12 Ağustos 2015 Çarşamba


AŞKA ADANAN ÖMÜR ...,
Ömrü, aşka ...
Aşka ömür harcamış bedenler ...
Her solukta,ruhlarının en derinliklerinde zerre zerre , hücre hücre yaşayarak aşk ve İhtiras büyütürken..
Gizemli çiçek albenisiyle evreni,dünyayı,ömürleri ,insanlığı süslerler ..
Sevgiyi,aşkı ve aşka adanmışlığı bir yaşam ve davranış biçimi hale getirmecesine İçselleştiren ömürler ve ruhlar için Vuslata ve vecde erişimdir ...
Bu yol ve uğurda, katlanılanların...
Yapılan özverilerin ve zorluklara göğüs germecesine ....
Ömür,zaman ve emek harcamanın hiç bir mahsuru yoktur..
Aşka dair tüm yaşananlar, mutluluğu hak edişin önemini,değerini,büyüklüğünü ifade eder, anlamlandırır
Aşka adanan ömür, hayata ve evrene bahşedilen güzellik ..
Vecd'de, vuslatta seve, seve ödenen diyettir ..!
Aşka adanan ömür, hayata ve evrene bahşedilen güzellik
Vecd'de, vuslatta seve, seve ödenen diyettir ...!
Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ
Altınoluk/Edremit
12/08/2015
Saat;12_47


Bekir Ünlüataer-Hüzün zaman zaman deli dalgalarla gelir

Bekir Ünlüataer / Bir göz aşinalığı var aramızda

Bekir Ünlüataer / Rüzgâr söylüyor şimdi o yerlerde bizim eski şarkımızı

BİR KIZIL GONCAYA BENZER DUDAĞIN


YAŞANMACASINA, ZAMANIN BAĞRINDA ...!
Adı, aşksa bu öykünün .. Ömürlerden, zamana .. Zamandan, gönüllere, ruhlara, bedenlere ağmışlığın da Hayat bulup dillenerek dolaşıp durmuştur, nesilden, nesile, öykülüğünde ..! Birinin maşukluğunda, çoğalarak duygu, duygu, yürek, yürek .. Ömrünün, insanlık kadar eski . Tarihinin, asırlara uzanıp,kök salmışlığın da ! İnsanoğlunun çokluğu kadar derin ve bilinmezliğinde .. Sinmiştir evrene, zamanlara, hayata .. Bir aşk masalının o tarifsiz lezzeti ve tadıyla .. Ve,yaşanacaktır.. Evren durdukça, insan, insanoğlu ve insanlık var oldukça .. Ömür, ömür,renk, renk, hayati,hayat .. Yaşanmacasına, zamanın bağrında ...! Yaşanmacasına, zamanın bağrında ...! Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ Altınoluk/Edremit 10/08/2015 Saat;16_25

10 Ağustos 2015 Pazartesi


TAVAF EDEYİM,SENİ ....!
İçime çekiyorum seni yudum, yudum.. Doya, doya .. Nefes, nefes ... Çoğal'asın bende, diye.. Sen çoğal.. Kaybolayım ben, sende, çoğalan sevgimle ... Öyle bir an gelsin ki .. Ben, sen olayım, sende.. Sen, yut beni aşkla, ömründe, ömrüm olmacasına ..! Sen, sarıl bana, beni fersah,fersah kaplamacasına ..! Ben yağayım, yağmur, yağmur sevgiliğimde .. Kırk ikindi yağmurları güzelliğinde ! Kıblem ol, Kabem ol, sevdiceğim yarim olmuşluğunda... Bende can, bende hayat.. Bende aşk ol, aşk ile .. Aşk ol, yağ tepeden tırnağa bana, ruhumda ruh.. Ömrümde, ömür ol .. Tavaf edeyim seni, sende, vecd ile, meşke boyansın ömrüm ! Tavaf edeyim seni, sende, vecd ile, meşke boyansın ömrüm ! Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ Altınoluk/Edremit 10/08/2015 Saat;15_55

