9 Ağustos 2022 Salı
ŞU YAŞLI ,YORGUN DÜNYA...
Dol içime,su duruluğunda..
Mest et beni sar-sarmala serinlik,serinlik,coşku,coşku
Yellere verelim şarkımızı, ses,sel,ılgıt, ılgıt güzelliklerde ..
Yel, yelliğin de işleyip,üfürsün, sur'u ruhuma ..
Sen serilip,sarınca bedenimi ..
Tepeden tırnağa senliliğin hazzıyla ..
Salınayım,aheste,aheste bir o yana,bir bu yana, sürüklenip savrulmalar da ..
Kumların bağrında,senin kışkırtmalarınla ..
Aşkımızı taşısın dalgalar,uzak,kıyılara,bilinmez coğrafyalara..
Bir kabuğun,bir yelin ,birde suyun aşkına tanık olsun..
Şu,yaşlı-yorgun dünya !
Şu,yaşlı-yorgun dünya !
Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ/İSYANİ
Friedrichshafen/Almanya
19/07/2016
Saat:21_24
O GİZEMLİ İPTE...
An gelir,öperken suları dallar ..
Sanki o,eski aşina şarkıyı mırıldanırlar ..
İçe işlerken, sular...
Damla, damla ve şıpırtı,şıpırtı çoğalarak ..
Yaşanmışlığı, duygulara belenen, masalımsı dille anlatırlar ..
Ilgıt,ılgıt esen yelin güzellikleri sürüp-savurmuşluğunda
Ağaç,güneş ve rengarenk ışıldayan sular ..
Zaman denilen görünmeyen o, gizemli ipte sıralanırlar ....!
Zaman denilen görünmeyen o, gizemli ipte sıralanırlar ....!
Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ/İSYANİ
19/07/2016
Saat:22_25
ŞU GARİBİM PENCEREDE
7 Temmuz 2022 Perşembe
HAYAT........
ÖĞRETMENLİĞİNDE, ÖĞRETEN ........
DEĞİRMEN TAŞLIĞINDA, ÖĞÜTENDİR, ÖĞÜTEN ......!
Kusar, gece, safrasını, dolmuşluğu ve
doymuşluğuyla, yine de kurtulamaz eskiye ve düne dair sıkıntılarıyla,
yüklerinden .....
Bende, tıpkı gece gibi, hemen her gün, içim dışıma
çıkmacasına def etmeye çalışsam da, kurtulamıyorum düne dair illetlerimle,
dertlerimden .........!
Öylesine yutulup, batmışım ki, yoğunlukla ortaya
koyduğum kurtulup, arınma isteği, iradesi, çabası yetmiyor ....
Yalın ve içtenlikli olmam da para etmiyor, böylesi
koşullarla, hallerde ..
Tam da bu anda, beynime dank etmişlikle anlıyorum,
işin gerçeğini, neden çuvallayıp, çarşafladığımı ?
İşin özü, şu .....
Sen kurtulmak istesen de, her bir yandan öylesine
amansızca sarılıp-kuşatılmışsındır ki ....
Tıpkı, ayrık otlarının arsızca-amansızca talanına
boyun eğen çiçekler gibi, gücüm yetmiyor, işin içinden sıyrılıp, çıkmaya
.......
Bunun temel nedeni ve perde ardında yatan gerçeği,
gerekçesiyse şu ayrıntı yada püf noktasında gizli .....
Farkında sızlıkla, hesapsızlık ......
Ayrık otların ca kuşatılan çiçek, hasbelkader bir
mevsimlik hallerde orada tünemiş iken .....
Oranın asli unsuru hatta düpedüz ev sahibi olup-
çıkan ayrık otlarının dünden miraslık la ........
Oradaki varlığı, hükmü, gücü ve daha da önemlisi, yaşam savaşı koşullarına
uygunluğu, kaç yıla, mevsime ve dahası .......
Fi tarihi denecek kadar eski, güne, geçmişe ve
maziye dayanıyor, çoklukla ve sıklıkla ....
