1 Ekim 2023 Pazar

 

YAĞMUR OL, YAĞ .....!
Gözden ırağın, gönülden de ırak olacağı gerçeğinin ışığında ..
Sen unutup, çıkıp gelemeyince, bana ...
Ben çıkıpta geldim, korkusuzca karşına, ey sevda ...
Suların tanıklığında ..
Derim ki, ululuğunda ve gayya kuyuluğunda, sana .
Ya kuşat beni tepeden, tırnağa ..
Ya da, gönlümün Leylasının ardısıra,
Sür-savur, uçsuz -bucaksız sahralara ....
Sonuna dek yaşatarak Mecnunluğu, bana ...
Sevginin hamalı, senin tutsağınım ..
Sevdalığında, nice mucizelere kadirliğinle
Ya, kıy ömrüme ..
Ya, sevdiceğimin ...
Lavanta kokularını ağdır, gönlüme, bedenime, ömrüme ...
Yağmur ol yağ, bereketinle, ömürlere, yüreklere, gönüllere !
Yağmur ol yağ. bereketinle, ömürlere, yüreklere, gönüllere !
Erdem YASSIBAŞ

Friedrichshafen / Almanya
01/10/2016
Saat ; 02_36


 ÇİÇEK RUHLU, KADINLAR ...

Bilinmeyen dehlizler gibi ..
Kendine özgüdür ...
İdealleri, ruhları, duyguları, sırlarıyla
Hayata yön verip, renk ve hatta, ışık saçan ..
Geleceği, nesilleri ....
Hele ki de, erilleri güzellikte yada çirkinde ...
Yanlış ve yanılgılarda bina eden, kadınlar ..
Kah kışkırtan, kah uysallaştırıp ...
Dinginleştirerek, kendilerine kul-köle eden ...
Aslanı kediye boğduran, muammalar abidesi ...
Çiçek ruhlu, eşsiz varlıklar ..
Dahası, tarifsiz albenili güzellikler ummanıdırlar ..
Dalındıkça kulaç,kulaç derinliklerine ..
Göz kamaştıran, hazineleriyle .....
Büyüleyen halleriyle ..
Alırlar, akılları baştan, sürüp savururlar ...
Kasırgalarında, nice ömürleri, bedenleri, ruhları ..
Kadınlar,
Tıpkı ....
Hala, keşfe muhtaçlığı ve muazzam bilinmezliğiyle ...
Devasa gizemler abidesi olan, evren gibi ...
Sırlar alemidir ,
Çiçek ruhlu kadınlar ....
Hayat verdikleri gibi, cömertçe ....
O, tılsımlı halleriyle ...
An gelip, güzelliğinin vazgeçilmez silahı olmuşluğunda ...
Can alan, çiçeklikleriyle ..
Gayya kuyusu, ömürler yutan ...
Hazanla, hazzı ...
İç içeliklerde, bağrında taşıyan ummandır, kadınlar ..
Derin suların karanlığı gibi, ürkütücü ..
Keşfe muhtaç ....
Sevilmelere, aşklara ve ölümlere mekan ...
Zamansız , apansız ve hunharca koparılıp, katledilen...
Rengarenk, gizemli .
Albenili mi, albenili, çiçektir kadınlar ..!
Çiçektir kadınlar ....!
Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ
Friedrichshafen/Almanya
30/09/2016
Saat:00_27

 

DUYGU DOLU SÖZLERİ....
Suskunluğumda,
Sen dillendir mahzun yüreğimin sesini ..
Tıpkı,yalnızlığımı paylaşımındaki bu içtenlikli cömertliğinle ..
Dök ortaya ...
Yüreğimden taşan, ruhumda demlenen, gönül imbiğimden süzülen ..
Lal olup ...
Söylemeleri, hicapta unutan ...
Sükuna mühürlü dilime vuran ..
Elvan,elvan,rengarenk duygu dolu sözleri ...!
Duygu dolu sözleri..
Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ
Friedrichshafen /Almanya
01/10/2016

Saat:03_18

 

