18 Haziran 2015 Perşembe

BİRBİRİNDE YİTİŞİDİR, AŞK ..!

Hindi bağ güzelliklerinde savrulur, bedenler, duygular, ruhlar ..

Aşka kesmişliğin hazzında esrikleşerek..

Aşkın gizemli gergefini dokurken, ömürler ve zaman ..

Bir güzellikler manzumesidir, gönüllerden zamana ve evrene sunulan ..


Aşk, giriftliğinde albenili...


Yaşanmışlığın da, müstesna güzellik ..


Onurlandırılıp, taçlandırıldığında, vazgeçilemez vecd ve mutluluk ..


Kıymeti bilinmediğinde, azap cenderesidir..


İnsana, hayata ve aşka dair güzellikler,


Var edilen bir aşk masalının ..


Tılsımlı güzelliğinin ..


Ömürlerden, ömürlere ve zamanlardan, zamanlara uzanıp, ağan ..


An'a ve ömre sığan efsanevi ruh şarkısıdır..


En derin, kalıcı ve güçlü aşk,


Saygı ve yürekle, emekle taçlandırılan ..


Yaşanmışlığın da, içinde kaybolunan dır ..!


Rüzgarların şarkısını, bulutların tebessümünü duyabiliyorsa yürekler ve gönüller..


Aşkta, mutluluğun resmini çizerler..


Ondandır ki,


Hem tarifsizliğinde ...,


Hemde, çok tarifliliğinde ve tahrikkarlığında ..


Son aşamasında ve ilahiliğinde , albenililiğinde aşk ...


Aşkın meyin de ve deminde kendinden geçen canların ..


Birbirinde yitişidir, aşk ...!


Birbirinde yitişidir, aşk ...!

Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ

Altınoluk/ Edremit

18 / 06 / 2015

Saat ; 01_43


''--HAYATA VE İNSANA DAİR DÜŞÜNCELER DEMETİNDEN SEÇKİLER .-''
ÇEKİM GÜCÜNÜ, YETİSİNİ, İÇSEL ZENGİNLİK VE ZARAFETİNİ
KEŞFEDEMEYENLER, ZEKASINI AÇIĞA ÇIKARTAMAYANLAR,
HAYATI ISKALAYAN, ALELADE, MUTLULUK FUKARASI, BİÇARE SEFİLLERDİR. .
Erdem YASSIBAŞ

YÜREĞİN HER DİLLENİŞİ, RUHUN VE GÖNLÜN, DİLE VURUŞUDUR ...

YÜREK GAMDA İSE, KELAM KARALAR BAĞLAR ..

MUTLU İSE, BAYRAM SEVİNCİ COŞKUSUYLA ŞAKIRLAR ..

Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ



17 Haziran 2015 Çarşamba


SANAT, İNSANIN SUSTURULAMAYAN ,

DERİN RUH VE DUYGU DİLİDİR !

Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ

YÜKÜMÜZ, SEVGİ ....
ÖDÜLÜMÜZ; VECD DE, HAZDIR
Kapanır gözlerim, açılmışlığında gönül gözümün ..


Duru görü güzelliğinde seyyah olur vururum kendimi


Ruhaniliğin şalına bürünmüşlüğümde ...,



Sevgi ve sırlar aleminin, sınırsız coğrafyasına ..



Dökerek yüreğimi, gizemler atlasına..



Arınmanın tutkulu özlemiyle ..



Soyarım ruhumu ..



Soyunur gönlüm maddenin kasvetli manasından ..



Dalarım en çelebi, en delişmen..


En çocuksu masumiyetim ve coşkumla ..



Sevginin ve vefanın geçer akçe olduğu ...,



Gönüller ve sevgi bedestenine ..



Bizim bedesten'imiz umarsız sevgide mutluluğun cömertlikte üleşilip..



Coşkuların bölüşerek çoğaltıldığı, sevgide meşk betestenidir ..



Geçmeyen ve hükümsüz olansa, akçe, şan ile şöhret ve mal ile mülktür ..!



