19 Temmuz 2016 Salı


Ruhunuzun huzurunu çalmaya dadanan karanlık unsurları ve dost görünen riyakarları , gerektiği anda yaşamınızdan kovmaz'sanız , ileride mutsuzluktan dem vurup, karamsarlıklardan şikayete hakkınız olmaz.

Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ


SIĞLIĞIMDA YİTİŞİM

Önce bakışlarındaki sevinç,gülüş güzelliği ..
Beraberinde , gözlerindeki fer ve içtenlikli masumiyet ..
Sonra, aklın..
Kokun..
Ve..
Nihayetinde, sen gittin ..
Sırra kadem basmacasına ..
Taksit, tasit yok oluşlarının ardından ...
Kopacak kıyameti anlayamamışlığımla, ben ..
Hatta, gözümün önünde ...
İçin, için ölümü içerek yanışlar da tüketen mumluğunu fark edemeyerek ..
Gerçekliğinde ve kendi gerçeğindeki sana, değil
Hep aklımda ve kendimce var ettiğim sana,kör-kütük bağlılığım da ..
Gidişini göremeyecek kadar senden uzak,senden kopuk ..
Seni, kendi yalnızlığına ve tükenmişliğine tutsak kılmışım ..
Bağışlayamadığım sen ve gidişin değil ..
Seni yeyip-tüketen,
Sığlığımda yitişim...!
Sığlığımda yitişim...!

Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ

Friedrichshafen/Almanya

18/07/2016

Saat:14_00


AŞKA DAİR GÜZELLİKLER YARATMACASINA 

Senki, erguvan güzelliğisin ..
Ilgıt, ılgıt esintilerle dolarsın içime..
Sen çoğaldıkça, içimde ..
Efkar,sıkıntı ve karanlığın izleri silinip, yok olur,
Düş güzelliğinden ,dokunduğum yürek ,beden canlılığına döndün gün be gün .
Seninle keşfettim, aşk denen o güzel alemi ..
Alemlerden, alemlere uzandım seninle ..
Sen duruluğun, güzelliğin ..
Ve, beni mest eden gizemin adısın..
Sen aşksın ..
Erguvan kokularında beni, tepeden tırnağa saran ..
Seni kuşanmak ....
Karanlıklar imparatorluğunu, yerle yeksan etmecesine feth ediştir..
Senlelik keşiflerde yitiş, her yitişte, yeniden doğuştur ..
Koku,koku .....
Tıpkı .....
Erguvanların her yıl yeniden çiçeğe .....
Ve, o baş döndürücü kokulara belenişi..
Uyanışı ve aşkı varkılışıdır..
Gel erguvan kokulum,gecenin içinden...
Esinti,esinti,koku ,koku..
Aşkla,aşka vatanlıklarda .....
Çıkta gel,aşkla,aşka dair güzellikler yaratmacasına ..!
Aşka dair güzellikler yaratmacasına !

Erdem YASSIBAŞ


SAYENDE 

Sayende ...,
Her gece azap ummanlarında, yutuluyor..
Yaşayan ölülüğümde ..
Yitiriyorum, içimdeki güzellikleri ..
Petrol bataklığında kamışlaşan, güzelim yosunlara döndüm ..
Onlar, nasıl çalılaşmışsa ....
Bende ..
İhanet ve sevgisizlikten, okyanusta savrulan kütüğe döndüm .
Sayende ;
Her sabah bir başka coğrafyanın kumsalında ..
Her yanım hurdahaşlıklarda savrulu buluyorum, kendimi
Kah kumsala,kah kayalara dağılıyorum sızı sızı ıslaklıklarda ..
İçimin kan ağlamışlığına, dalgaların tanıklığında !
Dalgaların tanıklığında !

Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ

Friedrichshafen/ ALMANYA

18/07/2016

Saat:23_44

14 Temmuz 2016 Perşembe



MARTILARDA DİLLENİR .....

Rıhtımda el sallayıp, ağlayan o, küçük kızdım ...
Farkedilmeyen ,gözden ıraklığımda, gönlünede ırak olandım ..
Kaç mevsim, kaç fırtına yaşadı şu ömrüm ve ruhum ..
Hayatın acımasız kamçılarında pekişti, bedenim ve ruhum acılara..
Her bir şeyi unuttum, unutmaya da ..
Gel gör ki sen Yalı Çapkını, esrarengiz bıçkını unutamadım !
Bir kez dönüp baksan,tebessümünle silecektin kirpik uçlarıma tüneyen yaşları
Ne sen, dönüp baktın..
Nede uzanıp, göz yaşlarımı sildin..
Şimdi o, yaşlar ve yaşım, iyiden iyiye olgunlaştı..
Gözlerimin kökü sarardı,yüreğim soldu ışığı söndü..
Aşka denilen o ilk terennüm , ruhuma hicran ..
İçime, kanayan yara oldu ..
Ne zaman rıhtıma insem..
Ben boynu bükük,sen uçarı yalı çapkını
Vedalaşırız hala sessizce,derinden
Ve,kimseciklerin bilmemişliğinde,fark etmemişliğinde ..
Sevdayı dalgalara,acımı ufuklara,aşkımı martı çığlıklarına saçtım..
O gün,bu gündür..
Martılarda dillenir, gamlar otağı sessiz yüreğimin, hicran çığlıkları !
Hicran çığlıkları ..!

Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ

Friedrichshafen /Almanya

14/07/2016

Saat:18_31


ELEMLE...

Çocuklar telef oluyorlar kahpece ölümlerde
Çocuk parkları,atlı karıncalarıyla ...
Çocuk yüzlerini, sevinçlerini görememenin kederiyle..
Suratlarını döküyor, bir akşam üstü elemle ..
Bir akşam üstü elemle !

Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ

Friedrichshafen /Almanya

14/07/2016

Saat:14_35


SEN GÜLDÜKÇE EVRENE...


Sadece hisset,içinde yağsın duru yağmurlar ..
Süpürüp,arındırsın seni ..
Güneşi öpmelere yolculuğun..
Üç şey al ömrüne ve yüreğine
Sevgi,umut ve hoş görü ..
Yoldaşın yaşama sevinci ..
Kılavuzun düşlerin olsun, birde ..
Aç ellerini, çevir başını gök yüzüne ..
Öpsün seni güneş,bulut,mavilik ve yağmur güzellikleri sevgiyle..
Sevmelere ,kendini sevmekle başla önce..
Hoş görüyle,tebessüm et evrene..
Sen güldükçe evrene..
Evrende tebessüm edecektir sana , içtenlikle ..!
Evrende tebessüm edecektir sana , içtenlikle ..!



Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ

Friedrichshafen/ Almanya

14/07/2016

Saat:09_42




DER  GEÇERİM..

Sarma beni başına,gel sarma..
Al başını git, durduk yerde,bela yapma beni 
Üstelik ebrulisi bol püsküllüsünden ,başına..
Ağır gelir sana,ağır gelir ömrümün öyküsü ..
Taşıyamazsın,dizlerinin bağı tez çözülür be çocuk ..
Daha üstelik civan çağındasın,bıyıkların bile tellememiş ..
Bebe yüzünün masumiyet ışıltısı sönmemiş ..
Zordur,Zöhrenin ağır roman hayatına yoldaşlık,paydaşlık ..
Dahası,kadın kadının kurdu ve düşmanıdır nevinden
İlkin anan durur karşına ..
'' - Dul karı girmez, yiğidimin koynuna'' der,karşı çıkar sana..
Üstelik dahasını duymadan ..
Birde bilseler ki ,benim yitiklik efsanesi ömür öykümüm karanlığını..
Hepten ,bağrışmalara koyulurlar,
Ömrü billah, olmaz vallah - billah, o zaman bizim birliğimiz..
Olacağı varsa da olmaz, be yiğidim..
Gel,en iyisi ilişme, bu bahtı karaya ..
Tak sepeti koluna, git kendi yoluna..
Gönül koymam, korkma sana..
Alışkınımdır hani ya, böylesi içler acılıklarına ..
Adımın çıkmışlığın da dokuza..
Damgalı eşekten de beter hallere kul olmuşluğum da..
Git be yiğidim, başın buram buram yel ..
Ayağın fersah fersah göl ..
Ömrün bereket ve nur olsun ..
Bir gün dersin,sensin sebebim diye..
Sebebin ben olmadan ..
Girmeden kanına ,sende girme kanıma..
Taş basarım yüreğime,mühürler vururum leblerime,dilime
Közünde yansam da sevdanın..
Bir cigara yakar,o malum şarkıyı tuttururum.
'' - Kendim ettim,kendim buldum, '', der geçerim..!
'' - Kendim ettim,kendim buldum, '', der geçerim..!

Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ

Friedrichshafen / Almanya

12/07/2016 

Saat:07_55M..


DUYUN ....

Kaçınızın özü bay verir, vicdanı kaldırır halimi ?
Kendine insanım diyen, hanginizin sızlamaz yüreği ?
Kaçınız , yerimde olmak ister ?
Deyin bana ?
Bu zulmü, hanginiz çeker ,
Ağuları yerime hanginiz içer ?
Sessiz çığlıklarımı, neden duymamakta ısrar edersiniz ki, o zaman ?
Riyalar bataklığında ..
İnkarlar balçığın da debelenmeler de ..
Deve kuşlukların da, neden ömür tüketirsiniz o zaman ?
Felaket kapınızı çalıp..
Ateş hanenize düştüğünde, bela başınıza geldiğinde mi çıkacak sesleriniz ?
Yükselecek tepkileriniz ..!
Yeter dur demeler'iniz ..!
Bilin ki ,o zaman, çoktan geçmiş olacak iş, işten ..!
Gelin, en iyisi mi ..
Biri, sizlere anlatsın..
Dinleyin, sarı öküzün öyküsünü .
Hazmederek, dinleyin..
Düşünün,sorgulayın ..
İnsan olduğunuzu anımsadığınızda, duyun benim sessiz çığlığımı !
İnsan olduğunuzu anımsadığınızda, duyun benim sessiz çığlığımı !



Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ

Friedrichshafen / Almanya

13/07/2016

Saat:10_45

GÖZ BEBEKLERİNDE SAKLIDIR, KORKULARIN ....!

  İmrentiyi, tiksintiye , zoru, kolaya, kolayı, zora, oluru, olmaza, olanaklıyı, olanaksız, sevgiyi, nefrete döndüren ...... Hükmeden ve boy...