KENDİNDEN GEÇER ..!
Göz bebeklerinde kayboluşlar da ..
Karmaşık duygularla ve hatta ..
Kah, hazda..
Kah, ıstıraplarla kıvrananlara
Neler, neler anlatır gözlerin, kim bilir ?
Elindeki gül rengine kesen yürekler ..
Sinenin derinliklerinde ...
An olur, efkarla ,
An olur, heyecanla kendinden geçer ..!
Kendinden geçer ..!
Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ
Friedrichshafen / Almanya
30/09/2016

Saat;11_00

15 Eylül 2023 Cuma

 

ÖMÜRLERE HİCRAN .......
Ötelenen güzellikler ....
Tıpkı, yadsınamaz gerçekler gibi ...
Üryanlığı kadar, dokunan ve acıtanlığında, ömürden yer, ömürden .....!
İçe dert, gönüllere yara, yüreklere sancı, ruhlara azap ....
En çokta, ömürlere, hicran olur ...
Ömürlere, hicran .....
ÖMÜRLERE HİCRAN .......
Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ / İSYANİ
Immenstaad / Almanya
15 / 09 / 2023 - Cuma

Saat ; 07_50

14 Eylül 2023 Perşembe

 

BİZ ESKİTİYORUZ, BİZİ VE İNSANLIĞI .....
Aramayalım kabahati, kusuru, suçu, suçluyu, sorumluyu başka yerlerle, alemlerde ...
Hele, hele de asla suçu, vebali yıkmalara kalkmayalım, dışımızdaki unsurlarla, dünyaların, alemlerin üstüne .....
Şöyle üstünkörü bakıverdiğimizde bile, anlıyoruz ...
Hiç mi hiç işimize gelmese ve inkarlara yeltensek te .......!
Olanca çıplaklığı ve çarpıcı gerçekliğiyle ....
Biz eskitiyoruz, bizi ve insanlığı ......
BİZ ESKİTİYORUZ, BİZİ VE İNSANLIĞI .....

Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ / İSYANİ
Immenstaad / Almanya
14/09/2023 - Perşembe
Saat ; 21_43

13 Eylül 2023 Çarşamba

 



YAŞAYANIM AŞKI DOYA, DOYA .......

Zaten pek tekin ve iç huzuru yerinde olmayan lığımda, yel önündeki yaprak gibi savrulandım ....
Kendimle kavgamın fitilini ateşleyen oldun .....
Çekiverdiğin duygu yangınlarının ortasında kaldı kalalı ...
Kalmadı ,ölümüne ateşe, ışığa uçan, sonuna kanat çırpan pervaneden farkım ...
İtiverdiğin duygu ve ihtiras girdaplarında yutulduğum güzel derinliklerde baş etmeye çalıştıkça, senden ıraklığa ...
Fark edip, anlıyorum ki ...
Sanki kaçınılmazımmış, kaderimmiş ve sonummuşçasına sana savrulup, sende yitiyorum ...
Başı olmayan, sonu meçhul bir ihtirasla bezeli aşk yolculuğunda ...
Kurban mıyım, kahraman mıyım hiç belli olmamışlığında ..
Dahası bununda öneminin hiç mi hiç yokluğunda sınırları söküp, silip atan lığımda yiten ben, çoğalan sen hallerinde karıldım kah yangına itilmişlikle, kah girdabında yutulmuştuksa ...
Buysa aşk ve böylesi delişmence yaşanansa, ben aşk pervanesi, sen ışığımla, ateşim .....
Mor Akşam sefalarının salındığı gecede, salt tenimin-bedenimin değil duygularımla, ruhumun anadan üryanlığında ......
Ta içimde, iliklerimde, derinlerimde hissedip, çoğaltmacasına .....
Yittikçe çoğalan lığımda, pervasızca ve dur-duraksız yaşayanım aşkı, doya, doya ..
YAŞAYANIM AŞKI DOYA, DOYA .......

Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ / İSYANİ
İmmenstaad / Almanya
13/09/ 2023 - Çarşamba
Saat ; 22_25

26 Temmuz 2023 Çarşamba

 

ÇEVİRİRLER SENİ ....

