20 Haziran 2016 Pazartesi


TOPRAĞA  AĞDI..

'' - Tel sarar kızım, tel sarar '', diye başlardı, o güzelim..
Sevgi dolu seslenişler,ninniler,ardı-arkası gelmeyen canım şarkılar
Şimdi, akıp geçerek yuttukça ömürleri ve güzellikleri
O delişmen zaman ırmağı ..
Sararıp solunca zamanlı-zamansız gonca ömürler..
Toprağın derinliklerine gömüldükçe, bedenler ..
Kırıldı sevinçler, yitti gülüşler
Çoğaldı, ömürlere sığmayıp, taşmacasına hüzünler ..
Ne o bukle, bukle güzel telli saçlar ..
Ne, kuzguni albenili zülüfler
Ne'de, çocuk tebessümlerini zenginleştiren ...
O, canım kestane rengi bukleler ..
Ne tel sarılan güzellikler, nede saran eller kaldı
Tel sarılan nice güzellikler, toprağa ağdı ..
Mutluluklar, ya bitti kökten yada,yarım-yamalak,kırık-dökük ..
Hatta, hüzünlere bulanmış lığında kaldı ..!
Yıllar ve zaman acımasızca oynayınca oyununu
Olan..
Tel sarılanlarla, tel saranlara oldu ..!
Tel sarılanlarla, tel saranlara oldu ..!



Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ

Friedrichshafen/ Almanya

20/06/2016

13_47


ATTE Mİ GİTTİN ?
Çocukken, sevdiklerimiz yitti mi ..
Ya'da, dönülmezlere,ırak ellere ..
Gurbetin, yakıp-kül eden kavurucu hasretine gitti mi ...
''ATTE GİTTİ'' denirdi, bizlere..
Kanar, avunurduk çocuksu masumiyetlerimizin pençesinde !
Büyüdükçe,ATTE GİTTİLER'in perde arkası karanlığını öğrendik, öğrenmeye elbette ..
Bedeli, yürek yangını,gönül sancısıydı bu, ATTE GİTTİ'LERİN ..
Çoğu kezde, ölümün o soğuk ve meşum gerçekliğiydi, karşımıza çıkan ..
Şimdi, sen yoksun ..
Yüreğim, yangın yeri ..
Sormalara korkuyorum ..
Yoksa, sende ATTE Mİ GİTTİN ?
ATTE Mİ GİTTİN ?
Erdem YASSIBAŞ
Frıedrıchshafen/Almanya
20/06/2016
Saat;11_32

19 Haziran 2016 Pazar


ARAMIZA GİREMEMİŞKEN, YARADAN ...

Hiç keyfim yok,çocuklar bu gün....
Getirin hele koyun şuraya bir galon DERDALAN ..
O beni tüketmeden, ben onu içip-bitirmeden ..
Bakarsınız ...
Ya,o dolar bana ..
Ya, ben düşerim, ona ..
Sirke sinekliğimle yapışakoyarım camlığında ruhuna,canlığımla ...
Ruhumun permeperişanlığında..
Açılır,saçılırım ona ..
Anlasa, anlasa..
O anlar, beni ..
Yıllardır,içimi dışıma çıkaranlığıyla ..
Getirin çocuklar ,kalmasın vebalimiz omuzlarınıza..
Bir DERDALAN galonu koyun şuraya ..
Sonra, tüyün buradan ..
Çekilin aradan ..
Görelim neylermiş hayat delen amansız Sultan. ..
O boşaldıkça,ben kusayım ruhumun hicranını ..
Elvan, elvan ..
Dillen sin, meyliğinde o, gözünü sevdiğim ,söktürsün lal dilimi..
Fersah,fersah işgal edip,talanda zapt etsin beni.
Ben kustukça, o dolsun içime.
Halleşelim, o garibim şişeyle,
Kendi usulümüzce...
El-alemin ve hatta..
Varlığı meçhul,yokluğu izahtan vareste..
Yaradanın bile aramıza girememişliğinde ...
Aramıza girememişliğinde..

Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ
Friedrichshafen /Almanya
18/06/2016
Saat:15_51


VEFA...

