5 Mayıs 2024 Pazar

 


SEN, İÇİMDE ....!


La, ile de başlasam ..
Sol'le de, girsem ..
Do..mi' ye de, geçsem ..
Fa'da, inat ta etsem ..
Ne edersem, edeyim ..
Hangi usulü, sesi, denersem deneyeyim
Hiç mi hiç fark etmiyor ..
Nasıl başlarsam, başlayayım ..!
Tınılar, ezgiler, notalar ..
Hasılı tüm yollar sana çıkıyor, sana ....!
Sen çalıyor, sen oynuyor, sen çoğalıyorsun sen, içimde ...!
Sen, içimde ..!

Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ

Friedrichshafen /Almanya

19/10/2016

Saat:09_34

4 Mayıs 2024 Cumartesi

 

SÖNMÜŞ KANDİLLER GİBİ..


Başıma gelen bunca olay ve yaşadıklarımdan sonra 

Çile bulutlarının çisil , çisil üstüme ağıp... 

Perde ,perde hüzünlerin inmişliğinde ..

Sönmüş kandiller gibi ..

Feri yitik, gözbebeklerimin ..!

Feri yitik ,gözbebeklerimin..! 


Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ / İSYANİ 

Immenstaad  / Almanya 

04/05/2024 - Cumartesi 

Saat; 01_ 30 

 YÜKLEDİM NOTALARA, ÖMRÜMÜN TORTULARINI




YÜKLEDİM NOTALARA, ÖMRÜMÜN TORTULARINI


Yükledim notalara,  ömrümün tortularını 

Vurdukça tellerine, gitarımın ...

Tortu, tortu dökülür ,elemler

Yılların kuytusunda  kararan , ruhumun izlerinde

Dans eder, azapla bezeli ömrümden olaylarla ,anılar..

Böyleliğinde ,ruhum kah mora keser ,kah katran karasına.

Kah mora keser ,kah katran karasına.!

KAH MORA KESER ,KAH KATRAN KARASINA.!


Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ/ İSYANİ

Immenstaad/ Almanya 

04/05/2024 -Cumartesi

Saat; 00_01


3 Mayıs 2024 Cuma






ŞİMDİ VAKİT...

Nefretini yitirmişsen, nefsini yenmişsindir ..
Tutkularını doruğunda yaşamayı yada gerektiğinde dizginlemeyi becerebilmişsen ...
İçinde yanan kor alevli yangını, kontrol edebilensin demektir ..
Hırsının yularını elinde tutuyorsan, içindeki yaban atını evcilleştirebilmişsindir ..!
Umudu yaşatmışsan, yaşama sevinci ışığını çoğaltmışsındır ..
Aşkını duyumsayıp, doya, doya yaşayabilmişsen ....
Vermeyi ve paylaşmayı başaran olmuşsundur ..
Vicdan aynanı, hep pürü pak tutuyorsan ....
İnsan-ı kamilliğe, yürüyensindir ..
İçindeki korukları, üzüm kılabilmişsen, sabrın feyzine ermişsindir ..
Yüzleşmede, kendinle hesaplaşıp ..
Sen, seninle, dalga geçebilmeye başlamışsan ..
Büyümenin ve olgunluğun mürüvetini dermeye koyulmuşsundur ..!
Bulanık suda çehrelerle, gerçekleri seçebilmekteysen, gönül gözün açılmış demektir ..!
Son kelamını demeden, düşünüp,ferasetle kırk kez yutkunmuşsan .
İnsanlığın ve erdemin, nuruna ermişsindir ..!
Yüreğinin sesini, gönlünün şarkısını ve ruhunun hicranını sükunda dinleyip ..
Sabır ve tahammülde, içselleştiriyorsan ..
Uçma vaktin gelmiş, demektir ..
Dünün palazı, bugünün zümrüd-ü ankası sensin, gönül dağında ..
Kor alevin, közüsün ..
Yüreklerin, sözüsün ..
Gönüllerin, gözüsün ..
Ruhların, özüsün
Işığın daim, kanadın gür, nefesin bol olsun ..
Uç benim, gönül kuşum,uç ...
Şimdi vakit, uçmanın vaktidir ....!
Şimdi vakit, uçmanın vaktidir ....!
Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ
Friedrichshafen / Almanya
02/ 05 / 2017
Saat ; 21_43





ÇALINDI, YÜREKLERLE, GÖZLERİN MASUMİYETİ ......!

