9 Şubat 2024 Cuma

 

ASLA MI , ASLA ..!

Yaşanmışlığı ve doğrulanmışlığıyla ..
Su götürmez gerçekliğiyle, bilinir ki ...
Ölümün dışında hiçbir nesne yoktur ki, sonsuzluğa dek sürsün ..
Uğruna ölmecesine yaşanan aşklar bile, bu doğrudan azade değildir ...
Arş öpse de arzı, Nuh tufanından da beter bir afatta ...
Yerle yeksan olsa da, bilinenler ve insanlarla, yer küre ...
Gerçeklerin aşikar lığın da ve doğrunun sönmeyen ışıklığında ..
Haykırarak kazınmıştı arzın ve evrenin hafızasına ve ruhuna bu gerçek ..
Kulakları tırmalar olsa da çığlık, çığlığa bu hal ..
Hatta, vaatler okyanusuna boğarak ...
Tüm göz alıcılığıyla seslense de, insanoğluna aksini ...
Suların tersine akamayacağı kadar aşikarlıkla ..
İlelebet kalıcı olmayacaktır ne aşk, ne ömürler, nede öyküler ve dünya ...
Kulakları sağır ..
Dilleri lal etse de, bu değişmeyen tek gerçeklik ..
Künyesine kazınmıştır, aşkın, insanın, hayatın ve zamanın ..
Evrenin, görüp-göreceği en şeffaf ve değişmez mutlakiyetle ..
Gün batımı ve alaca karanlık kuşağı çekiciliğiyle ..
Sarıp-sarmalayarak, yakalar bu gerçek, bizi ...
Hardal sarısı cazibesinin ....
Gözleri kamaştırıp, ruhları esir alan vuruculuğuyla .
Büyüler bizi,
Kendimizden geçirip ....
Nutkumuzun tutulmacasına ...!
Semayı öperek göç eden kuşlar gibi, koyularak dansa ...
Kuşatır belleğimizi, alıp götürmecesine kuş kanatlarında ..!
Zamanın bağrında, anılar kalır yadigar lığın da ...
Kalsa, kalsa hafızalarımızda ..!
Aşk kalır, boz bulanık sel izleri gibi, yaşanmışlığın ardı sıra ..
Hatıralığında, insana ve hayata ..
Sessizce bir veda geçişine koyul muslukla, hayat denen bu yolda ..
Ömrümüzün talan ve işgallerinden avucumuzda ve hafızamızda kala, kala.
Kekremsi bir tatla, bir avuç göz yaşı kalır sonunda ..!
Savrul muslukla, yaşananların ağır hasarlı lığının verdiği azap ..
Ve, içimize an be an, derinden derine işleyen o öldürücü sancıyla ..
Doğrulanır bir gerçek böylece, yine ve bir kez daha ..
Ağır mı ağır diyetin ödenmiş ligiyle, sonunda ..
Kalıcı değildir ...
Ne ömürler, ne öyküler nede aşklar ilelebet, asla mı asla ..!
Asla mı, asla !

Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ/ İSYANİ

Friedrichshafen/Almanya

22/09/2016

Saat : 01_10

 


DAHA, NE GETİRİR SENİ,KENDİNE ?

Bütün doğmalar, ölmelere ise ..
Varoluşla yaşanıyorsa tükeniş, kaçınılmaz sonlarla ..,,,
Daha baştan yenik ve kaybeden değil mi insanoğlu ?
Nedir bu hengamelere katlanışın sırrı ?
Nerede ve nede saklı bu ilahi gizem ?
Kendine karşı neden bu riyakarlığı, insanın ?
Sorguladığında bu gerçeği ..
İliklerine dek ürpertmiyorsa bu gerçeğin buz kesen üryanlığı, insanı ve insanlığı ..
Daha ne getirir, seni kendine ?
Daha ne getirir, seni kendine ?

Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ/İSYANİ

Friedrichshafen / Almanya

22/09/2016

Saat:02_20

 




BOĞULMAK ,BANA KALDI...

Kapı her çalındığında ....
Temmuz güneşinde eriyen kar kesiliyorum ..
Yoklara çoğalan seslerde elemlerde ılgıt,ılgıt eriyor..
Un-ufak oluyorum ..
Sığınaksızlığın naçarlığında, halimin üryanlığında..
Diyorum ki kendi, kendime
İsyan dolu fısıltılarla ..
Ya, al canımı ..
Ya , ver onu
Beri,et yolunu ..
Dileklerimi sıralasam kapı,kapı değil tekke sunağı olur da çıkardı, inan ..
Yine, kapı çaldı ..
Ve ......
Yine ......
Ilgıt,ılgıt erimelerde kahroluşun azabında boğulmak, bana kaldı ....!
Boğulmak, bana kaldı ...!

Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ

Friedrichshafen/ Almanya

22/09/2016

Saat:21_32

 

UNUTMA...

Bina ederken hayatını ..
Mahvetme ne bugününü , ne yarınını ...
Unutma,
Aşkında,nefretinde .....
Cennetinde,cehenneminde, sende saklılığını!
Sende saklılığını!

Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ

Friedrichshafen /Almanya

23/09/2016

Saat:15_49

 





SENİ, ANLATIYORUM YILDIZLARA..

Güller öksüz şimdi ;
Yaz gecelerinin tadı, gül güzelliklerinin albenisi ..
Rüya gibi dediğimiz ve hiç bitmesin istediğimiz, gecelerin büyüsü yitti ..
Çatladı ,çatlayalı yüreğimin sırı ..
Ve, dönüşsüz gidişinle ..
İçin, için kanayan yüreğimden elemler ve acılar sızıyor. geceye ..
Sen, oyun bozanlık ettin ..
Binip ölümün o beyaz atına, alıp ta başını gittin ..
O gün, bugündür..
Geceler hüzünle dolu, güller yetim,
Kokunun ve beden sıcaklığının sindiği o bank üşüyor için,için..
Adeta, iliklerine dek ayazlara kesmecesine..
Benim halim mi ?
Sorma beni, hali pürmelalimi ...
Ben, ölülere kat, kat ağla hallerinde divaneliklerdeyim ....!
Ne, iki yakam bir araya geliyor ..
Nede, kurnası tutuyor gözlerimin ..
Elimde kalan bir tutam saçın, ve fotoğrafınla ..
Dolaşıp duruyorum ..
Nerdeliğimi bilmeksizin...
Revamıydı bu, diye zırıltılı ağıtlara boğularak ..
Hıçkırıkların boğazıma düğümlenmişliğinde
Sensizliğin girdaplarında ..
Ölüp,ölüp dirilerek ....
Kan ağlayan yüreğimin taşıp ,dilimin söylemişliğinde
Her gece, seni anlatmaya duruyorum, yıldızlara ...!
Her gece, seni anlatmaya duruyorum, yıldızlara ..!

Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ

Friedrichshafen /Almanya

23/09/2016

Saat:05_23

 

MERDİVEN ...

Düş kırıklıklarım, elemler'im, kirlerim, kinlerim, nefretlerim ...
Yılları ,ömürleri, adımları, ağırlık ve yükleri sırtında taşıyan merdivenlerin ..
Taş soğukluğuna sindi !
Yuttu, merdiven basamaklarının beton derinliği ve kirleri ...
Kırık dökük ..
Öksüz, yetim ve yitik sevinçlerimi ..
Un-ufak olup, betonda yiten ...
Yarım-yamalak, çocuksu, mahcup gülüş kırıntılarımı !
Yarım-yamalak, çocuksu, mahcup gülüş kırıntılarımı !

Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ

Friedrichshafen /Almanya

12/09/2016

Saat:23_42

 

ÇEKTİĞİM, ONDANDIR .....!

Yaradan'ın katibi, yazmayı bilmemiş ...
Kırılsın kalemi .....
Çektiğim, ondandır ...
ÇEKTİĞİM, ONDANDIR .....
Yüklemiş sırtıma, kahrı, çileyi .
Aramadan bulmuş, hep bahaneyi ....
Çorap edip örmüş başıma belayı ....
O kararttı bana hayatı, zindan etti dünyayı ...
Bir gün olsun güldürmedi yüzümü, şu fani ömrümde ....
Ayazlarda dondurdu, gonca gülken soldurdu ....
Göynütdü gönlümü, tüketti özümü, paraladı yüreğimi ....
Hasret koydu mutluluğa ....
Kul etti beni, kula .....
KUL ETTİ, BENİ KULA ....
Yaradan'ın katibi, yazmayı bilmemiş ...
Kırılsın kalemi .....
Çektiğim, ondandır ...
ÇEKTİĞİM, ONDANDIR .....
Sorup-sorgulayınca ben, gelmeyince işine ....
Yaptı, yapacağını ....
Attı suçu felek ile kaderin sırtına, düşman etti beni, bana ...
Ödetti hatasının diyetini, çektirdi azabını .
Ceremeyi, cürmü, sardı sırtıma ......
Yaradan'ın katibi, yazmayı bilmemiş ...
Kırılsın kalemi .....
Çektiğim, ondandır ...
ÇEKTİĞİM, ONDANDIR ...
ÇEKTİĞİM, ONDANDIR .....!