Geleli beş gün olmuştu kente ..
Çekmişti cebindeki para, suyunu ..
Eli bir midesine , bir cebine gidip gelmekten yorgun düşmüştü ..
Dudakları kuruyup, gözlerinin feri yitiyordu, iyiden iyiye ..
İllede gideceğim gurbete diye dayatmıştı evdeki yaşlı biçarelere .
Zulme dönmüştü hatta ısrarı iyiden ,iyiye .
Ne uyarı,ne nasihat para ediyordu gence..
Söylenenler külfet,uyarılar küfür geliyordu adeta ona ..
İşin gidişatını görünce ,uzatmayarak titrek sesiyle sürdürdüğü sohbeti
Eline bir kağıt,kulağına iki çift söz fısıldayıp susmuştu ,babacığı o son gününde..
'' -Cebinde paran olacağına ,dağarcığında sevgi,ardında vefakar dostun olsun ,'' diyerek oğluna..
Sıvazlayarak yanağını uzatmıştı gözünden,ak sakalına süzülen yaşlarla baba oğluna kağıdı..
Durdu-duramadı,etti edemedi ..
Aklından karmaşık düşünceler,gözlerinin önünde kabus dolu siluetler belirdi adamın.
Derken birden cebindeki kağıdı kavradı parmakları ..
Aldı, bezgin ve mecalsiz'lik le onu ..
Yanaştırdı,solgunluklara esir olan yüzüne,feri sönmüş gözlerine
..''Oğul para bırakamasam da,onurlu isim ve yürekten dostlar miras bıraktım bu yaşlı ömrümle, sana..
Verdiğim ismi ara.....
Başın düştüyse dara..'' diye yazıyordu..
O, ufacık, ak kağıtta, oğluna, baba..
Öptü adam, baba kağıdını usulca..
Ve, bulmak üzere babasının arkadaşını, koyuldu yola ..
Gülümseyen bir çift göz selamlamıştı onu, vardığı hane kapısında ..
Daha açmadan ağzını,baba yadigarı sarıldı sıkıca ona ..
Birden içinde bir rüzgar esti ..
Ve dudakları aralandı ...
''Babam'', diyebildi adam ..
''-Koy beni onun yerine .'',diyerek sarıldı bir kez daha baba dostu ona.
Fırsat bulamamıştı ki, hayat öyküsünü ve meramını anlatmaya ona..
Buyur etti ev sahibi onu, sofraya ,üstelikte baş köşeye..
Yenilip,içildiğinde ,dostluk ve sevgi sergen olmuştu masaya..
Ve,vefa dal-budak-çiçek açmıştı adeta sofra da ve oda da..
Şimdi, yıllar sonra duvardaki çerçevede duran kağıda baktı yaşlı bir çift göz,saygıyla ..
Anılarda, yıllar öncesi güzelliği bir daha yaşamışlığın da
Ve, başladı gözlerinden yaşlar süzülüp ,akmaya.
Yıllar geçtikçe şarap misali demlenip ,olgunlaşan haliyle ..
Uzandığı anılar deryasında ..
Bulduğu inci-mercan güzellikleri, yeniden şadetmişti onu sonunda..
Vefa,İstanbul'da sıradan eski bir semt adı olmamıştı ve olmayacaktı da asla, ona....
Asla, ona..!

Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ
Friedrichshafen /Almanya
18/06/2016
Saat:20-35


KOYMA 

Kağıttan minik bir gemidir, yüreğim ..
Salıyorum okyanusuna aşkla ve tutkuyla ..
Bilirim ki, kucak açacaksın ona, bağrın da, kuytularında, koylarında,
Esirgeyeceksin kasırgalardan ..
Örselenmemesi için, sarıp-sarmalayacaksın onu, aşkla ..
Unutma, gemim sularında
Ömrüm,ömründe ..
Sar beni, sar sıkıca ..
Bedenimde, canımda, ruhumda sende kalmacasına ..
Koyma beni kasırgalara ...!
Koyma ...

Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ
Friedrichshafen /Almanya
19/06/2016
Saat:15_55


HADİ , ATLA GEL..

Yüzüm, hazanda yol alan vagon pencereleri misali ..
Renklerin raksına sahne olur. 
Her an girer, renkten renge ..
Aşka ve hüzünlere ...
Ebruli sevinçlere,bilinmezliklere yürek ve ömür bilemişliğimle ..
Ömür ve gönül kompartınamda sana da yer olmuşluğunda ..
Haydi, atla gel, katıl aşk kervanına ...!
Haydi, atla gel, katıl aşk kervanına ...!

Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ
Friedrichshafen/Almanya
19/06/2016
Saat:16_45


ÖMRÜN OLACAK, ÖMRÜMDE..

'' -Koyup götür beni koynuna ..
Ömründe ,ömrüm olsun .''
Dedin ..
Şimdi yıllar sonra ..
Hala, o yaşında..
Koynumdasın, ömrümde 'sin hala mı ,hala..
Ve, ömrün olacak ömrümde
Ömrün var olacak, ömrümde.

Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ
Friedrichshafen /Almanya
18/06/2016
Saat:16_06


18 Haziran 2016 Cumartesi


BARİ...

Uykusuz ve yorgun bir sabahçı kahvesine gireyim ...
Varsın,kirli-paslı ve hatta kül tablası ağzına kadar izmarit dolu olsun ..
Bencileyin, nice kahırlı ömrün konup-göçtüğü bir tahta sandalyeye ilişip,
Kırık-dökük bir masaya tüneyim ..
Varsın göz-gözü görmez olsun, kesif nefes ve cigara dumanından ..
Kapanı versin gözlerim, öylece-oracıkta ..
Geçivermişliğimle, kendimden ..
Sessiz-sedasız göçüvermişliğimi, kimseciklerin bilmemişliğinde ..!
Garson yada ben gibi tüneksiz bir garip eli, dürtünce bedenimi ..
Yığılıvereyim, devrilen sandalyenin kuru tıkırtısında..
Yağlı kara, zeminine kahvenin ..
''-AYYY desin'' irkilsin dürten kişi ..
Onun panikli sesi uyarsın içerideki garipleri ..
İşte o, vakit..
Yaşarken farkımda olmadıkları, beni ..
Bari,ölümümde fark etmiş olsunlar, böylece ...!
Bari, ölümümde fark etmiş olsunlar, böylece ...!

Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ

Friedrichshafen /Almanya

18/06 /2016

Saat:02_20


NASIL DA .
Yorgunluğum,uykum ve rızkım..
Nasılda toplanıvermişler ,bir araya..
Şu küçücük gövdemde, perişan ömrümde.
Perişan ömrüm de.

Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ
Friedrichshafen /Almanya
18/06/2016
Saat:03_04

GÖZ BEBEKLERİNDE SAKLIDIR, KORKULARIN ....!

  İmrentiyi, tiksintiye , zoru, kolaya, kolayı, zora, oluru, olmaza, olanaklıyı, olanaksız, sevgiyi, nefrete döndüren ...... Hükmeden ve boy...