KORKUYA VE İHTİRASA YENİK GECE DE …
AŞK ……..
Korkunun, aşkın, hazzın ve ölümün ……
Adres sorup, neden aramamış lığın da ….
Umarsız sevgilerin, aşka davet çıkartmış lığında …
Sınır, kural, yasak tanımamış lığın da, günahı-sevabı takmamış lığında ….
İsteriye belenmiş bedenlerin çıra gibi alev, alev yanmış lığında ….
Hazzın doruğunda, sarı-sıcak ateşli soluklar öperken, kendinden geçmişlikle …..
Işıltı, ışıltı, ay ışığı güzelliğinde …..
Korkuya ve ihtirasa yenik gece de …..
Sarıp, sarmalamış lığında, aşk kutsadı, bedenleri …..!
Aşk kutsadı, bedenleri …..!
Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ / İSYANİ
Immenstaad / Friedrichshafen / Almanya
24 / 02 / 2020
Saat ; 20_30
24 Şubat 2020 Pazartesi
İÇE İŞLEYEN,
KIŞKIRTICI LAVANTA KOKULARI, HALA ……?
Ağır, iri,
ürkütücü gölgelerin raksında dalga, dalga çoğalan korku girdaplarında,
yutulduğum ….
Geceye ve
ruhuma kamçı gibi inen, iliklerime işleyen rüzgar uğultuların da …
Ruhların,
masumiyetleri soyunup, ateşli, günahları giyindiği gecelerde ….
İçe işleyen,
kışkırtıcı lavanta kokuları, hala, öper mi geceyi ve ihtirasa kesmiş, üryan
bedenleri ?
Hala, öper
mi geceyi ve ihtirasa kesmiş, üryan bedenleri ?
Mualla
SEZGÖR YASSIBAŞ / İSYANİ
Immenstaad /
Friedrichshafen / Almanya
24 / 02 /
2020
Saat; 19_53
DERİNCE
PİLAKİSİ GİBİ ....!
Efkarlı bir
akşam üstünün çakır keyfiliğin de …
Kırlangıç
telaşıyla ilişip, diz çökülen sofradan…
Burcu, burcu
yükselir sevgi ...
Tıpkı, bir
yanı iyot, iyot Ege ....
Beri yanı ,
tüm alaturkalığı ve albenisiyle içe işleyip, ruha aşk, aşk nakşolan ...
Marmara
mavisi güzelliğine kesen, Derince Pilakisi gibi ...
Derince
pilakisi gibi ...
Mualla
SEZGÖR YASSIBAŞ/İSYANİ
Immenstaad/
Friedrichshafen /Almanya
24/02/2020
Saat ; 01_27
23 Şubat 2020 Pazar
KOYUNLARDA BESLENEN, YILAN ...!
Parmağım, kör gözüne inat ve duyarsızlıkların da….
Talan oldu- olalı, yüreğin, özün ve insanın sevgi bedesteni ...
Unutulalı sevginin şifacılığıyla, panzehirli ği ...
Esirgeneli birbirinden şefkat, hoş görü ve anlayış ..
Lime, lime olalı ruhlar, sevgisizliğin ve riyanın bizar lığın da …
Yüreğe kelepçe, dile kilit, dudağa mühür, vurula, vurula ...
Kini-nefreti, ihaneti büyüttü ömür de , ruhta insan ...
Özgürlüğü gasplar da, düşünceyi esarette, nesilleri katletmede kıra, kıra, insanlığın özünü…
Göze, göze kaynağını, can suyunun pınarını kuruttu ..
Bastığı dalı kırdı, nesline ve kendi ayağına kurşun sıktı, sureti insan, fıtratı hilkat garibesi ucube güruh ...
Soydu-soğana çevirdi talanlar da tarumar etti insanlığı ,insan kılıklı ucube hilkat garibeleri ..
İnsan geçinen eciş-bücüş ucube insancık kılıklı şeytan artıkları, bulandırdı suları, kararttı ufukları ..
Sözüm ona insanlığa hizmet diye, diye kazdı, kazıdı insanın bastığı toprağı ...
Kurdu kurt kapanını ayakların altına, aldatarak kulu yaradan la düşürüp birbirine kırdırdı insanı, dinin,softalığa ve yobazlığa çanak tutan, hor ve kör karanlığında ..
İnsan evlatlarının omzundan tüfek sıka, sıka- yara bere etti omuzları dara gerdi insanı, insanlığı , vicdanı ...
Biri yaptı, biri bozdu ondandır ki insanlık, ne döl nede düzen tuttu ..