Sözüm ona, insanlık var oldu, olalı .....
Farkındasızlıkda, gaflette ve umursamazlıkla, aymazlık'ta, haramileri cesaretlendirmeler sayesinde ....
İnsanca, çalındı, insanın kurdunun, insan olmuşluğun da .....
Gözden, sürmeyi çekercesine hünerle, yahut ta despotlukla ......
Kah, sinsice .....
Kah, alenen .........
Çalındı, yüreklerle, gözlerin masumiyeti .......
Halen sürmede, haramilik ve iş başında haramiler ........
İŞ BAŞINDA, HARAMİLER ...........!
Böyleliğin de, çalındı ve çalınma da hala......
Yüreklerle, gözlerin masumiyeti ......
YÜREKLERLE, GÖZLERİN MASUMİYETİ .......!
Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ / İSYANİ
Immenstaad / Almanya
03 / 05 / 2022 - Salı
Saat ; 11_40

2 Mayıs 2024 Perşembe




ÖNCE, AY ÖPTÜ..

AŞKA HASRET DUDAKLARI...
SONRA, ADAM
Geceydi ...
Ay ışığı göz bebeklerine ..
Korkular, yüreğine çöktü ...
Ürküten bir masal eskisinde saklanan ...,
Menevişli, sarı-sıcak öyküler canlandı, hafızasında ..
Suskunluğa gömüldü ..
Lal oldu, dili ..
Duyulan ..
Sadece yüreğinin çarpıntı sesleriydi, gecenin içinde..
Baktı, gecenin kara atlasına ..
Bir gümüşi güzellikle, kesip geçiyordu camı, ay ışığı ..
Yüreğine saplanmacasına, genç kadının ..
Yutkunmaya çalıştı ..
Kuruyan dudaklarının, suya hasretlikte, kavruluşu misali ....
Sevgisizliklerin çoraklığın da .
Aşka hasretliğe çarpmalarda, yorgun düşen .
Biçare yüreğinin ritmi, bir an aksadı ..
Darlandı nefesi, kadının..
Ay süzüldü, perdelerden ..
Kirpik uçlarının arasından geçerek öptü, hüzme, hüzme ışıklar !
Doya, doya, kadının göz bebeklerini ..
Fısıltıyla bir ses yayıldı geceye ve kadının kulağına ...
Gece ışıdı, adeta birden bire, nura gark oldu ..
Fal taşı olup açılan gözlerinde, şimşekler çaktı ..
Kadının heyecana kesmişliğinde ,
Elleri titredi, daldaki yapraklar gibi !
Duygu sağanaklarında savrulan, kadının ..!
Bir renk cümbüşüne kesti ortalık birden ..
Bir şarkının, nakaratı ..
Bir ninninin, ezgisi ...
Bir masalın, son hecesi idi sanki, kim bilir ..!
Geceyi, kadının göz bebeklerini ..
Ama, en çokta, yüreğini ışığa boğdu ..
Her gece hasretlikte, sessiz çığlıklar resitalinde ....
Yüreğini, ummana dökmekten yorgun düşen, kadın ...
Arzu ve davetkarlıkla, yumdu gözlerini ....
Bir seremoniye hazırlanmışlığın zarafeti ve vakurluğuyla ..
Birden, dudakları ışıldadı ..!
Sanki, kırk ikindi yağmurları düşmüş toprak gibi ...
Parıldadı, aralanırken, kanı çekilmiş, solgun dudaklar ..
Dikkat kesildi, kadın ..
Burun delikleri, çelik gibi sert ve belirgince, çıktı ortaya ..
Bir vapur bacasından savrulan, sıcak hava gibi yayılıyordu ...
Burun deliklerinden odaya ve geceye karışan, nefesinin ılıcık, titrek esintisi ..
Pencerede, tül perde..
Kadında, ekin sarısı saçlar, sallandı..
Sazlıkları kıskandıran, bir ahenkle ...
Perçem, perçem dalgalandı saçlar, alında ve omuzlarında kadının ...
Keskin bir ıslık sesiydi, geceyi bölen ..
Kurşunun ve ölümün adres sormamışlığı gibiydi, ıslık ..!
Adressizliğinde, geldi buldu, ait olduğu ömrü ..
Derin, derin iç çekti, kadın...
Sallandı, tül ..
Süzüldü, ay ışığı ...
Çığlık, çığlık öten bir lokomotif sireni idi sanki..
Geceyi delerek erişti kadına, soluk, soluğa ..
Kadın yarı beline dek uzandı, pencereden dışarıya, geceye ..
Önce ay öptü; kadının aşka hasret dudaklarını, sonra adam ..!
Önce ay öptü; kadının aşka hasret dudaklarını, sonra adam ..!
Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ
Altınoluk/Edremit
11/03/2015
Saat;02_25

 




KİBİR PERDESİ, ASMIŞSIN .....!