Mevki- makamda yoktur gözümüz ..



Nefsimizi öldürmüşlüğe yeminlilik ..



Sevgiye sebatta duruşumuzla ..



Açarım gönlümün kapılarını ..



Gönül imbiğimde ..


Hüzünden, sevinçler süzüp ..



Gamdan , mutluluklar dermecesine ..



Kelam ile selam ile , davetimiz, gönül iledir..


Her kim ki destur der, atarsa adımını bu alemin bedestenine..



İkirciksizliğin sükunu ve huzuruyla..



Şek ve şüpheden arınmışlığın ramıyla ...



Yürür gönül huzuruyla, divana ..



Girer oda sevginin dehlizlerine ..


Ererek gönül ve sevgi bedestenine ..



Yükümüz, aşk ,



Ödülümüz; vecdde, hazdır ...!



Ödülümüz; vecdde, hazdır ...!


Erdem YASSIBAŞ


Altınoluk / Edremit



17 / 06 / 2015



Saat ; 22_30


KENDİMİ, ÜRYANLIK TA SULARA KURBAN SUNMUŞLUĞUM DA
Salınıp, ihtirasın şalına ..

Koyulsam zamanın bağrında raksa ..

Gökte kandiller ..

Denizde yakamoz, yakamoz su ışı sa ..

Ellerim semaya açık, şalım düşmüş bedenimden ..

Üryan'lığında ruhumla ..

Yakınım ben, yakınım bir yanımla arş-ı alaya..

Öteki yanımla, sevi okyanusunun kışkırtıcı parıltılı sularında ..

Dalga, dalga patlayarak, kopan fırtına olmalara ..

Başım, gök mavisi güzelliklerde ..

Ayağım, akpacık suların tahrik'kar ışıltılarında ..

Benim, benden arınmışlığımda, koyulduğum sevi raksında ..

Geçip gidiyorum, zamanların bağrından..

Öteki alemlerin,muammalı ufkuna ..

Kaldırıp koyvermişliğimle, bedenimin ve ruhumun üryanlığında ..

Martı çığlığı senfonilerinde, mest olmuşluk la ..

Ha yakaladım, ha yakalayacağım, eminim ki..

Aşk denen o Eftelya'yı, bende eninde ,sonunda ..

Bolluk-bereket olsun diye ...

Kendimi, üryanlık ta, sulara kurban sunmuşluğum da .

Kendimi, üryanlık ta, sulara kurban sunmuşluğum da .

Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ

Altınoluk / Edremit


17 / 06 / 2015

Saat ; 01_10

16 Haziran 2015 Salı

ŞİMDİ, BAKIŞLARIN KALDI BANA YADİGAR ..!
Yarım kalan bir aşk öyküsünden fırlamışcasına , hüzünler saçardı hep bakışların..
Ara, ara dalar, saçlarına giden o zarif parmaklarınla, teller sarardın durmadan ..
İki kelamının biri aşk, diğeri gitme üstüneydi ..
Sen, hep diken üstünde idin ..
Hep muamma, hep tetikte, hep kulağın kirişte yaşardın..
Yaşamak sayılırsa hani, seninki de ?
Limoniydi aşkla aran, kaderle ise hiç suların bir araya akmamıştı ..
Anlaşılmaz duygu taarruzlarında, medcezirlerde sürüklenirdin..
Gideceğim dediğinde, hep korkardım ..
Çünkü, olur olmaz zamanlarda ve zamanların darlığında..
Kanadı kırık kuş gibi yaralıydın ..
Korunma güdüsünden mi, aşkın seni gerçeğinde bulamamışlığındanmıdır, nedir bilemem..
Böylesi ruh hallerinde,uçarılıklara kanat çırparak ....
Bir hödüğe, kör-kütük aşık olur..
Sonra, kendi kazdığın azap çukurunda..
İsyan, isyan, çığlık,çığlık debelenir dururdun ..
Kırlangıç ölümlerine vurgun dun..
''Son kez, bir sigara tüttürüp, ölüyüm der dururdun ''
Bir Kasım sabahı kapının ağzında vurulup..
Zamansızlıklarda, o bilinmez ve dönülmez alemlere uçtun ..
Adın gibi Çitlembiktin. ..
Gerçek adını hiç bilemedim ..
Ne ben sordum, nede sen söyledin..
Ketum mu ketum, yitik mi yitik tin, daima...
Bana kendini ne çok sevdirdiğini bilemeden, alıp başını..
Ünsüz,sessiz çekip gittin ..
Şimdi, bakışların kaldı bana yadigar .....
Şimdi, bakışların kaldı bana yadigar ... Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ
Altınoluk/Edremit