Mulla SEZGÖR YASSIBAŞ / İSYANİ

Immenstaad / Almanya

30 / 01 / 2024 - Salı

Saat ; 12_40

 


AĞIR, AĞIR, AĞIYORLAR ÜSTÜME, ÜSTÜME ......

Göğü ve ufkumu karabasan olup sarıp, kuşatan ...
Baktıkça içinde yitip, savrulduğum ....
Kurşundan da ağırlığı kuşanmış, kara bulutlar ...
Olanca acımasızlıkları ve hoyratlıklarıyla ....
Sanki söyleyip, diyecekleri bitmemişçesine ....
İştahla ve pervasızca, dahası .....
Olanca umursamazlıkları ve vurdumduymazlıklarıyla ....
Ağır, ağır, ağıyorlar üstüme, üstüme .....
AĞIR, AĞIR, AĞIYORLAR ÜSTÜME, ÜSTÜME ......

Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ / İSYANİ

Immenstaad / Almanya

01 / 02 / 2024 - Perşembe

Saat ; 08_18

 




ORADA, ÖMRÜN, SİNENİN, BAĞRIN DERİNLERİNDE, ÇİLENİN ATEŞİ YANMAKTADIR ......

TIPKI, BAĞRI DEŞİLİP-DELİNEREK, ARŞA LAVLAR PÜSKÜRTEN, ALEVLER KUSAN VOLKAN DAĞLAR GİBİ ........!
Sızım, sızım sızılarla, acılara yenilmişliğiyle .....
Yürek homurdanıyorsa derinden, derine ....
Bilesin ki beyhude değildir asla, o halleri insanın ve ömrün ....
Orada, ömrün, sinenin, bağrın derinlerinde, çilenin ateşi yanmaktadır ....
Tıpkı, bağrı deşilip-delinerek, Arş'a lavlar püskürten, alevler kusan volkan dağlar gibi ....
ORADA, ÖMRÜN, SİNENİN, BAĞRIN DERİNLERİNDE, ÇİLENİN ATEŞİ YANMAKTADIR ......
TIPKI, BAĞRI DEŞİLİP-DELİNEREK, ARŞA LAVLAR PÜSKÜRTEN VOLKAN DAĞLAR GİBİ ........!
Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ / İSYANİ
Immenstaad / Almanya
22 / 01 / 2024 - Pazartesi
Saat ; 10_42

8 Şubat 2024 Perşembe

 

YAPTIĞIN,YAŞADIĞIN,YAŞATTIĞIN...

Kala, kala ihtirasa belenen ihanetinin demli hüzünleri kaldı .
Ardın sıra kalan sararmaya yüz tutmuş fotoğraflara sinen, kırık-dökük gülüşlerde, kendini ele veren, gizlemeye çalıştığın gerçek yüzünün ve içtenliksizliğin izleri ...
Senin aşk meleği olmadığının ve samimiyetsizliğinin kanıtıdır ...
Boynuna asılan ve yıllardır taşıdığın ibretlik vesika senin karaktersizliğinin tescilidir ....
Unutma ki hayatta ve onun uzantısı olan aşkta senin yaptığın ve eline-yüzüne bulaştırdığın İKİ İLAHA BİRDEN TAPINMAK OLANAKSIZDIR ...
Yaptığın olsa,olsa sadece kendini kandırarak ömrünü, yılları ve güzelliklerle, kutsal değerleri hebadır ...
Yaşadığın ve yaşattığınsa, düpedüz azap dır .
Hem de dibine kadar, yaşanmış azap dır.

Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ /İSYANİ
Immenstaad/ Friedrichshafen / Almanya
29/ 04/ 2019
Saat ; 16_45

GÖZ BEBEKLERİNDE SAKLIDIR, KORKULARIN ....!

  İmrentiyi, tiksintiye , zoru, kolaya, kolayı, zora, oluru, olmaza, olanaklıyı, olanaksız, sevgiyi, nefrete döndüren ...... Hükmeden ve boy...