Sevgisizlik çorağın da çoğalan yılan – çiyan garibanın, canını, iliğini kuruttu ..
Ezenin ezdiği yanına kar, ezilenin azabıyla yarası .....
Ömrüne, geleceğine musallat iflahsız, dermansız dert, ruhuna kasvet,
Gamda, yasta darlanan gönlüne, göynümüşlükler de için, için, çürüyüş oldu ...
Kula, kulluk yol, el-pençe divanlı hal, içinde, hal oldu ..
Daldıkça balçığa,bataklığa insanla, insanlık ..
Kendine uzanan ellere, umudu ve kurtuluşu sunuşuna aldırmadan ...
Ölüm ve illet saçan kemlikler de, cana kasteden, illet oldu ...
Saçıla,saçıla nefret,ihanet, korku ....
Dağlara tüneyen eşkıya, evlere çöken kasvet, virane yurtta, ötüşen baykuş oldu ..
Göz göre, göre, nankörlük ve soysuzluklar da ..
Kiminde ilah, kiminde şeytan, çoğunda, soyuna düşman kesildi ...
İnsana has karakteriyle, vicdanını, nedamet, haysiyet ve ferasetini yitiren bu eblekler sürüsü ...
Kendine akrepliğinde soktu,zehirledi, öldürdü soyunu,neslini,kararttı geleceğini ..
Döktüğü timsah göz yaşlarıyla,riya selinde boğulmayı, çekerek sineye ..
Yine yaptı, yapacağını, sergen etti soysuzluk la, cibilliyetsiz liğini ...
Döndü yüzünü ihanete,sırtını insanlığa, koyuldu engerekliklerde anaçlığa ..
Süyüm,süyüm süyülerek, zehirler kattı insanın sütüne,suyuna,soyuna-sopun a ...
Beslenerek insan kanından,ekmek doğrayıp içti, beslendi bundan..
Semirildikçe ihanete, azdıkça caniliğe, soyunup,koyuldu ..
Sonunda, insanın ve insanlığın, katline fermanlarda ..
Ali kıran, baş kesenlikler de dur durak bilmeyen, azman mı azman, cellat başı olup çıktı ......
Koyunlarda beslenen, yılan ...!
Koyunlarda beslenen, yılan ...!
Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ / İSYANİ
Ereğli / Konya
19 / 05 / 2018
Saat; 12_56
Parmağım, kör gözüne inat ve duyarsızlıkların da….
Talan oldu- olalı, yüreğin, özün ve insanın sevgi bedesteni ...
Unutulalı sevginin şifacılığıyla, panzehirli ği ...
Esirgeneli birbirinden şefkat, hoş görü ve anlayış ..
Lime, lime olalı ruhlar, sevgisizliğin ve riyanın bizar lığın da …
Yüreğe kelepçe, dile kilit, dudağa mühür, vurula, vurula ...
Kini-nefreti, ihaneti büyüttü ömür de , ruhta insan ...
Özgürlüğü gasplar da, düşünceyi esarette, nesilleri katletmede kıra, kıra, insanlığın özünü…
Göze, göze kaynağını, can suyunun pınarını kuruttu ..
Bastığı dalı kırdı, nesline ve kendi ayağına kurşun sıktı, sureti insan, fıtratı hilkat garibesi ucube güruh ...
Soydu-soğana çevirdi talanlar da tarumar etti insanlığı ,insan kılıklı ucube hilkat garibeleri ..
İnsan geçinen eciş-bücüş ucube insancık kılıklı şeytan artıkları, bulandırdı suları, kararttı ufukları ..
Sözüm ona insanlığa hizmet diye, diye kazdı, kazıdı insanın bastığı toprağı ...
Kurdu kurt kapanını ayakların altına, aldatarak kulu yaradan la düşürüp birbirine kırdırdı insanı, dinin,softalığa ve yobazlığa çanak tutan, hor ve kör karanlığında ..
İnsan evlatlarının omzundan tüfek sıka, sıka- yara bere etti omuzları dara gerdi insanı, insanlığı , vicdanı ...
Biri yaptı, biri bozdu ondandır ki insanlık, ne döl nede düzen tuttu ..
Sevgisizlik çorağın da çoğalan yılan – çiyan garibanın, canını, iliğini kuruttu ..
Ezenin ezdiği yanına kar, ezilenin azabıyla yarası .....
Ömrüne, geleceğine musallat iflahsız, dermansız dert, ruhuna kasvet,
Gamda, yasta darlanan gönlüne, göynümüşlükler de için, için, çürüyüş oldu ...
