SEYREYLE wmvSON 0001

DUDAKTAN KALBE KÜF GÜZELLİĞİ...

GÖZ BEBEKLERİNDE SAKLIDIR, KORKULARIN ....!

  İmrentiyi, tiksintiye , zoru, kolaya, kolayı, zora, oluru, olmaza, olanaklıyı, olanaksız, sevgiyi, nefrete döndüren ...... Hükmeden ve boy...