Her zamanki hallerinle, yine kendi dışındaki hiç kimseyi umursamadığını kanıtlamak adına ...
Aldırmadan yalnızlığını ve hicranını çoğaltacağına ...
Yine, inadına ve bir daha ...
Aklınca, kendini ve gerçeğini, hüznünü, hicranını, onulmaz elemini, alalama adına .....
Kendine has hallerinle, senden bekleneni sergilemekten, geri durmaksızın ....
Ahı gitmiş, vahı bile kalmamış, virane beden ve ruh evinin pencerelerine .....!
Bakıldığında, her yerinden, sen akan .......
Kibir perdesi, asmışsın ........!
Kibir perdesi, asmışsın ........!

Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ / İSYANİ

Immenstaad / Almanya

22 / 10 /2020 - PERŞEMBE


 


ÖLDÜM, ARDIN SIRA .....!


Dünümde, evliğimde sahibim olan sevgili Hulusi Can, Üstadım ....
Hayatın faniliğinde, göçerken o, bilinmez, gizemli ölüm ülkesine ...
Sanmışsan, ardın sıra, diri kalacağımı, kaldığımı ...
Bil ki, faka basıp, tongaya düşüp yanıldın, ıskaladın ....
Çünkü .....
Senden sonra ....
Ahımın gitmiş, vahımın bile kalmamış lığın da, son halimin bu olmuşluğunda ....
Dünyanın hancı, benim yolculuğumda ....
Gün be gün, için, için, tatmaktayım ölümü ....
Tatmaktayım, ölümü ....!
Anlayacağın, faniliğimde ....
Öldüm , ardın sıra .....!
Öldüm , ardın sıra .....!

Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ / İSYANİ

Immenstaad / Almanya

24 / 10 / 2020 - CUMARTESİ

Saat ; 21_21




 İŞTE, SIRF BUNUN İÇİN .....,


'' - UZAKTAN BAKARIM ......! ''