Kula, kulluk yol, el-pençe divanlı hal, içinde, hal oldu ..
Daldıkça balçığa,bataklığa insanla, insanlık ..
Kendine uzanan ellere, umudu ve kurtuluşu sunuşuna aldırmadan ...
Ölüm ve illet saçan kemlikler de, cana kasteden, illet oldu ...
Saçıla,saçıla nefret,ihanet, korku ....
Dağlara tüneyen eşkıya, evlere çöken kasvet, virane yurtta, ötüşen baykuş oldu ..
Göz göre, göre, nankörlük ve soysuzluklar da ..
Kiminde ilah, kiminde şeytan, çoğunda, soyuna düşman kesildi ...
İnsana has karakteriyle, vicdanını, nedamet, haysiyet ve ferasetini yitiren bu eblekler sürüsü ...
Kendine akrepliğinde soktu,zehirledi, öldürdü soyunu,neslini,kararttı geleceğini ..
Döktüğü timsah göz yaşlarıyla,riya selinde boğulmayı, çekerek sineye ..
Yine yaptı, yapacağını, sergen etti soysuzluk la, cibilliyetsiz liğini ...
Döndü yüzünü ihanete,sırtını insanlığa, koyuldu engerekliklerde anaçlığa ..
Süyüm,süyüm süyülerek, zehirler kattı insanın sütüne,suyuna,soyuna-sopun
Beslenerek insan kanından,ekmek doğrayıp içti, beslendi bundan..
Semirildikçe ihanete, azdıkça caniliğe, soyunup,koyuldu ..
Sonunda, insanın ve insanlığın, katline fermanlarda ..
Ali kıran, baş kesenlikler de dur durak bilmeyen, azman mı azman, cellat başı olup çıktı ......
Koyunlarda beslenen, yılan ...!
Koyunlarda beslenen, yılan ...!
Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ / İSYANİ
Ereğli / Konya
19 / 05 / 2018
Saat; 12_56
KASIRGAM ....,
Korkularımdan taşanları derle'sem
Yitip, boğulacağım umman olur ...
Sevdalara ait yaşadıklarımla, düşlerimi desem ..
Kutsal,kadim kitaplara sığmayan destan olur ..
Aşk ve ömür zincirimi toplasam,kainatı defalarca sarıp-sarmalayan kuşak ..
Bedenime dola'sam,çözülmeyen prangalar olur ..
Koynuna girsem göğündeki yıldız ..
Düşlerine ağsam, göz bebeklerinden taşan göz yaşı ..
Yüreğine dolsam, taş'sam derya-deniz olurum ..
Dünümde ki korku,yarınım da ki umut, fikrimde çoğalan inceden ,inceye uzayan asma gül kesilirim ..
Bir yanım sen, öte yarın ben olsam ..
Senden asla kopamayan etle -tırnak olur, çıkarım ..
Sevdaysa eğer, tüm bunların adı ..
Okudukça,okunacak bitmeyen destan olurum ..
Ne Manas, nede İlyada ile Odesa yarışa durur benimle ..
Ufkum sen, sınırım sen olmuşluğum da ..
Ömrüne sergen atlas,fethetmeye kalksan ..
Soluksuz at koşturduğun ..
Burçlarına bayrak dikmelerde helak olduğun ..
Zapt edemediğin ülkeliğim le,seni yutarım bağrımda ..
İçine sığamadığım dünyada,içime sığdırdığım canlığın ve ömürlüğünle ..
Hayatına hayat, ömrüne, ömür ..
Eriştiğin, kutladığın zafer olurum ..
Gönlünce kutsayıp ,esrikleştiğin aşk olurum ...
Korkularımdan taşanları, dersem ..
Sürülüp-savrulduğum kasırgam olursun,kasırgam ..
Kasırgam ...!
Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ
Ereğli /KONYA
12/03/2018
Saat; 09_34
Korkularımdan taşanları derle'sem
Yitip, boğulacağım umman olur ...
Sevdalara ait yaşadıklarımla, düşlerimi desem ..
Kutsal,kadim kitaplara sığmayan destan olur ..
Aşk ve ömür zincirimi toplasam,kainatı defalarca sarıp-sarmalayan kuşak ..
Bedenime dola'sam,çözülmeyen prangalar olur ..
Koynuna girsem göğündeki yıldız ..
Düşlerine ağsam, göz bebeklerinden taşan göz yaşı ..
Yüreğine dolsam, taş'sam derya-deniz olurum ..
Dünümde ki korku,yarınım da ki umut, fikrimde çoğalan inceden ,inceye uzayan asma gül kesilirim ..