KÖŞE YASTIĞIYLA,AĞA MİNDERİNE....


Hayatın, zamanın ve ömrün zulasında gizli yiten yıllarımla, ödediğim ağır diyetlere dair vesikalarla, evraklar ..

Kimini toz götürüyor, kimisinin rengide, yazılarıda solmuş ...

Dönmüş arabın yağlığına 

DÖNMÜŞ ARABIN YAĞLIĞINA !

Çoğuysa,  ipe-sapa gelmez ve düzene girmez dağınıklıklarla, benden de beter pejmürdeliklerde ....

Tıpkı bencileyin iki yakası bir araya gelmezliklerde ....

Kiminde, dünü yarına taşıyacak dinamizm bile kalmamış

Tıpkı, hiç bir kapının kilidini açmayan anahtar sürüsü gibi, tıkıldıkları karanlıkta pasa kesip, küfe belenerek eskimenin  envayi türünü yaşamaktalar...

Kimisinde, dumura uğrar içindekileri görünce insan ...

Kel alaka konular, saçma sapan sözüm ona tutanaklar...

Bunu yazanlar olanak olsa da şimdi cevherlerini okuyup, incelemeye kalksalar...

Ettiklerinin, edeceklerin en sunturlusunda yakası-bağrı açılmadık ayarsız-gayarsız küfür olacağından adım kadar eminim ...

Ben bu kanaatteysem ,onlar benden binbeterdirler ...

Buna, bahse bile girebilirim...

Bir ömrü kayıt altına almanın zorluğunu yaşayıp, bilenliğimde, dosyaları der-dest edip, koydum bir yana ...

Meramımın dosyadaki değil adı anılanın kendim olduğunu kanıtlamaya durmak olmuşluğunda ...

Çıkamıyorum, işin içinden...

Boşa dememiş diyenler ...

'' - Halim köşe yastığıyla, AĞA MİNDERİNDEN DE BETER''  Derken

Birinde bastırarak  soluksuz koyup canıma kast ediyorlar ...

Öte yandan, işlerine gelince kalem efendisi sayıp ...

Ayaklarıyla, damarlarına basınca ...

Nasırdan çeken Süleyman efendiden bet erliklerde ağız dolusu avaz, avaz bağırıyorlar ...4

Bir garibanın yoluyla, işi düşmüşse devlete ...

Onu ederler, çölde yiten deve...

O hesap, kafanı kuma gömsen kıçın...

Kıçını  gömsen, kafanın  açıkta kalmış hallerinde sığamamış lığında bir yere, çevirirler seni ...

Köşe yastığıyla, ağa minderine ...

ÇEVİRİRLER SENİ ....

KÖŞE YASTIĞIYLA,AĞA MİNDERİNE....!


Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ /İSYANİ


Immenstaad / Almanya 


26/ 07/2023-Çarşamba


Saat ; 21_09

23 Temmuz 2023 Pazar

 


SOYSUZLUK VE CİBİLLİYETSİZLİK, ONURSUZLUK, YER EDİP, YUVALANMIŞSA İÇİNE …..
KÖK SALIP, DALBUDAK SARIP, KUŞATMIŞSA KAPI ÇEVRE, SENİ …