Yaklaştıkça, yada yakından bakmaya kalkınca ....
Tüm acımasızlığı, heyheyliği daha da acısı ve ürkütüp, iç acıtanı halleriyle ...
Hüzünlerimi, kabus boyutuna erişmiş, devasa korkularım karşılar ...
Yitik ve naçar birini, yemeye yeminli, kararlı kana susamış, aç kurt sürüleri misali kuşatmacasına ...
Dünümün karanlık yitikliğinde ...
Yarınımın meçhullüğünde, hatta ...
Yoklukla yüz yüzeliğin de .....
'' - Korkunun, ecele faydası yoktur . '' Gerçeğini bilmeye, çok iyi bilenliğim de ...
Buna karşın, yine de kendimi böylesi hezeyan ve kabus kasırgalarından kurtaramamış lığımın aczi ve ezinciyle ....
Aksini düşünüp, yürekten istesem de ...
Bunu yapamamış lığın tarifsiz acısı ve içimi kemiren, ölümcül sancısıyla kıvranışların pençesinde, ömür eskitip, gün tüketmiş liğim de
İşte onun için, çok isteyip te, başaramamanın uçurumlarında savrulup, yerle yeksanlık da paralanmış lığım la .....
Ateşli gençlik tutkularımın, doğum yeri ve ölümsüz simgesi, ömründen, ömürler çalan o kente ....
Yaklaştıkça, uzaklaşan güzelliklerimi yiyen o gizemli CANAVARIN hortlayıvereceğini düşünmelerden, kendimi alamamış lığım da ...
Yaşamaya başladığım seyrime nöbetlerimin helak etmişliğinde ..
Değil, gidip-görme, yakından görmeye çalışma fikrimin, ilk kıvılcımlarında ......
Kinin'in para etmediği Sıtma nöbetlerinde, zangır, zangır sarsılmalara yenilmişliğimde ......
Korkularıma yenilmişliğimle, uzaktan bakarım, uzaktan ....
Tozunda-toprağında, yazında-kışında, kaldırım, yorgun geceleri içe, içe serkeşle şen .....
Yetmedi serkeşlere, bencileyin adı var, kendi yoklarla, ölü canlığa dönercesine yitmişlerle,
yarınsızlık öyküleri benliğine kazınan biçarelere mekan yada mezar olan sokaklarında, kaldırımlarında .....
Hatta, değil fakir fukara mekanı varoşlarının, en şatafatlı, merkezi kesimleriyle ....
Şehrin göbeği denen tumturaklı insanlar tüneği , beton tabutlarla güzelliği çalınan, o canım albenili semt ve mahallelerinde .....
Yamana, yamana ,eskimiş düğüncü bohçasına dönen, delik-deşik halleri sineye çeken .....
Kırık - dökük asfaltlarının altında, zift kokularını yuta, yuta .....
Dünümün, savruk gençliğimden izlerle bezeli, yitik ömrümün kalmışlığında ......
Benden izlerin cirit atmalarının ruhsal sarmallarında, içmeden sarhoşlukların kamçıladığı kayboluşlarımın ayak sesleriyle, izlerini hissetmişliğim de .....
Beni, ben kılıp, bu hallere sokup, sünepeliklerin kölesi, utançların, ezinçlerin efendisi yapan ...
Yitmeyen acım, dinmeyen sızım, yasaklı sürgünlüğümde, mülteciliği bile reva görmeyen ....
Karanlığında ömürler yutan, o ışıklar abidesi, haşmet simgesi kente ......!
Uzaktan bakarım, uzaktan .....
Yenemediğim korkularımın pençesinde, yaşayan ölü lük te sefilliği içmişliğimde ...
Beni, benden çalanların toplamının temcilcisi, simgesi bu şehrin ...
Tükenmişlik sendromu ve gerçeğiyle, hiç üşenmeden emek, emek, zerre, zerre beni beze mişliğinde .....
Korkularım baki, ben fani hallerimle, hayat çukurunun dibini görmüşlüğümde ...
Ama ...
Ama ..
En çokta kendimle yüzleşememişliğim ve öz güvensizliğe yenilmişliğimde ......
Kaybettiğim ben ile, içimdeki çocuğun hazin sonlarının vebalinde ezilmişliğimde ...
Üstüme, üstüme devrilişlerde, enkazımın altında kalmalardan ...
Bıkıp, usanıp, korktuğum için ..
İşte, sırf bunun için .....
Uzaktan bakarım, uzaktan .....!
UZAKTAN ..........!

Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ / İSYANİ

Immenstaad / Almanya

03 /11 / 2020 - SALI

Saat ; 23_32

1 Mayıs 2024 Çarşamba

 




AĞAÇLARIN, ALBENİLİ ÖRTÜSÜ YAPRAKLAR ........

'' - BAĞRINDA, NİCE BİLİNMEZLİKLER, DAHASI ....
... SIRLAR SAKLAR .....!


Umursamazca, farkındasızlıklarda yada bilerek ve inadına, kasten, üstüne basıp geçtiğimiz ......
Dünkü ömrünün yeşilliğinde, baharın ....
Solup-sarıya kesmişliğin de, bu gününde, hazan ve hüzün muştucusudur .....
Zaman ırmağının, dur-duraksız akıp, gitmişliğinde ....
Sararmış, hatta koyu taba renkler giyinmişliğinde, ıslanıp, kararıp, çürümeye yüz tutmuş ......!
Her mevsimde, ağaçların, albenili örtüsü, yapraklar .....!
O, yapraklar ki ......
Bağrında, nice bilinmezlikler, dahası, sırlar saklar ....
HER MEVSİMDE, AĞAÇLARIN, ALBENİLİ ÖRTÜSÜ, YAPRAKLAR .....!

Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ / İSYANİ

Immenstaad / Almanya

20 / 11 / 2020 - CUMA

Saat ; 15_30

ÖLÜME KÖPRÜ VE ELÇİLİKLERDE ..... AZRAİL KESİLİRLER, AZRAİL ........! Çözümsüzlükleri tarifsizliğe kurban giden anlar, haller ve olaylarla k...