Bir yanım sen, öte yarın ben olsam ..
Senden asla kopamayan etle -tırnak olur, çıkarım ..
Sevdaysa eğer, tüm bunların adı ..
Okudukça,okunacak bitmeyen destan olurum ..
Ne Manas, nede İlyada ile Odesa yarışa durur benimle ..
Ufkum sen, sınırım sen olmuşluğum da ..
Ömrüne sergen atlas,fethetmeye kalksan ..
Soluksuz at koşturduğun ..
Burçlarına bayrak dikmelerde helak olduğun ..
Zapt edemediğin ülkeliğim le,seni yutarım bağrımda ..
İçine sığamadığım dünyada,içime sığdırdığım canlığın ve ömürlüğünle ..
Hayatına hayat, ömrüne, ömür ..
Eriştiğin, kutladığın zafer olurum ..
Gönlünce kutsayıp ,esrikleştiğin aşk olurum ...
Korkularımdan taşanları, dersem ..
Sürülüp-savrulduğum kasırgam olursun,kasırgam ..
Kasırgam ...!
Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ
Ereğli /KONYA
12/03/2018
Saat; 09_34
Hayatın hesabı ve faturası,sizin hesabınıza uymazsa adisyonu en ağırından ödeyenin siz olacağınızı hiç unutmazsanız. ......,
Mutluluk ve mutsuzluk makasını açmadan yaşamayı keşfedip, başarabilirsiniz .
Karamsarlığın ve kötümserliğin kalıcı izleri, sizin seçiminizde etkili ve belirleyici olur.
Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ
10/03/2018
Mutluluk ve mutsuzluk makasını açmadan yaşamayı keşfedip, başarabilirsiniz .
Karamsarlığın ve kötümserliğin kalıcı izleri, sizin seçiminizde etkili ve belirleyici olur.
Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ
10/03/2018
NEDEN ….,
Neden bebeğimin gözlerini kapatıyorum biliyor musunuz?
Kirlenip, bozulmasın ve gördüklerimden duyduğum azabı yaşamasın diye ..
Gözlerimi kirlettiniz, yüreğimi tarumar edip, yarınımı çalarak ..
Kararttınız yarınlarımı, gülmelere hasret bıraktınız yüreğimi, gözlerimi ..
Hala soracak mısınız, bebemin gözlerini neden kapattığımı ?
Bebemin gözlerini neden kapattığımı ?
Neden ?
Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ
Ereğli / Konya
02 / 03 / 2018
Saat ; 20_02
Neden bebeğimin gözlerini kapatıyorum biliyor musunuz?
Kirlenip, bozulmasın ve gördüklerimden duyduğum azabı yaşamasın diye ..
Gözlerimi kirlettiniz, yüreğimi tarumar edip, yarınımı çalarak ..
Kararttınız yarınlarımı, gülmelere hasret bıraktınız yüreğimi, gözlerimi ..
Hala soracak mısınız, bebemin gözlerini neden kapattığımı ?
Bebemin gözlerini neden kapattığımı ?
Neden ?
Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ
Ereğli / Konya
02 / 03 / 2018
Saat ; 20_02
MUTLULUĞU ISKALADIK ….
Nedense bilmem ..
Çözemediğim bir alingirlilikler demetinde yuvarlanıp gitmişlik le ..
Hiç uymadı hayatın, senin ve benim hesabımız ..
uyumu zaten beklemek fazlaca safdillik olurdu böyleliğin de ..
Sen savruk ve başına buyruk ..
Sana göre, ben fazlaca netameli,sinameki, takıntılıydım ..
Üstelik yine sence hayat sana adil,sevecen ve cömert değildi, asla ..
Bana kalırsan da, fazlalık ve gereksizlik le bir iş ve cinsel depreşi hatası sonu eskaza doğan ..
Hayata ve ilişkilere , hatta kabına bile sığamayan zıpçıktının tekiydin ...
Hayata dair beklentilerin çok yüksek olduğundan sık sık uyuşmazlıklarda, mutsuzluk çarklarının dönmesiyse sana hayatın ekstrasıydı ..
Bana göre hayat ve zamansa aslında bitmeyen hengame,hesaplaşma döngüsü ...
Zerzevat'lara,hak eden insan evlatlarından daha hoş görülü çözülmeyen bir devrik sistem silsilesiydi ..
Başkasına nimet, bana nanik ve külfet, sanaysa gereğinden çok, olanak ve toleras sunandı ..
Görüleceği gibi ...
Ne sen hayata nede bana ...