Nafiledir ne dense, ne edilip, yapılsa, hatta kurtarma adına elden gelen arda konulmasa, nafiledir ve ne yazar ..
Çünkü, sen karakter ve haysiyet fukaralıklarında yuları kaptırıp ..
Biat da, kul-köleliği seçerek teslim olmuşsan, iki ayaklı, üç harfli lere ..
Şeytana pabucunu ters giydiren, cümle madrabazlar ve madrabazlıklar seni, sen olmaktan çıkartarak ..
Cin olmadan, ağız çarpmalara yeltenen hödük ve ne idüğü belirsiz, hilkat garibesi yapıp çıkmışsa ..!
Marifet, anadan sabi-sübyan ve masum doğmak değil ..
Bu hasletini ve niteliğini koruyarak ....
Karşı durabilmektir, cümle soysuzluklara dur diyerek, insan kalabilmektir, insan ..!
Ondandır ki, dönüp baktığında aynaya, gördüğünde kendini ..
Yüzleşmede, utanmayı unutmuşsan …
Olup çıkmışsan harami, talancı bir vampir ve yalakalığın dalkavuğu ..
O zaman, sana ne kar eder, nede para, insanlıktan ve onurdan bahsetmek …
Soysuzluk ve cibilliyetsizlik, onursuzluk, yer edip, yuvalanmışsa içine ….
Kök salıp, dal budak sarıp, kuşatmışsa kapı çevre, seni ….!
Sana, insan demek bile, alın kiri ve soysuzluğa, cibilliyetsizliğe, vampirliğe suç ortaklığı yapmak demektir..
Boynundaki boyunduruk, alnındaki kir, yüzündeki utançtır, seni tarih ve insanlığa anlatan ..
Yazıktır sana ve sen gibilere, tüketilen nefese ..
Siz ki, kursağına aş düşmemiş yetimin ,garip-gurabanın, kul hakkını ve rızık payını, fütursuzca gasp edenlersiniz ..
Sizde, ar namus dümdüz, insanlık ve cibilliyet kayıpta ve firardadır, firarda ..
Siz ki, darda kalanın, dulun, körün ve mazlumun azılı ve iflah olmaz düşmanısınızdır..
Halkın canına, ot tıkamaya yeminli hilkat garibeliğinizle ..
Girersiniz, insan hakkına ve kanına ..
Olur dini kisveyle, olur oryantal dansözlere taş çıkartan kıvırmanızla kulu Allah ile aldatarak …
Satarsınız memleketi de, cenneti de, ahreti de pervasızca ve soysuzlukla …
Siz ve sizin gibiler, bu anın değil, çağların ve insanlığın derinliğinde hep peydah olup ...
Düzenbazlıklarla ve soysuzlukla emmişsinizdir, kanları ..
Sizler ki, at götüne yapışan keneliğiniz ile....
Kuyruk sallandıkça, kanatlanıp göçtükçe ,göçtünüz diğer at götlerine ..
Kan emmeye yeminlik ve asalaklığı hayat biçimi yapmışlıkla ..
Çağınız,adınız,isminiz-esameniz değişse de...
Ne karaktersizliğiniz nede vasfınız ve misyonunuz değişir..
Bir gün imam olur osurur, cemaati sıçırtır ..
Bir gün masum ve mazlum insanın katline ferman yazar ..
Bir başka gün ise açlıktan ölüp giden, Kübra bebeğin katili …
Öteki gün umut taciri, din tüccarı ve baronu olur..
Sabi sübyana uyuşturucularla ölüm ..
Topluma veba lığınızla, ölüm saçarsınız,ölüm ..!
Değişse de esameniz ve devrilesice boyunuz-posunuz ..
Değişmez asla, işleviniz ve cibilliyetsizliğiniz ..
Ondandır demem …,
Soysuzluk ve cibilliyetsizlik, onursuzluk, yer edip, yuvalanmışsa içine ….
Kök salıp, dal budak sarıp, kuşatmışsa kapı çevre, seni ….

Asla iflah edip, adam etmez, zaman, çağlar ve tarih sizi …
Ve ….
Affetmez asla, insanlık ve tarih, sizi …..!
İnsanlık ve tarih, sizi …!

Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ / İSYANİ
Ereğli /KONYA
26/06/2018
Saat; 19_22

18 Temmuz 2023 Salı


 ÖLÜMÜN ÜSTLERİNE YAĞAN LANET OLMUŞLUĞUNDA ....

