ÖMÜRLERİN, SANILAN VE BİLİNENDENDE DERİN ….
KEŞFEDİLMEYİ BEKLEYEN, GİZEMLİ BİR ÖYKÜSÜ VARDIR,
SESSİZLİKLE DİLLENDİRİLEN …..!
Zaman ırmağının, an gelip çağıldayarak köpük, köpük coşkulu An gelip ….
Rusya steplerinin ve ayazının sinesini öpen, Don’dan da durgun akmalarda …..
Adeta, kendini canlı ve cansız kainata sindire, sindire nakşetmecesine, dingin akmışlığında …
Üstelik, hayatın bağrındaki doğruyla-eğri, akla-kara, yanılgıyla bilgelik, döngü ve hengamesinde …
Doğrunun içinde, yanlışı, karanın içinde, akı barındırıp ….
Bunu, yeri, koşulları ve zamanı gelince, dışa vurmuşluğunda ..
Ölmenin , doğmanın, ağlayıp-gülmenin, mutluluğun-mutsuzluğun, süreç içinde varoluş ve gerçekleşiş zamanı olmuşluğunda …
Ömürlerin, bedenlerin, ruhların, beyinlerin ..
Gayretlerin, çabaların ve debelenişlerin …
Geçmişle, zamanla, hayatla aralarında hesap uyuşmazlığını sonlandırıp …
Aralarındaki o, görünmezliğinde var olup …..
Derinleşen, çoğalan uçurumu kapatıp, yok etmeye yeminliliğinde …
Yanılgı ve yenilgilerin azaplarının inadına …
Eylemlerinde, serüvenlerinde, devinimlerinde ….
Sevinç var edip, çoğaltmanın çabası ve keyfiyle, hayata tutunarak, umudu selamlamışlığında …
Tıpkı, ayın, güneşin, yıldızların ve dağlarla,duvarların,kimi aynaların, görünmeyen arka yüzleri gibi ..
Muammalar odağı olan ve keşfi bekleyen yüzü ve derin mi derin, dehlizi ve atlası vardır ..
Ömrüler de, nihayetinde kayıp gitmezler mi ?
Her kayışları, ölüm demek olan yıldızların, gök yüzünde kayışları gibi ..
Ömrüler ve hikayeleri, zamanın ve hayatın zulasında birikirken yanar , pişer ve biçimlenip, şekillenip, olgunlaşırlar ..
Yada hamlıkla, hiçliklerde, pejmürdeliklerde, heba olur giderler..
Tıpkı kömüründe, elmasında özleri ve kaynakları aynı olsa da …
Varoluş süreçleriyle, evriliş öykülerinin, farklı ve renk cümbüşünde yazılmışlığı gibi ..
Kömür yanıp, kül olur, çöpe giderken,
Paha biçilmez bir elmasın ….
Onu elde edebilmek uğruna verilen savaş ve çatışmalarda yada uğraşlarda …
Sırf ona sahiplik uğruna, nice hayatların, ömür,umut ve düşlerin hebasına yönelik, ölümler ve efsaneler var ederek ….
Akıl ve duygu oyunları, düşsel ve düşünsel hezeyanlara savruluşlar …
Daha da yetmezse, desiseler, hileler taşıyıp, entrikalar karanlık, karaltı ve korkular çoğaltmışlığında …
İşte, tamda böyle yığınak ve sığınaklarda çoğalmacasına …
Özgürlüğün ve sadeliğin yadsınamayacak kadar güzel olup hayatı ve ömürleri ….
Hatta, kainatı kaplayıp, dal-budak salarak çiçek açmışlığında ….
Kendi destanında,kendi gizemini çoğaltıp kah, kayya kuyusunu ..
Kah, doruğunu inşa ve var etmişliğinde …
ÖMÜRLERİN, SANILANDAN VE BİLİNENDEN DE DERİN ….
KEŞFEDİLMEYİ BEKLEYEN …..
GİZEMLİ BİR ÖYKÜSÜ VARDIR,
SESSİZLİKLE DİLLENDİRİLEN …..!
SESSİZLİKLE DİLLENDİRİLEN …..!
Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ / İSYANİ
Ereğli / Konya
18 / 05 / 2018
Saat ; 20_56