                                                  
                                                     LİME, LİME HÜZÜNLERİM BAKIYOR ...!
Ruhumda fırtınalar,ömrümde kıyametler kopmuşluğun da ...
Kapıldığım hayat kasırgasında ..
Çevirip ,çevirip çemberinde,savurarak ..
Vurdu felek beni, yerden, yere ..
Sessiz yürek çığlıklarımı ,
Feryat-figan naraları mı hiç kimselerin işitmemişliğinde ..
Ömrüm geçip gitti, hazan yellerinde ,
Üç maymunluğun geçer akçeliğini hala mı hala yitirmemişliğinde
İnsan denen , hilkat garibesi cümle acuzeler ..
Gülüp, geçti halime ..
Benim, bende yitmişliğimde ..
Paralandım defalarca, un-ufak olmacasına, kendi uçurumlarımın derinliğinde ..
Dipsiz kuyularda ömürler tüketip, bedenler çürütürken, ben ..!
Zil takıp oynuyordu, çengi ruhlar, çevremde ..
Nafileliklerde ömrümün, tarümarlıklarda nefesimin tükenmişliğinde ...
Dünyanın bakiliğinde, ömrümün faniliğinde ..
Alıp ta başımı, çilede o, bilinmez aleme göçüp-gitmişliğimde ...!
Ardım sıra kalan, acıların katran karasına bulanan, param parça resimlerimle ...
Şimdi, boş bir çerçevede, kederlerimin onlara sinmişliğinde ...
Lime, lime hüzünlerim bakıyor, size ,.
O arsız suratlarınıza tükürerek, benim yerime ..!
O arsız suratlarınıza tükürerek, benim yerime ..!
Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ
Altınoluk/Edremit
10/08/2015
Saat;15_05

ADI ÜSTÜNDE, DİLBER-İ AFET, FARFARAYDI ..!
Mahallenin delisine çıkmıştı adı, durduk yerde ..
Salkım-saçak açılır, saçılır ..
Olur-olmazlıklar da ....
Tarifsiz rahatlık ve hafiflikler de ,
Sere-serpe atardı kendini öylece, ulu orta bulduğu her yere ..!
Kimine göre, hafif meşrep..
Kimine göreyse, eli maşalı aşifteydi eni-konu ..!
Cümle hemcinsleri, sıradan kadın ömürler ..
İçin, için kıskanırlardı, ondan sevdikleri erilleri ..
Ondan olmalıydı, azıcık ürkerdi herkesler ondan ..
Hani'ya,şunun şurasında, farfaralığında, çıkmıştı adı dokuza, inmezdi sekize ..
Apansız, şen-şakrak kesilerek ...
Nedensizliklerde, güler .
Gülerken, ağlama krizlerinde hıçkırıklara boğulmacasına isyanlara durarak ..
Apansız,geçerdi kendinden, durduk yerde ..
Tekin değildi o, kimilerine göre ..
Kimileriyse..
Efsunlu deyip çıkmışlardı onun adına,ardı sıra ..
İki dirhem, bir çekirdek afetliklerde, attı mı kendini yollara ..
İn-cin top oynardı,o an,adeta sokaklarda ..
Kaçışırdı cümle hatunlar..
Kah pencere ardına, kapı arkasına, kuytuluklara ..!
Savurarak yürüyünce saçlarını, bahar kokuları saçardı ..
Kelebek kadar kıprak, arı gibi uçarı ve ısırgandı ..
Değil, kimi-kimseyi..
Umuruna takmazdı, dünyayı ..
Ondandır, yarı deliye çıkmıştı adı ..
Mahalle yansa alev, alev..
O, aldırmaz,aynada saçlarını tarar ..
Kapıldığı kahkaha tufanlarında, ortalığı birbirine katar...
Bir şey olmamışcasına havalarla,
Baygın bakireler misali,süzgün süzgün bakar ..
Yürek hoplatışlarla, nice canlar yakardı ..
Adı üstünde, dilber-i afet, Farfaraydı ..!
Adı üstünde, dilber-i afet, Farfaraydı ..!
Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ
Altınoluk / Edremit
10/08/2015
Saat; 14_20

GÖÇLERİN, EN ZORU, OLURSUZU, İÇE SİNMEYENİDİR ........ İÇE SİNMEYENİ .......! Göçler vardır, hayatımızda adlandıramadığımız, alışamadığımız ...