Hatta kendine bile gerekli önemi ve değeri verememişliğin de hayatı,aşkı ve beni ıskalayan dın ..
Bu aşk denen herze bizler gibi yarınsızların yiyeceği halt, altından kalkacağı yük değildi ..
Ama dilimize pelesenk etmecesine dolanmıştı aşk,mutluluk ve tutku ..
O dönencede önce mora, sonra çivit mavisine kesti ilişkimiz ..
Bizim piç'imiz,ilişkimizin çıfıtı, hayatın suyu çıkmıştı, eni-konu sonunda ..
İşte böylesi uyuşmazlıkta, yazık ettik ve kazık atıp,kazık yedik oldum olası birbirimizden ..
Bize bir günah keçisi lazımdı evren,zaman ve hayat bu konuda çok mu çok hatta olağanüstü cömertti bize ..
Birbirimize yönelttikçe bencilliğimizi ..
Sıkışık aç kedi gibi fırladı gitti, aramızdan aşk ..
Hayat, bildiğini yapan safralı cadı kazanı ..
Ben, iflah olmaz, baltalara sap olamayandım ..
Gün geldi ..
Bir baktım ki, savrulmuşuz hayat denen bu atlasın bağrında ...
Hasılı suyun da,lafında başına dönünce, ayan-beyan görüp anladığım..
Tek bildiğim gerçeğim ..
Senin,benim ve hayatın hesabı hiç mi hiç örtüşmedi, be güzelim ..
Kesişmelerimiz ,kesintili sevincik deliliklerin de yaşanan hezeyanlı cinnet halleriydi ..
Yine yanıldık, aşk sandık ..
Hem hayatı, hem ömürlerimizi, hem de mutluluğu ıskaladık ..
Mutluluğu ıskaladık ..
Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ
Ereğli / KONYA
03/03/2018
Saat ; 14_01
Nedense bilmem ..
Çözemediğim bir alingirlilikler demetinde yuvarlanıp gitmişlik le ..
Hiç uymadı hayatın, senin ve benim hesabımız ..
uyumu zaten beklemek fazlaca safdillik olurdu böyleliğin de ..
Sen savruk ve başına buyruk ..
Sana göre, ben fazlaca netameli,sinameki, takıntılıydım ..
Üstelik yine sence hayat sana adil,sevecen ve cömert değildi, asla ..
Bana kalırsan da, fazlalık ve gereksizlik le bir iş ve cinsel depreşi hatası sonu eskaza doğan ..
Hayata ve ilişkilere , hatta kabına bile sığamayan zıpçıktının tekiydin ...
Hayata dair beklentilerin çok yüksek olduğundan sık sık uyuşmazlıklarda, mutsuzluk çarklarının dönmesiyse sana hayatın ekstrasıydı ..
Bana göre hayat ve zamansa aslında bitmeyen hengame,hesaplaşma döngüsü ...
Zerzevat'lara,hak eden insan evlatlarından daha hoş görülü çözülmeyen bir devrik sistem silsilesiydi ..
Başkasına nimet, bana nanik ve külfet, sanaysa gereğinden çok, olanak ve toleras sunandı ..
Görüleceği gibi ...
Ne sen hayata nede bana ...
Hatta kendine bile gerekli önemi ve değeri verememişliğin de hayatı,aşkı ve beni ıskalayan dın ..
Bu aşk denen herze bizler gibi yarınsızların yiyeceği halt, altından kalkacağı yük değildi ..
Ama dilimize pelesenk etmecesine dolanmıştı aşk,mutluluk ve tutku ..
O dönencede önce mora, sonra çivit mavisine kesti ilişkimiz ..
Bizim piç'imiz,ilişkimizin çıfıtı, hayatın suyu çıkmıştı, eni-konu sonunda ..
İşte böylesi uyuşmazlıkta, yazık ettik ve kazık atıp,kazık yedik oldum olası birbirimizden ..
Bize bir günah keçisi lazımdı evren,zaman ve hayat bu konuda çok mu çok hatta olağanüstü cömertti bize ..
Birbirimize yönelttikçe bencilliğimizi ..
Sıkışık aç kedi gibi fırladı gitti, aramızdan aşk ..
Hayat, bildiğini yapan safralı cadı kazanı ..
Ben, iflah olmaz, baltalara sap olamayandım ..
Gün geldi ..
Bir baktım ki, savrulmuşuz hayat denen bu atlasın bağrında ...
Hasılı suyun da,lafında başına dönünce, ayan-beyan görüp anladığım..
Tek bildiğim gerçeğim ..