Bu konuşlanma ve acemilik de, uyum süreci
yaşayan çiçek ........
Bir anda, çevresinde boy atan arsız, pervasız
ayrık otlarının başını alıp, gitmişliği ne inat ......
Henüz, acemi ve yolun başında oluşuyla, var olma
savaşına daha baştan, yenik başlıyor .........!
Yani, çevre, uyum gibi nedenler söz konusu olunca,
varlık kavgasına handikaplı başla'yanlık da, ilk vurgunu işin başında yiyen olma
hali ......
Geleceğini tayininde, başlı başına belirleyici
unsurluğun da karşınıza dikiliveriyor, sonrasında ne'mi oluyor ?
Düpedüz, '' - Ayıkla pirincin taşını, gel de,
çık, çıkabilirsen işin içinden '' Halleriyle dayatmacılığıyla tanışıp, muhatap
oluyorsun ....
Hele birde, işin başlarında '' - Baltayı, taşa
vurma '' gudubetliği ile işe
başlıyorsan, vay ki vay haline .......!
Bunun adıdır
'' - Yandı gülüm, keten helva ....! '' Halleri ....
Özcesi ve özetle, başına gelenler ve zorluklarla,
gerçekler .....
Buna birde '' - Böyle dostun, yakının,
sevdiğin varsa, düşman araman gerekmez
'' Konumuyla, durumu eklenirse .....
Adeta, kanırtarak yedirilen KOL BÖREĞİ sindirilmemişliğin de ......
Bir oturup, pir oturuyor, kursağınıza ve bunun
külfeti, yarası onulmaz, ederi ve ceremesi pahalı mı pahalı, olup ta
çıkıveriyor .....
Yaşanan mağduriyetin boyutu da, adı da FELAKET
oluyor, hayatça enselenen gariban için ......
İşte o zaman, bencileyin düşünüp, şöyle
seslenmekten kendinizi alamıyorsunuz .....
<< -
ACIMASIZLIĞINDA HAYAT DENEN HOYRAT, DESPOT ZEBANİNİN, ŞAMARI, ZAMANSIZ, APANSIZ
PATLAR, YÜZÜNÜZLE, ENSENİZDE .....! >>
Karart'san da ensen'le, yüzünü, asıp-döksen de
suratını, afran-tafran, öfken, asla para etmez ve sökmez, hayata .........!
Hayatın mostrası ve hamalı olup, çıkmışlığın da
..........
Çektiğin'le, gördüğün, öğrendiğin, kar kalır,
yanına .......
Hayat denilen yolda ömür eskitenliğin de caba,
olmacasına ......!
Sözün, işin
özü, su götürmezliğin de, gerçek şudur .......
'' - HAYAT, HANYA'YI DA, KONYA' YI DA ÖĞRETİR,
KENDİ USULÜYLE .....
HER YÖNÜYLE VE GERÇEĞİN DİLLENDİRMİŞLİĞİN DE
......! ''
Hayat; Değirmen taşlığında, öğüt'endir, öğüten
.......!
Bundandır, asla ama asla boşa ve lüzumsuz değildir
......
'' - Hayat .......
Öğretmenliğinde, öğreten .......
Değirmen taşlığında, öğüt'endir .....! '' Demeler.
HAYAT........
ÖĞRETMENLİĞİNE, ÖĞRETEN ........
DEĞİRMEN TAŞLIĞINDA, ÖĞÜT'ENDİR, ÖĞÜTEN ......!
Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ / İSYANİ
Immenstaad / Almanya
07 / 07 / 2022 - Perşembe
Saat ; 08_00
6 Temmuz 2022 Çarşamba
O GÜN-BU GÜN ...
PABUCUNU ELİNE VERENİ ....,
3 Temmuz 2022 Pazar
KAFİ Mİ? / MÜMKÜN MÜ ?Zaman , zaman ....
Hangimiz istemeyiz ki ....