CAN HAVLİYLE, KANATLANIYORLARDI, ARAFA ........!
Hemen, herkesin canı-başı derdine ve kendini .....
Bu topyekûn katliam belasıyla kaotik saldırıdan, girdaptan kurtarma telaşına ve katmerli çabasına ...
Dahası, apansız ölümle burun, buruna kalmanın, anlaşılmaz ve bir o kadar da anlatılamaz, anlatılmaz tarifsiz korkularında ....
Debelenip, çırpınarak, acze yenilgiyle .....
Son nefesi vermenin bile farkında sız lığında, ortalığın cehenneme ve ana-baba gününe dönüp-çıkmışlığında ......!
<< - ÖLÜMLE,KURŞUNUN ADRES SORMAZLIĞINDA ....! >>
Saldırganlık ve acımasız saldırıyla gelip-bulan ölümü tatmışlığındaki nafile koşuşturup, kaçışma telaşındaki hezeyanların pençesindeki, bu son ve nafile gayretlerde ...
Son bir çaba ve direniş-kurtuluş hamle sininde işe yaramayıp, aksine, boş çıkıp, güme gitmişliğinde .......!
Adeta, bir anda, gökten ipi-yuları, zinciri-bağı kopmuş menzille ağıp, haldır, haldır yağan ......
İlk anda, bakışta görünürde nedensiz, bir o kadar da meçhul, dahası ......
Ceberutça dayatılan, zoraki ölümde, sergilenen çok can almaya yakın işgüzarlıktan, ölümle, Azrail'in pususuna düşmekten kendini kurtaran ...
Nedensiz, sorgusuz, sualsiz ölüme yenilenlere, değil yardım edebilme, kendi telaşına düşmekten dolayı .....
İlgi dahi göstermekten bi haberliklerde ....
Sanırsın ki ....
Adeta, zehirlenmiş haşaratlar gibi oraya, buraya düşüp, kıvrılanlara acıma hissi bile duymalardan ırak ve şoklarda, sadece pusulayı, rotayı değil ...
Neredeyse, seçilmiş kurbanlıklarda, kendilerini yitirmişliklerin de, sergen oluyorlardı .....
Kah, asfaltın .....
Kah betonla ve parke taşlarla örtülü '' - ARAF MEYDANINDAN . '' FARKSIZLAŞIP ÇIKAN, GARABETLER ATLASINA DÖNEN, MEYDAN DA .....
Son anda, bir kazaya kurban gitmemek ve kefeni yırtmaları sevinçle taçlandırmak gayretiyle ......
Olağanüstü emek sarf edip, sergiledikleri son gayretle ....
Nereye gittiklerinin, kendilerini neye, nereye ve nasıl atıp, kendinden gayrı kimi çekip kurtarmaya çalışmanın .....
Kurbanlar ve izleyenler için neredeyse önemsizleşip, aldırılmaz, anlamsız, hatta o an için olanaksız hale gelmişliğinde ......
Kasırga önündeki çekirge sürüsü gibi, her bir yana dağılışın kaçınılmazlığında .....
Bel bir vurgunla-kırgının, özcesi adı konulamaz afatın sonunda gelen .....
Zoraki dayatma ve zorunlu ölüme, mat olup ....
Sadece eli-yüzü, kestaneyi değil , canlılığa ait tüm emareleri çizdirmemek ve can havliyle korumak adına ......
Metan gazından kendinden geçmiş KUYU AMELELERİ gibi, öylece oracıkta .....
Böylesine pisi, pisine gelen ölüme, yenilmemek adına ...
Bir atımlık kalan barutu andıran konum ve koşullarda .....
İçlerindeki, son hayat ve cevher kırıntılarını da kullanıp ...
<< - Ya Herro, ya Merro .. >> Modunda ......
Kah, kaçıp kurtulmanın, buruk sevincini ......
Kah, Azraile hazırlıksız yakalanıp, ölüme sünepece yenilmenin ezinci ve duygu anaforunda düşen, düş enliklerde ...