Senin,benim ve hayatın hesabı hiç mi hiç örtüşmedi, be güzelim ..
Kesişmelerimiz ,kesintili sevincik deliliklerin de yaşanan hezeyanlı cinnet halleriydi ..
Yine yanıldık, aşk sandık ..
Hem hayatı, hem ömürlerimizi, hem de mutluluğu ıskaladık ..
Mutluluğu ıskaladık ..
Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ
Ereğli / KONYA
03/03/2018
Saat ; 14_01
ÖLÜM TEKERLEĞİ ....,
Ölümün tekerleği bugün nerede durur der ve için, için düşünmekten alamazsın kendini ...
Hayat, seni bir düşünce ve vesvese kurdu yapıp çıkarttığında ..
Öğreniverirsin, tekerin nerede durmuş'luğunuda, duracağını da..!
O gün, hala iç işten geçmemişse eğer ....!
Hala, iş, işten geçmemişse eğer ...!
Bir bakmışsın ki ..
Ölümün tekerliği, ömrünün ve bedeninin atlasında duru vermiştir ..
O gün geldiğinde, yanıtın ve ölüm tekerinin nerede durup-durmamış lığının ...
En azından senin için, hiç mi hiç öneminin kalmamış lığında ..
O an geldiğinde ....
Ne yaparsan, yap ...
Dönemezsin asla, başa ..
Ölüm tekerliğinin yeni hayatları yok etmeye koyulmuşluğunda ...
Yok etmeye koyulmuşluğunda ..!
Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ
Ereğli / Konya-Türkiye
03 / 03 / 2018
Saat ; 00_10
Ölümün tekerleği bugün nerede durur der ve için, için düşünmekten alamazsın kendini ...
Hayat, seni bir düşünce ve vesvese kurdu yapıp çıkarttığında ..
Öğreniverirsin, tekerin nerede durmuş'luğunuda, duracağını da..!
O gün, hala iç işten geçmemişse eğer ....!
Hala, iş, işten geçmemişse eğer ...!
Bir bakmışsın ki ..
Ölümün tekerliği, ömrünün ve bedeninin atlasında duru vermiştir ..
O gün geldiğinde, yanıtın ve ölüm tekerinin nerede durup-durmamış lığının ...
En azından senin için, hiç mi hiç öneminin kalmamış lığında ..
O an geldiğinde ....
Ne yaparsan, yap ...
Dönemezsin asla, başa ..
Ölüm tekerliğinin yeni hayatları yok etmeye koyulmuşluğunda ...
Yok etmeye koyulmuşluğunda ..!
Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ
Ereğli / Konya-Türkiye
03 / 03 / 2018
Saat ; 00_10
KADINI HAKİR GÖREN....;
Der, kadını hakir gören kimi kendini bilmezler, madrabaz,ukala hadsizler, kadına ..
‘’ - Saçı uzun ,aklı kısa ..
Elinin hamuruyla, er işine karışma ..! ‘’
Bilseler ki böyle iblisler, kendini doğuran ana da,kadın aslında ..
Marifet, cinsiyette değil insanlıkla,insan gibi insan olmakta ..
İnsan ve kemalli,kadimli olmazsan eğer.
Ne yazar eril yada dişil olman, özünde ..Yoktur farkın, Kabe'ye kitap çeken, eşekten farkın .
Dün de eşek tin,bugünde eşek olacan, üstelik hep eşek oğlu eşek kalacan ..
Kadını dışlayıp, hakir gören,ona her türlü deyyusluğu mubah sayan, zındıklar ..
Bilselerdi anaları olmasa ,bu dünyaya göz açıp,ayak basamayacaklardı, asla mı asla ..
Ondandır, kork nankör le, münafıktan ..
Bela gelir hep cahille,cüheladan ..
Değildir marifet diplomada, kimi okumuş cahil, ümmiden de olur, fena …
Ondandır, İSYANİ' nin demesi …
‘’ - Diploma, cehaleti alır, eşeklik, baki kalır ….! ‘’
Bilinir ve söylenir asırlardır ..
‘’ – Kılavuzu karga olanın, burnu boktan kurtulmaz..! ‘’
Bu hadsizlik le, kadına dil uzatan, asla mı asla, onmaz.. !
Bir ülke ve bu kainat, asla kadınsız var olmaz ..
İsyanın ,direnişin,hürriyetin destanı asla kadınsız yazılmaz.!
Aksini düşünüp ,bunu öyle sanan ve sayan gerçeğin ışığına, ilmin nuruna ermez.
