1 Ağustos 2025 Cuma

 

KALEMİNİ KIRIYORUZ, KALEMİNİ ........!



Binbir zorluk, sıkıntı ve çabayla kandırıp, nabzına, damarına giderek ..

Nabzına göre şerbet vererek, içimiz de uyutmaya çalıştığımız, huysuz ve Nobran '' - NEFRET '' isimli DEV'i, CANAVAR'ı ..

Dış etken ve güçlerden, kişilerden çok ..

Çoğu kez, kolaycılıkla '' - İç güdümüz'' diyerek, geçiştirip ..

Kaçamaklara, olmadı sığlıklara sığınarak ......

Mantık ve ömrümüzün deneyim süzgecinden geçirilip, geçirilmediğine bakmaksızın ......

Egolarımızın, hoyratlığımızı kamufle çabasının ürünü değişik sav, gerekçe ve duygularla, hırsla .....

Ömrümüze, düne, hata,suç, yanlış ve ihanetlerimize uzanan nice ip uçlarıyla, izlerini ortadan kaldırmak için  ....

Sıkça, iş güzarlıkla ve sanki YANGINDAN MAL KAÇIRIRCASINA eda da ve aceleciliklerde .....

 El çabukluğu marifet hallerinde, canhıraş çabayla küreleyerek ..

Çoğunluk la da, yanıtından korktuğumuz soruların  zamansız ve arsızca su yüzüne çıkmaması için .....

Cin fikirlilikle yada içgüdüsel tepki ve baskınlıkla  üstünü örttüğümüz ..

Bizzat içimizdeki gizemli karanlıklarla, alaca karanlık gölgelerde besleyip-büyüttüğümüz ....

İçimizde nefret küpüne, suç makinasına döndürdüğümüz biz'in ......!

Kanımıza, aklımızla, en mahrem duygularımıza bile girerek ...

Bizi esir etmecesine tahrik ve kışkırtmalarıyla hayatımıza müdahale etmişliğinde ....

Bilip,isteyip, hınazalık ve üç kağıtçılıkla ..

Hatta < - KENDİMİZİ KANDIRMA PAHASINA ..! >Yine, kendimizin, 

kendimizi tahriklerde kışkırtıp, uyandıranlığında...

Kendimizin, buna yol verip, yeşil ışık yakıp, cesaretlendirerek, kapı aralamışlığında ....

Arsızlığıyla, sinsililiğinde ki, sınır tanımazlığıyla ....

Olanca HEYULA'lığıyla, tepemizde heyheylenen, sağ duyumuza insanlığımıza çöken, KÖTÜCÜL AKIL LA .....

KARANLIK, KARAMSAR, KÖTÜMSER ve ......

En tehlikelisi, en kötüsü olarak ta '' - KANLI TETİKÇİ, LİNÇTEN BESLENEN, '' - DOYUMSUZ CANAVAR.'' Suç Makinası  yanımız, yönümezle ......

Sık ça, çok ça depreşen sinsilik, iki yüzlülük ve riyakarlıkla ....

Adeta, bu devin  kulağına su, burnuna kan ve kin kokusu, kaçırıp yükleyerek hatta ...

Çoğu kere bilinçle ve  kindarlığı kuşanarak yapmışlığımızda CELLATLIĞA SOYUNANLIĞIMIZDA, ONU VAR ETMEKLE KALMAYIP..

ÖZENE,BEZENE, BESLEYİP-BÜYÜTEREK YAŞATANLIĞIMIZDA ...

 İş lafa ve yeri gelince suçlamalara dur deme adına...

'' - İÇİMDEKİ ŞEYTANA UYDUM ..! '' LAFAZANLIKLARIYLA, GÖSTERMELİK DUYGU SÖMÜRÜSÜNDEN ÖTE GİTMEYEN YALANLARA SIĞINMIŞLIĞIMIZDA ....

SUÇU ONA ATMAKTAN ÇEKİNMEDEN, İMTİNA ETMEDEN KENDİMİZİ ONUN ÜZERİNDEN ATEŞE ATIŞ EDA VE POZLARINA BÜRÜNENLİĞİMİZDE ....

Rehavet ve sorumsuzlukla...<< - Hayatın cilvesi ..! >> denilip, geçilen ve geçtiğimiz ...

Daha açık ifade ve betimlemeyle, sözüm ona ....

İşi, pişkinliğe vurduğumuz bu pervasız  aymazlık ve sıradışı  örgütlü kötülük, kin ve garezle, artan öfkeyle kamçılayarak ...

<<- İçimiz deki çocuğun, cellatlığına uzanan yolu >>, iştahla ve cömertçe verip, kanına girdiğimiz  ona...

Gönlümüzce ve gönlünce açanlığımızla ve işin  doğasındaki doyumsuzlukla, ivedilik ve gayretkeşlikle ...

İlle de  ben ....

Her zaman, her  yerde, koşulla, an'da....

Önce  ve daima, hep ben olsam veya olmalıyım egoistlik ve narsistlik duygusunu empozeler ve şartlandırmalarla aktarıp, taşırken ..

