22 Mayıs 2016 Pazar


AYNALAR DİLLENİR ...!
Yüreğin vurgun yemişliğiyle .. Aşka kesmeye görsün .. Dönersin, divanelik çemberinde .. Yanarsın odunda, sevilerin,sevdaların .. Girersin, kılıktan kılığa .. Boyar seni, renkten renge,sevda .. Her boyayı boyayıp,işin fıstiki yeşile kalmışlığında .. Dönersin, dolap beygirine .... Dönersin ,aşkın gayya kuyusunda .. Kah umutla,kah azapla .. Aşka susamışlıkla .. Yanar kavrulur'sun,karalar bağlamalarda .. Aşk bir yana,gönül ağrısı bir yana .. Hasretlik öteye,sevda yüreğe .. Cefa ve rengarenk çile ömrüne düşer .. Aynalar dillenir, yeri ve zamanı gelince .. ''-NEDEN SAÇLARIN BEYAZLANMIŞ ,ARKADAŞ'' diye, diye ! ''-NEDEN SAÇLARIN BEYAZLANMIŞ ,ARKADAŞ'' diye, diye ! Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ Frıedrichshafen/Almanya 21/05/2016 Saat; 22_35

KOYULURSUN,İÇİN, İÇİN ÇÜRÜMELERE


Renklerde, acılar gibidir...
İşledikçe, işler içe ...
Bezendikce, ömüre ...
Vurur, kah yüzüne,
Kah gözlerine ...
Hele ki,
Bir tutam sevinç, çokça hüzünse hayat değirmeninden sana düşen ..
Sormayın işte, o zaman insanın halini ..
Ne renk kalır, ne beniz ...
Ak'ı, bokuna karışır..
Tepesinden çıkar efkarları, hüzünleri buram , buram ..,
Kan sıçrar beynine, öfke dalgalarına yenildikçe ..
Çalıyorsa tüm şarkılar gam makamında ..
Başlar kurnaları bozuk gözler sulanmaya..
Suların, an gelip,boz-bulanık akışı gibi ,
Gönülde bulanır,gözde kararır ...
Hayatın kasırgasında, savrulan insanda..
Hayat denilen, ressamın fırçasından ..
Ömür denilen, tuvale dökülen renkler
Dillenir derinden, derine ..
Anason, kokularını yutarken karanlığı, gecenin ..
Elinden şişe, dilinden kekremsilik düşmez olur ..
Gömüldükçe dertlere ve hüzünlere ...
Gömülür kalırsın şişelerin dibine ..
Keder tortularının çivit mavisi renginde ....
Koyulursun için,için çürümelere ...!
Koyulursun için,için çürümelere ...!


Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ

Friedrichshafen/ Almanya
22/05/2015
Saat;02_26


SAVRULUR, AŞK GÜZELLİĞİNDE ...!

Zambaklar yoldaşlığında, benimle ağlar ..
Çiğ tanesi duruluklar olup yağar, zambakların üstüne duygularım ..
Kah, erinç ve sevinç ..
Kah, elem ve azap ..
Senlilikte, sensizlikte göz yaşı nuru güzelliği, ey nazlı sevdiceğim ..
Varlığında da, yokluğunda da ..
Taşar yüreğim, akar göz yaşım, ağlar zambaklar, benimle ..
Ve, dilime vurur, duygular ..
Savrulur, aşk güzelliğinde ....!
Savrulur, aşk güzelliğinde ....!

Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ

Friedrichshafen/ Almanya

21/05 / 2016

Saat; 18_00

21 Mayıs 2016 Cumartesi


BEZGİN VE YORGUN KENTE 

Ruhuma dil olmuşluğuyla 
Melankolik duygularımı sürüp, savurur yel 
Aynalarda, raksa koyulur müzmin duygularım ...
Bir tutam, hüzünlü tebessüm konar, aynanın derinliğine...
Dışarıda hayat,odamda hazanın renkleri, sel olup akar ..
Perdelerim de yalnızlığım savrulur iliz,iliz..
Kendini yele ve gecenin ılgıt, ılgıt güzelliğine vermişliğiyle ..
Aşiyan hallerimde,o bildik buğulu bakışlar çıkar gelir ..
Aynanın ve yalnızlığıma ağlayan gecenin içinden ..
Çoğalır hicranım,dillenir dudaklarımda ...
Islık,ıslık,şarkı,şarkı ,nağme,nağme ..
Notalara ve yüreğime sığmamışlıklarıyla ..
Geceye,odama ,perdelere..
Ve firarlarda,uçuşarak pencereden ,
Curcunalı, kaotik hayattan , bezgin ve yorgun kente.
Bezgin ve yorgun kente.

Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ

Friedrichshafen/ Almanya

20/05/2016

Saat:20_31

20 Mayıs 2016 Cuma

SANA...
Sana, seni ...
Sana,yılların ötesinden renkler ve ömürler,çizgiler veriyorum ..
Sende ki, dünü ..
Bugündeki geçmişin irili-ufaklı kırıntılarını..
Yarına uzanan yürüyüşün izlerini,yorgunluklarını ..
Ömrünün, derilmiş günlerini ..
Gönlünün rengarenk hallerini ...
Haylazlıklarını,haşarılıklarını,uçarılıklarını ..
İpini kırmış hallerinin güzelliklerini ..
Yüzüne yayılan masum mu masum gülüşleri ..
Çizgi, çizgi derin izler bırakan, gönül yorgunluklarını..
Yürek sızılarını ..
Demlediğin acılarını, inceden, inceye yürek kanamalarını ...
Kaçamaklarını, gülüşlerini, heyecan ve şaşkınlıklarını ..
Zamanın ve hayatın zulasındaki, hınzırlıklarını ..
Ve...,
Yediğin vurgunları,uğradığın hüsranları, unuttuğun seni ..
Yitiklik ve çoğalışlarını..
Kendinden kaçışlarını...
Sana,
Sevda çiçeği hallerinde sevmelerin,sevilmelerin keyifini ..
Yitenlerin hüsran,hüsran çoğalışlar yarattığı o günlerin, sislerini ..
Karabasanlarını,uykusuzlukla bezeli geceleri ..
Yazıp,yazıp yırttığın acemi aşık hallerini ortaya koyan...
O, ilk mektuplaşma heyecanlarını ...
Yürek çarpıntılarını ...,
Aşk'ın yediveren güzelliği hallerini ..
Hercai ömürlülüğünün renk, renk dokunan kanıtlarını ..
Karanfil doyulmazlıklarında ki mest oluşlarını..
Kendinden geçişlerini ....
Hasılı ,
Sararıp-solmuş olsa da;
Verdiğim bu fotoğrafla ...
Sana, yıllarını ...
Yorgunluğa ,yaşlılığa uzanan ömrünün en deli çağlarını ..
Yaşadığın yalancı baharları ..
Uğradığın bozgunları ve dona kalmalarını ..
Sayfalara sığmayacak kadar uzun ömrünün ..
Bir fotoğraf karesine sığıveren..
Rengarenk ömür öyküsünü veriyorum ..!
Rengarenk, ömür öyküsünü veriyorum ..!

Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ

Friedrichshafen/ALMANYA

20/05/2016

Saat:04_32


GÖNÜLLERDEN, GÖNÜLLERE...
Yarım, bahar..
Yarım, kış ..
Gönlüm hep akış, akış ..
Ağar yel'siz, günsüz, inceden , inceye ..
Ruhumun atlasına dolan, sevgilerin nefesiyle ..
Gönüllerden, gönüllere var olan o gizemli dehlizlerin,seviyle bezeli .
Bezm-i alem güzelliğinde ...!
Bezm-i alem güzelliğinde ...!
Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ
Friedrichshafen /ALMANYA
21/05 /2016
Saat:16_41


SEVGİNİN ECE'SİNE..
Gönlümün ve ömrümün rengarenk, albenili rakkaseleri ..
Raksa koyulur,sevdanın vurgunuyla ..
Döner dururlar uçarak, aşk-ı meşkle tadılan ölümün hazzıyla,yare ..
Aşk meyini tatmanın verdiği o tarifsiz esriklikle..
Semah ve tavaf ederler, sevginin ece'sine..
Sevginin ece'sine.!
Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ
Friedrichshafen /ALMANYA
20/05/16
Saat:15_20


KEHRİBAR GECE VE AY IŞIĞI...

Dolunayın, perdelerimi ışıl, ışıl öpücüklerle bezemişliğinde ..
Kehribar renge kesmiş gecede ...
Mehtabın tüm haşmeti ve albenisiyle ..
Sen ağarsın göz bebeklerime, gönlüme ..
Silmecesine içimdeki karanlığı,kasveti ..
Ruhum heyecanlı gel-gitlerde , unutur elemi ..
Koyulur meşkle,aşkla, raksa..
Divaneliğin ,esrikliğin yelinde mest olup,kendinden geçmişlikle ..
Vurur kendini, vurur ...
Kehribar renge bezenmişliğinde gecenin içinde ..
Kor,kor ömrüne ve sinesine düşüp....
O'nu, köz, köz yakmışlığında, aşkın nar çiçeği güzelliğine ..
İşlerken içine gece ve sen ..
Kapanır göz kapaklarım,
Kirpiklerimi öpen huzme,huzme güzelliklere .
Perde de ay,göz bebeklerimde sen,gecede kehribar renginin albenisi .
Aşkın nelere, nelere kadirliğinde ..
Alınca aklımı başımdan,beni,benden ...
Mey,leb ve gece sana aralanır,yudum,yudum hazzı içmecesine..
Biraz kül,biraz duman ve çokça sen ...
Nasip olan en güzel duygu hallerinde dönerim leyli,leyli ben ..
Selviler misali salım,salım salınarak kehribar gecenin meftun etmişliğinde ...
Dalarım aşk ummanının mucizevi parıltılı derinliklerine ..
Aşkın en güzel cilvesi sarıp-sarmalayıverir böyleliklerde ..
Bir daha, bir daha, bir daha, beni..
Kehribar gece ve ay ışığı bana getirir seni hece,hece ..
Ömrünün,ömrüme aşkta bahşedilmişliğinde..
Feda olur feda, sana ve aşka bu biçare ömür ..
Lam-cim etmemecesine ..
Aşka düşmüşlüğün mahmurluğuyla,dil-diş sana kesmişliğiyle
Kehribara bezenen, gece güzelliklerinde .....!
Kehribara bezenen, gece güzelliklerinde .....!

Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ

Friedrichshafen/ALMANYA

19/05/2016

Saat:23_08

  ÖMRÜMÜN DEFTER-İ KEBİR-İ'Nİ, HAYAL-İ SÜKUTLARDA ÇOĞALAN , KAHIRLA ....... SESSİZLİKLE YAĞAN, SİTEMLE ..... ELEM TEBESSÜMLERİNDE KAPA...