Hödük gelip, eşek giden beynamaz dır, beynamaz …
Böylesinden köyde, kasabada olmaz.
İnsanı arif ,arifi ,maruf kılan ilim bilim adap edeptir daima ..
Kendini bilmezden değil arif ve adam, hiçbir herze olmaz.
Unutmamalı ki,nişadır sız kapla,karaktersiz ucube, kalay tutmaz..
Anası da kadınken, kadına dil uzatan zevzek, insan sayılmaz.
Bir toplumun, ülkenin kadını, eğitimsiz ve cahilse, geleceği olmaz..
Evladı, insan yapan ananın, tadına doyum olmaz..
Tatsız-tuzsuz, yavan aştan, yemek olmaz..
İnsanlığını bilmeyen eril de, dişilde olsa, işe yaramaz..
Bal yapmayan arıdan farkı olmaz.
Aklını bozmuş belden aşağıyla ..
Gözünü dikmiş kadının uçkuruyla,apış arasına ..
Namusu sıkıştırmış, bacak arasına ..
Akılla, vicdanı yok saymışlıkla ..
Hayatı sıkıştırmış sa Vicdanla ,Cüzdan arasına ..
Ne denir böylesi utanmaz-arlanmaz, yüz karasına ?
Ondandır der, İSYANİ ..
Evlat yetiştiren, cümle atalara ..
'' - Erkek gibi kız değil ..
Kız gibi, duyarlı erkek yetiştirin, daima …
Anasına,babasına yoksa saygısı ..
İnsan,ülke onur değilse o, cühela haydut’un kaygısı ..
Başa sultan , dağa eşkıya olsa ne yazar ..?
Başa sultan, dağa eşkıya olsa ne yazar ..?
Unutmamalı ki ..
Eceli gelen köpek, cami duvarına işer …
Al bağlayıp, yatmayın eril doğurduk diye ..
Eril, insan değil ise..
Tıpkı,ürümeyi bilmedik it gibi, sürüye getirir kurt …
Ürümeyi bilmedik it gibi, sürüye getirir kurt ..''
Hakikati der acıda olsa İSYANİ, ağır ve ar gelse de sözleri ..
Dost dili susturulamaz yüreğiyle yazar, söyler hep gerçeği ..
Marifet erillik te değildir ehillik le ,insanlıkta dır ..
İnsan değilse yetişen soyunuz, kıran da telef olur, soyunuz-sopunuz ..
Cahillik ve nifakta ömür tüketirse, erilliğiyle övündüğünüz soyunuz,
Kökünüze kibrit suyunu döker sonunda o, çok övdüğünüz…
Yele-kuza , yere-göğe sığdırmadığınız, biriciğim dediğiniz, oğlunuz ..
Sözü meclisten içeridir İSYANİ'nin, her sözü ..
Kelamıyla çıkarır,oyar, kem bakan gözü ..
Gocunan kimse,alınsın üstüne dediği sözü..
Kem sözle, cibilliyetsizlik, yakışır sahibine ..
Düşünce, İSYANİ'nin diline ..
İflah olmaz o zerul ömrüyle, taş kafası ..
Değil merhem, miski amber de sürse yarasıyla, başına …
Biline ki …
Gelmedik kalmaz, öylesi kadını hakir gören …
Hadsiz, kademsiz, onursuz,uğursuz dangalağın başına..
Kadını hakir gören hadsiz, kademsiz,onursuz ,uğursuz dangalağın başına..
Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ / İSYANİ.
Ereğli /KONYA
!7/03/2018
Saat:16_45
Der, kadını hakir gören kimi kendini bilmezler, madrabaz,ukala hadsizler, kadına ..
‘’ - Saçı uzun ,aklı kısa ..
Elinin hamuruyla, er işine karışma ..! ‘’
Bilseler ki böyle iblisler, kendini doğuran ana da,kadın aslında ..
Marifet, cinsiyette değil insanlıkla,insan gibi insan olmakta ..
İnsan ve kemalli,kadimli olmazsan eğer.
Ne yazar eril yada dişil olman, özünde ..Yoktur farkın, Kabe'ye kitap çeken, eşekten farkın .
Dün de eşek tin,bugünde eşek olacan, üstelik hep eşek oğlu eşek kalacan ..
Kadını dışlayıp, hakir gören,ona her türlü deyyusluğu mubah sayan, zındıklar ..
Bilselerdi anaları olmasa ,bu dünyaya göz açıp,ayak basamayacaklardı, asla mı asla ..
Ondandır, kork nankör le, münafıktan ..
Bela gelir hep cahille,cüheladan ..