Zerre kadar dünden ve kirden iz kalmamacasına bedenimizden de çok ....
Ömrümüzün, ruhumuzun, gönlümüzün ..
En çok diyet ödeyip kahır çeke,çeke ağrılara,sızılara ve hasılı dertlere düşen, yüreğimizin ...
Dünümüzün dahası da dünleri emanet alarak yorgun düşmemize sebep olan geçmişimizin yıkanmasını ..
Ama kaçımızın aklına takılmış lığın da, bir mühürle kalır içimizde, şu yanıtsız soru .
''- Kafi mi? / Mümkün mü ?
- Kafi mi?/ Mümkün mü ? ''
Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ / İSYANİ
Immenstaad / Friedrichshafen / Almanya
06/01/2019
Saat; 00_25
KOL, KOLA AYNI YAĞMURUN ALTINDA
Yarışıyordu gecede yağmurla, huzme,huzme rengarenk ışıklar birbiriyle ...
Öfkeleri yada aşkı kamçılıyordu salkım-saçak yağan yağmur..
Zaman,zaman an gelip, in-cin top oynarken umutlu-umutsuz karaltılar ve gölgeler dolaşıyordu ..
Yağmuru içen caddelerde ve kaldırım serçeler'inin tünediği saçak altlarında,kaldırımlarda ve köhnez çıkmaz sokaklarda ..
Umutla-mutsuzluk ıslanıyordu kol, kola, aynı yağmurun altında..!
Aynı yağmurun altında ......!
Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ / İSYANİ
Immenstaad / Friedrichshafen/ Almanya
06/01/2019
Saat; 23_03
ALACA KARANLIK ATLASLARINA .....,
Değil, el alemden...
İçsel yalnızlıkları körükleyen, niteliksiz yığınsal kalabalıklardan ...
Kendimizden bile, kaça, kaça .....
Ve adeta tespih yada bok böcülerine yahut ta …..
Çığın tetikleyicisi o, ilk kar zerresine döne, döne ….
Tutsak olduk kahreden, ürküten, korkutan yalnızlığın ve hayatla, zamanın ….
Kapı-çevre, iç karartan ...
Yitikliği çoğaltan, alaca karanlık atlaslarına ....!
Yitikliği çoğaltan, alaca karanlık atlaslarına ....!
Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ / İSYANİ
Immenstaad / Friedrichshafen / Almanya
07 / 01 / 2019
30 Haziran 2022 Perşembe
NE YANA DÖNSEM, SEN ...
Sanma ki .....
Gidişin, kurtuluşum oldu .
Hayır, tam aksine ..
Battıkça,batıyorum sana,sensizliğin de bile ..
Şimdilerde gecemde,gündüzüm de ..
Uykumda,düşümde ..
Ne yana dönsem, sen ..
Dumura uğradım, iptal'im ben ..
Sonunda gidişinle ele geçirip,işgalini ve ilhakını tamamladın ..
Sensizliğin de bile senin'leyim ..
Sendeyim ..
Ne yana dönsem, kime, neye baksam , sen ..
Siluetler, gölgeler, önü-ardı sıra koşuşturup ..
Sonra mahcubiyet,ezinç ve elemle defalarca özür dilediğim, insanlar ..
Bakıp,bakıp kahrolduğum, her ne varsa, sen ...
Eskiden, bana sıkça ..
Gözünün önündeyim,ama görmüyorsun beni, derdin .
Şimdi,yokluğunda ne yana dönsem, sen .........!
Ne yana dönsem, sen ...!
Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ/İSYANİ
Friedrichshafen / Almanya
30/03/2017
Saat:02_21
GÖZ BEBEKLERİNDE SAKLIDIR, KORKULARIN ....!
İmrentiyi, tiksintiye , zoru, kolaya, kolayı, zora, oluru, olmaza, olanaklıyı, olanaksız, sevgiyi, nefrete döndüren ...... Hükmeden ve boy...









