15 Kasım 2016 Salı


ŞU, BİÇARE ÖMRÜMÜN....


Kızıl deniz yarılsa ne çıkar, efsanede.. 
Suyum çekildi,çöle döndüm sensizliğin türaplıklarında Yitikliğim sensin,yitikliğimde sendeyim . 
Ne kıblem belli,ne keşişlemem nede Kabem ... 
Her yanım yokluğun...
Her yönüm sen doluluk ..
Ateş'sin, harın da yandığım ..
Ayaz'sın,yalancı baharda donduğum .. Kasırga'sın,yanıp ,kavrulup,savrularak un-ufak olduğum..
Ne Nuh'un, fırtınası, Ne'de, Musa'nın yürüyüşü baş edemez, bu çileli ömrümle ..
Kasırgamın,ummanımın, çölümün sen olup ..
Sende yitmişliğinde şu biçare ömrümün ..
Şu, biçare ömrümün !



Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ

Friedrichshafen /Almanya

13/11/2016

Saat:12_45


KİRPİK UÇLARINDA TUTMAK...


Bir düşten uyanı vermek.. 
Uzanan eli sevgide ,güvenle tutuvermek .. 
Bir eski şarkı dinlerken, ezgilerde kendini buluvermek .. 
O ilk aşk heyecanı ve hezeyanların da..
Daldaki yaprak misali, heyecan ve ürpertiyle..
Tiril, tiril titremek gibidir.
Albümleri avuçlarda, göz yaşlarını kirpik uçlarında tutmak ..
Göz yaşlarını, kirpik uçlarında tutmak ...!



Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ

Friedrichshafen /Almanya

10 /07/2016


BİR SIZI.....

Bir sızı sarıyor bedenimi,
Kör sancılar da,öygün , öygün ağrı saplanıyor sol yanıma..
Dalda soğuk alan,yalancı baharlara kanmış..
Ayva çiçekleri,misali kararıp kalıyorum..
Sevi ülkemin tüm çiçekleri,tüm kırlangıçları..
Zamansızlıkların tuzaklarında,esir düşüyor..!
Yenilgiyi içiyor yüreğim...
Kan yerine,kahır dolaşmacasına damarlarımda..
İliklerime dek donakalıyorum,kırlangıç ölümleri yağdıkça gökten...
Uzanıp koynuna gecenin,çekiyorum üstüme..
Kahrı,elemi yorgan, yorgan...!
Yorgan, yorgan...!



Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ

13/09/2009

Hildesheim..

5 Kasım 2016 Cumartesi


Açık giden gözlerimde , sendin inen son perde.

Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ..

3/10/2016


SONUNDA .....,

Önümdekiler'den çok..
Ardımda kalanlara ve dağılan umutlarıma bakıp yürümekten ..
Bir arpa boyu yol gidemez oldum ..
Zaman ve hayat değil,
Ben yutuyordum ben,içimdeki çocuğun umut ve sevinçlerini ..
Kahır bezirganlığın da eskiyen ömürle .....
Bit pazarının demirbaşı olup çıktım sonunda !
Bit pazarının demirbaşı olup çıktım sonunda !

Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ/İSYANİ

Friedrichshafen /Almanya

01/11/2016

Saat:22_30

KAPI VE BEN...

İçi,dışına çıkmış ..
Virane kapı eskisi gibiyim ..
Garibim kapıyla aynı kaderim ..
Gelen tepti horlukla ..
Giren girdi ..
Çıkan çıktı ..
Yalama oldum,kapı menteşeleri misali ..
Her yanımdan dökülür gıcırtılar ..
Haini, nankörü, ceberutu acımasız ve hunharca kırıp döktü ..
İçimi dışıma çıkartmacasına ..
Delik-deşik etti, beni ..
Ha ben,ha virane kapı eskisi ..
Al birimizi ,vur öbürümüze..
Yok aslında, bir birimizden farkımız ..
O kapı eskisi, ben insan müsveddesi ..!
O kapı eskisi, ben insan müsveddesi ..!

Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ

Friedrichshafen /Almanya

01/11/2016

Saat:23_58


At deyip,dudak büküp geçmeyeceksin...

'' - Hayvanların masumiyetleri ..
İnsan geçinen hilkat garibelerinin, maskelerini tez düşürür ! !!

Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ


İçimizdeki hiç kapanmaması gereken yegane gözdür,VİCDAN ...

İNSAN OLAMAZ, ONU YİTİREN ....

Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ

GEL DE, ISINSIN ..!

''...Leblebi,kavurga kokularına karışan masumiyet akan çocuksu gülüşlerini özledim ...
Yufka ekmek arasında ateşle eriyen, küflü peynir güzelliğim'sin ...
Burnumda buram ,buram kokularla çoğaldıkça ..
Çocukluğumun közünü, külünü ...
En çokta...
En çokta..
Sabi-sübyan masumiyetini özler, arar oldum ..
Burnumun direği sızlıyor şimdi, her dünü anışımda..
Sen, alıp başını gidiveriyor'sun ..
Beni, naçar'lığın tozuna-çamuruna belenmişliklerinde koyarak ..
Pulsuz dilekçeler ve sessiz çığlıklar demeti biriktirdim ..
Kucağım,gönlüm ve ömrüm ..
Özlem demetleriyle dolup, dolup taşıyor..
Ve..
Ben, yitiyor'um..
Sen, yok oluyorsun ..
Özlem dolu duygularımın üstüme, üstüme devrilip..
Benim altlarında soluksuz kalmışlığım da..
Gözlerin ve yüzün misali parlak kalaylı bakır tasta ...
Seni ve o güzellikleri içtiğim Tarhana çorbam soğumuş bak ...
Gel de ısınsın, bacım ......!
Gel de ısınsın ......!

Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ

Friedrichshafen / Almanya

04/11/2016

Saat:16_45

3 Kasım 2016 Perşembe


ACISINA KATLANMAK ...!

Günlerdir bir bardaktaki ağzı açık, korunmasız su gibi beklemeler'deyim ..
Görünürde her şey yolunda ..
Gel gör ki ..
Zerre, zerre virüs doluyum ...
Bırak, tozu-toprağı ..
Günlerin, zamanın ve bardağın yorgunluğu karışıyor, özüme ...
Gün vurdukça ılıyor, gece de karanlığı emiyorum ...
Her gün, bir önceki günün ..
Görünemeyen yüklerini, kahrını yüklenip ..
Hala bardağın beni sınırlamışlığında..
Dahası ...
İçin, için tazeliğini ve albenisini yitirmiş suluğumla ..
Cam ardındaki, akıp giden hayatı gözlüyorum ..
Durduğum yerde, durgunluğumda ..
Üstelik kimselerin fark etmemişliğinde, eksiliyorum...
Eksilip, tükenişleri içiyorum ..
Tüm bu monotonluk la kuşatılmış ..
Hayatın kendi adıma, ağır ve dingin akıp gidişini kuşanmışlıkla ..
Hemen dışımdaki hızlı devinimlerde ..
Göz açıp kapayıncaya dek ki kısa süredeki ...
Tükeniş ve eskiyişini izlemenin ..
O tarifsiz, dayanılmaz yorgunluk ve bedbahtlığı ile..
Bardakta ki esaret ve tükenmelerimle
Bana kalansa .....
Bir işe yaramamanın acısına katlanmak ..
Acısına katlanmak ...


Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ

Friedrichshafen / Almanya

03/11/2016

Saat; 09_56

OLSA BÖYLE BİR OLANAK ....  BİZDE, MUTLU MESUTLARIN MENKIBESİNİ YAZSAK ..... Olsa böylesi bir olanak ile  şansımız, ortamımız ve gönüllerimi...