Değildir marifet diplomada, kimi okumuş cahil, ümmiden de olur, fena …
Ondandır, İSYANİ' nin demesi …
‘’ - Diploma, cehaleti alır, eşeklik, baki kalır ….! ‘’
Bilinir ve söylenir asırlardır ..
‘’ – Kılavuzu karga olanın, burnu boktan kurtulmaz..! ‘’
Bu hadsizlik le, kadına dil uzatan, asla mı asla, onmaz.. !
Bir ülke ve bu kainat, asla kadınsız var olmaz ..
İsyanın ,direnişin,hürriyetin destanı asla kadınsız yazılmaz.!
Aksini düşünüp ,bunu öyle sanan ve sayan gerçeğin ışığına, ilmin nuruna ermez.
Hödük gelip, eşek giden beynamaz dır, beynamaz …
Böylesinden köyde, kasabada olmaz.
İnsanı arif ,arifi ,maruf kılan ilim bilim adap edeptir daima ..
Kendini bilmezden değil arif ve adam, hiçbir herze olmaz.
Unutmamalı ki,nişadır sız kapla,karaktersiz ucube, kalay tutmaz..
Anası da kadınken, kadına dil uzatan zevzek, insan sayılmaz.
Bir toplumun, ülkenin kadını, eğitimsiz ve cahilse, geleceği olmaz..
Evladı, insan yapan ananın, tadına doyum olmaz..
Tatsız-tuzsuz, yavan aştan, yemek olmaz..
İnsanlığını bilmeyen eril de, dişilde olsa, işe yaramaz..
Bal yapmayan arıdan farkı olmaz.
Aklını bozmuş belden aşağıyla ..
Gözünü dikmiş kadının uçkuruyla,apış arasına ..
Namusu sıkıştırmış, bacak arasına ..
Akılla, vicdanı yok saymışlıkla ..
Hayatı sıkıştırmış sa Vicdanla ,Cüzdan arasına ..
Ne denir böylesi utanmaz-arlanmaz, yüz karasına ?
Ondandır der, İSYANİ ..
Evlat yetiştiren, cümle atalara ..
'' - Erkek gibi kız değil ..
Kız gibi, duyarlı erkek yetiştirin, daima …
Anasına,babasına yoksa saygısı ..
İnsan,ülke onur değilse o, cühela haydut’un kaygısı ..
Başa sultan , dağa eşkıya olsa ne yazar ..?
Başa sultan, dağa eşkıya olsa ne yazar ..?
Unutmamalı ki ..
Eceli gelen köpek, cami duvarına işer …
Al bağlayıp, yatmayın eril doğurduk diye ..
Eril, insan değil ise..
Tıpkı,ürümeyi bilmedik it gibi, sürüye getirir kurt …
Ürümeyi bilmedik it gibi, sürüye getirir kurt ..''
Hakikati der acıda olsa İSYANİ, ağır ve ar gelse de sözleri ..
Dost dili susturulamaz yüreğiyle yazar, söyler hep gerçeği ..
Marifet erillik te değildir ehillik le ,insanlıkta dır ..
İnsan değilse yetişen soyunuz, kıran da telef olur, soyunuz-sopunuz ..
Cahillik ve nifakta ömür tüketirse, erilliğiyle övündüğünüz soyunuz,
Kökünüze kibrit suyunu döker sonunda o, çok övdüğünüz…
Yele-kuza , yere-göğe sığdırmadığınız, biriciğim dediğiniz, oğlunuz ..
Sözü meclisten içeridir İSYANİ'nin, her sözü ..
Kelamıyla çıkarır,oyar, kem bakan gözü ..
Gocunan kimse,alınsın üstüne dediği sözü..
Kem sözle, cibilliyetsizlik, yakışır sahibine ..
Düşünce, İSYANİ'nin diline ..
İflah olmaz o zerul ömrüyle, taş kafası ..
Değil merhem, miski amber de sürse yarasıyla, başına …
Biline ki …
Gelmedik kalmaz, öylesi kadını hakir gören …
Hadsiz, kademsiz, onursuz,uğursuz dangalağın başına..
Kadını hakir gören hadsiz, kademsiz,onursuz ,uğursuz dangalağın başına..
Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ / İSYANİ.
Ereğli /KONYA
!7/03/2018
Saat:16_45
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)
GÖÇLERİN, EN ZORU, OLURSUZU, İÇE SİNMEYENİDİR ........ İÇE SİNMEYENİ .......! Göçler vardır, hayatımızda adlandıramadığımız, alışamadığımız ...