Bir biriyle kıyasıya yarışta oracığaserpilip-serilen ölü canlarla, hareketsiz bedenlerin, mevta hayatların ....
Mantar, pıtrak yada ayrık otu gibi arsızlıkta, apansız ve hızla çoğalmış lığında ......!
Acıyla yudumladıkları son ve ölüm kokteylinden başka bir şey olmayan elemi ....
Gönülsüzlüklerde hatta düpedüz mecburiyetlerde fon diplerde tüketip, kendilerinden geçerek, son anda ....
Ölüme yenilmeyle ...../ Hayata tutunmanın ....
Ayracı kesilen o görünmez ince çizgisinde ve ......
KAN-REVANLIKLARLA ACILARDA, APANSIZ OLUŞAN .....
<< - ALACA KARANLIK ATLASINDA . >> Girişilen, AMANSIZ KORKU VE KOŞUŞTURUP, KAÇIŞMA, KURTULMA YARIŞINDA ...
'' - Mağluplar . '' Apansız gelen vahşet ve ibret belgesi bu ölümle ZORBA HAYAT TAN, istemeden inadına kurtulurken ....
YAMAN ÇELİŞKİLERİN, BİTMEYEN SONSUZ RAKSINDA ....
'' - ÖLÜMDEN KIL PAYI KURTULAN, GALİPLER ....''
Neye uğradıklarını veya neyi, nasıl yaşayıp, hangi halde Azrail'e tarihi çalımı atarak kurtulurken ki idraksizlikleriyle, farkındasızlık da .....
Bu, can pazarı savaşını, nasıl atlatıp, kazandıklarını ....
Bilememenin bunalım ve bulanıklığıyla, derin şaşkınlığında, korkusundaki nefes, nefesliklerde, sanki ...
O, SON NEFES'İ İÇLERİNDE SAKLIYARAK ....
ACABALARLA, UMUTLARIN VE ELEMLE ÖLÜMLERİN TİLLESİNE TAKILI, ÇIRPINIP, DÖNÜP DURUŞLARDA ......!
Mezbaha yada kasaphanelerdeki, ÖNCEKİ HALİNDEN ESER VE İZ KALMAMIŞLIĞINDA, CANSIZ ET BEDENLERDEN FARKSIZLARDA SALINIP DURUYORLARDI ....
ARZLA-SEMANIN, ÖLÜMLE-HAYATIN İÇ, İÇE OLDUĞU, ARASAT KESİLEN, BU ALANDA ..
ÖLÜ SİNEKLER' den farksızlıklarda .....
Kah....
CANLI CENAZELİKLERDE,
Kah ....
KAS KATI KESİLİP, DONA KALARAK ÖLÜME YENİLMİŞLİKLERİNİN BİLE FARKINDSIZLIĞINDA ....
Bununda ötesinde ....
Kah, ÜŞÜŞÜP .....
Kah ....
DÜŞÜP, ÖLÜP kala kalıyorlardı meydan da ....
KALA KALIYORLARDI MEYDANDA .........!
İnsanların '' - ÖLÜ BEDENLİKLERLE, BEDENLER '', DERİN ACILARA YENİLMİŞLİĞE BİLE ÜZÜLMYİ DAHİ ....
TADIP, YAŞAYAMAYACAK KADAR Kİ DAR VE KISA ZAMAN ARALIĞINDA .....
KARGA TULUMBALIKLARDA ...
Düşüp, düşüp hayatlarını yitirerek, apansız ölen, yiten canlar .....
Ölümden, ölmekten de çok, kendilerini katledip, öldürenlere yenilmenin ....
Boz-bulanık, hummalı muammalarında, düşüp, kendilerinden geçerek ....
BOZ-BULANIK HUMMALI MUAMMALARINDA,DÜŞÜP, KENDİLERİNDEN GEÇEREK ....
Tadıyorlardı böylece bu meydanda, ölümle-yaşamın karmaşık ve zor mu zor dansında ......
Ölümün, üstlerine yağan LANET olmuşluğunda .....
Can havliyle, kanatlanıyorlardı, Araf'a ....
ÖLÜMÜN, ÜSTLERİNE YAĞAN LANET OLMUŞLUĞUNDA ....
CAN HAVLİYLE, KANATLANIYORLARDI, ARAF'A ........!
Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ / İSYANİ
Immenstaad / Almanya
17 / 07 / 2023 - Pazartesi
Saat ; 22_40

GÖZ BEBEKLERİNDE SAKLIDIR, KORKULARIN ....!

  İmrentiyi, tiksintiye , zoru, kolaya, kolayı, zora, oluru, olmaza, olanaklıyı, olanaksız, sevgiyi, nefrete döndüren ...... Hükmeden ve boy...