Özünde de kendi ayağımızın altındaki, halıyı, kilimi ve toptan zemini kaldırıp kaydırıp, hatta .....

Bununla da yetinmeyip resmen ve alenen kendi ayağımızın altına ıslak ve kaygan sabun koyup .....

Bununla da yetinmeyerek dinamitler döşeyip ..... 

PARMAĞIN, KÖR GÖZÜME  halleri, marazalılıkla aymazlık  ve gafletle, bizzat, biz, bize...

Yani  el-alem değil, kendimiz, kendimize,  US DIŞI, BEYİN YAKAN, ÜRKÜTMEKLE KALMAYIP ....

ULU-ORTA DUMURA UĞRATIP, LALLIK VE AHMAKLIK YARATACAK DÜZEY VE DOZ DA TUZAK KURUP ....

AKIL ALMAZ KUMPASLAR TEZGAHLIYORUZ .....

AKIL ALMAZ KUMPASLAR  ......!

İlkin cahil cesareti yada şark veya köylü kurnazlığına öykünerek BOYUMUZU AŞAN, İÇİNDE YUTULUP, KAYBOLACAĞIMIZ İŞLERE ÖYKÜNÜP, KALKIŞIYOR ...

<< - HESAPSIZ KASABIN MASATI, KIÇINA KAÇAR .>> Durumlarıyla yüz, yüze kaldıktan  sonra da ........

'' - OYNAYAMAM YERİM DAR '' Hallerini yaşayıp ta, kıçımız, başımız dara gelip, sıkışınca ....

Oynamalara duramamışlığımız da ....

'' - Emr-i mükim emr-i Allah ...! " Demelere yeltenip, sığınarak ....Adı üstündelikler de.. << - İŞİN İÇİNDEN SIYRILMALARA KALKIŞARAK ....! >>Kendimizi, adeta ....

<< - Sütten çıkmış, ak kaşık ...! >> Görüp .....

Sabi-Sübyanlıklar da  İYİLİK MELEĞİ yada BARIŞ HAVARİSİ edalarıyla, rollerinde kandırmaları sürdürürken ....

Unuttuğumuz ve hayatlara, hatta bizim hayatımıza mal olacak acı gerçeği ve kendimize yaptığımız kötülükle, ihaneti , sazan akıllılıklarda unutuyor ve diyebiliyoruz ki ....

Gaflet, dalalet ve ihanetle kuşatılıp, nefreti kuşananlığımızda..

'' - Rüzgar eken, fırtına biçer  .. '' lerde ve her ne hikmetse de ...

Sıkça ve çok ça ....

<< - Ava giden avlanır ....! '' lıklar da, ömür tüketip, volta atmışlığımızda ....

İşte bu  İnsanlık adına unuttuklarımızı, kırdığımız fındıkları, yediğimiz herzeleri, işlediğimiz yada kıyısından döndüğümüz suçları ve potansiyel suç makinası adaylıklarımızı, değil ...

Adeta, bunları yok sayarak yada üstlerine, gerçeğimize sünger çekerek ......

Sözde geçmişimizle ve kendimizle yüzleşmelerden kaçmalara  tenezüllerle, yeltenmelerde ömür tüketmelerden kurtularak ....

Barışın, kardeşliğin, sevginin, aşk'ın ve belki de en can sıkıcısı olarak, kendimize kötülük yapıp .....  

Ayağımıza kurşun sıkıp kendi geleceğimizi ve insanlaşmalarla ...

Var oldu, olalı insanlığın ve dünyanın varını, yok edip .......

Sevginin ırzına geçip, boğazına sarılarak, onu katlediyoruz hem de acımasızlıklarda katlediyoruz, onu ....

ACIMASIZLIKLAR DA ........!

Bunu  unutmanın pahalı ve ağır bedeli kaos, kargaşa, nefret ve savaşta, ölüm çığırtkanlığında ....

İştahla ve salyalar saçarak, yelken-kürekliklerde  soyunup, öykündüğümüz , savaş çığırtkanlığında ......

Ve ..... 

Sözüm ona dilimizden düşürmemişliğimizde, pelesenk etmişliğimizde..

SIKÇA VE SIKLIKLA, İNAT ve ISRARLA  '' SÖZÜM ONA '' ALLAH ADINA CİHATLAR '' da ve savaş narasında .....

Kendimizi ve hemcinslerimizle cümle canlıları, canları ve evreni katlediyoruz, evreni ...

Bunu unutup, göz ardı edip ad külliyen yadsıyarak .....

Kendimizin, insanlığın, hayata dair her ne güzellik varsa onların topunun,  katl-i fermanını imzalayıp ...

Barışın, sevginin ve kendimizle hemcinslerimizin ve insanlığın kalemini kırıyoruz, kalemini ...

KALEMİNİ KIRIYORUZ, KALEMİNİ ......!





Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ / İSYANİ





Immenstaad / Almanya





31 / 07 / 2025 - Perşembe





Saat ; 17_48

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

GÖÇLERİN, EN ZORU, OLURSUZU, İÇE SİNMEYENİDİR ........ İÇE SİNMEYENİ .......! Göçler vardır, hayatımızda adlandıramadığımız, alışamadığımız ...