!6/06/2015
Saat; 22_17

KÖR-KÜTÜK SARHOŞLUKLAR DA ...,

Hüsranlarımla, elemler imi de yanı başıma almışlığımla ..

Çöreklenip kaldığım, şu kuytu odada ki ..

Bencileyin, hayat yorgunu, yıl vurgunu bu eski masada ..

Efkarımı duman, duman savurarak, loşluğa ..

Kadeh, kadeh beni içen içkilerin, mayhoş ve kekremsi kokularına karışan ..

Gözyaşlarımın eşliğinde ..

Hüzünler resitalinin kahramanlığında, ömür çürütüyor ..,

Beyhudeliklerin ağır ve hantal avaralıklarında ..

Ağır-aksak akıp giden zamanı tüketiyorum, zamanı ..

İçin, için beni yeyip-tüketen gamlar okyanusunda debelenerek ..

Yaşayan ölülüklerde, dirhem, dirhem bitişi mi hissederek ..

Ardı-arkası kesilmeyen hıçkırıklara boğulmuşluğumla ...

Vakit geçirerek, geçip gidiyorum kendimden ..

Her zamanki gibi, yine ve bir daha

Kör-kütük sarhoşluklar da ....!

Kör-kütük sarhoşluklar da ...!

Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ

Altınoluk/ Edremit

16 / 06 / 2015

Saat ; 16_28


AZDA, ÇOĞU ANLATAN BU FOTOĞRAFIM ..!
Bir bilseniz, beni bir dinleseniz ..
Kulak vere bilseniz, yüreğinizle ..
Yüreğimin, sessiz çığlıklarına ..
Ne çok kelam edilir, ne çok ..

Üstüne laf-ı güzaflıklarda ..

Ama, hangisi ve ne geri getirebilir ki , ne ?  
Benden çalınan ömrümü, yarınlarımı ve umutlarımı ...!
Onun içindir ki, sessizliğin albenili sükununda diyorum, diyeceklerimi ..
Ben sustukça, o konuşan ..

Sessizliğin diliyle, bana ses olup ...
Azda, çoğu ..
Ve ...,
Beni, benden de iyi anlatan bu fotoğrafım ...
Evrene, hayata ve sevdiklerime armağan ...
Onursuz yüzsüzlere ise, utanç yaftası olsun !
Onursuz yüzsüzlere ise, utanç yaftası olsun ! Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ
Altınoluk / Edremit
16 /B 06 / 2015
Saat;15_37
KİM SİLEBİLİR, ACILARIMI YOK ETMECESİNE, KİM ?
KİM, BENDEN BAŞKA ? Kim silebilir, acılarımı yok etmecesine, kim ? İçimde çoğalan hüzünlerde boğulan .. Gam yükü, yıl vurgunu, yaralı yüreğimin taşmışlığın da .. Vagon pencerelerini yıkayan yağmur misali .. Salkım-saçak sökün etmişliğin de, yanaklarımı ıslatan göz yaşlarımı ..
Kim, benden başka, kim ?
Kim, benden başka, kim ? Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ Altınoluk / Edremit 16 / 06 / 2015 Saat ; 15_02

OLSA BÖYLE BİR OLANAK ....  BİZDE, MUTLU MESUTLARIN MENKIBESİNİ YAZSAK ..... Olsa böylesi bir olanak ile  şansımız, ortamımız ve gönüllerimi...