İSYANIN DİLLENİP, KIZIL GÜL OLUP AÇIŞI, KOR ALEVLER DE YANIŞI MİSALİ....

          RUHUM, SAVAŞTA ..........!

 

 

 

Karamsarlığın, kötümserliğin, umutsuzluğun, mutsuzluğun, özcesi ……

Cümle olumsuzluğun, kuşatmasını, karanlığını ve prangasını kırıp, yok edip, kaldırmak için, ruhum savaşta .......

Meramımın, asla bencillik ve sırf ne pahasına olursa, olsun kazanan , zafer sarhoşluğunda yiten-yitiren olmalar, olmamış lığında ....

Dahası ........

Yalınlık, içtenlik, tevazu ve edep dairesinin içinde  varlığı sürdürmenin insan ve insanlık için yeten de , artan hal olduğunu bilenliğin de ......

Kazananın, insanlık ve insanlığın olmasının, belirleyici irade olmuşluğun da , yetmedi …..

Akıl-İzan, vicdan ve sağ duyuyla, hayatın, doğrunun gereği olduğunun idrak ve farkında'lığın da olarak …..

Soyunup, koyulduğu var oluş savaşında, diş-tırnak kavgayı göze alan, ruhum savaşta ...

Zaman, hayat, tarih ne gösterip, ne yazar (?), onu zamanı gelince ve gerçekle, koşulların sonucu olarak göreceğine olan, sarsılmaz inançla .....

AYDINLIĞIN,KARANLIĞA, SEVGİNİN, NEFRETE, BARIŞ VE KARDEŞLİĞİN SAVAŞ İLE NEFRETE GALİP GELEBİLMESİ İDEALİYLE ……

Gözünü, Pıtraktan, budaktan hatta yılan, çayan ve ihanetle, tuzaktan sakınıp, esirgememecesine, yani ve özcesi VESVESE, İŞKİLLENME, KUŞKU VE HASILI KÖR KORKUYA YENİLİP, TESLİM OLMADAN

Yolun ve kavganın zorluğunun şuuruyla, bilincinde olmanın iç huzuru ve güveniyle, meşakkatli de olsa zafere niyetlenip ......

Beraberinde ……..

Her sonucu göze alma olgunluk ve kemaliyle, kuşandığı ......

Güven ve öz güven zırhının, iyiden, iyiye ve güvenilirlikte sarıp-sarmalamış lığında, ruhum savaşta ......

RUHUM SAVAŞTA .........!

 

 

 

Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ / İSYANİ

 

 

 

Immenstaad / Almanya

 

 

 

16 / 03 / 2022 - Çarşamba

 

 

 

Saat ; 20_40

 

 

TIPKI BENİM GİBİ.

Kırılmak'la kalmayıp ,içi -dışına çıkmacasına darmadağın olan ayna..

Şu dünyanın ve hayatın bağrında ,seni en iyi anlayan benimdir, inan..

Gülüp geçme, çünkü ..

Tıpkı benim gibi, kırk yamayla bir araya getiril'sen bile..

İflah olmazsın, asla..

Böylesi pürmelalliği yaşayanlığımla,

Bilirim acısını, zorluğunu,,

Dahası dayanılmazlığıyla , katlanılmaz'lığını, senin halini ...

Ondandır demem , halin, hal değil , tıpkı, benim gibi..

Halin , hal değil...

Tıpkı , benim gibi..!

Tıpkı , benim gibi...!

 

Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ / İSYANİ

Immenstaad / Almanya

15/03/2022 - Salı

Saat; 18_30

 

 

KÜSKÜNÜZ ÇOĞUMUZ, HAYATA KÜSKÜN !

Eserken hayatın kasırgaları, sürüp savurmacasına, bizi ..
Akıp giderken zaman, tükenirken ömür keşmekeşlerle, ahla,vahla ..
Pişmanlıklar yangınında külümüzün, göğe savrulmuşluğunda ...
Vah-tuhlarla, hay-huylarla gönül bağlarımızın, viran olmuşluğunda ..
Göçmelere koyulurken, alemlerden, alemlere ..
Muammaların ve acabaların kısır döngüsünde ...
Kimimiz, kızgın ...
Kimimiz, hırçın ...
Çoğumuz, yaralı ve kırgın ...
Hüzünlerin ve hazanların, ömrümüzü, ruhumuzu, sarmışlığında ..
Gönül imbiklerimizde, gamları demlemişliğimizde ..
Küskünüz çoğumuz, hayata küskün ...!
Gerçeklerden, yüzleşmelerden ...
En başta ve en çokta, kendimizden kaçmışlığımızda ....
Mış gibi yaşamalarda ....
Teleflerde, tüketiyoruz ömürleri, günleri ..
Beyhudeliklerde ıskalıyoruz, hayatı ve güzellikleri ....!
Çalınıp-talan edilmişliğinde, umutlarımızın ...
Karartılmışlığında, yarınlarımızın ..!
Bozalar pişirilmişliğinde, tepemizde ...
İçimizden, pek çoğunun, hayatın ipine tutunmalara, boş vermişliğimizde ..
Arabesk sığlıklarda , dogmatikliğe,kaderciliğe, saplanıp kalarak ..
Suçu,kusuru hep kadere, feleğe yada birilerine ..
Ve, hatta ....
Biçare, masum mu masum, kara kedilere yüklemişliğimizde ...!
Cambaza bak da uyutulup,kandırılmış'lığımız da ...
Sağ duyuyu terk edip, gamlara,elemlere ve fallara ,muskalara belenmizşliğimizde ...
Hacıya,hocaya ,şeytan maskarası madrabaza bağlanıp ..
Kah parmaklanıp,kah badelenmişliğimiz de ..
Arı-namusu dümdüz edip,umudu kaf dağından da öte, sürmüşlüğümüzle ..
Avutma ve avutulmalarda,mavallar da,yalanlarda,masallarda,ninnilerde ..
Uyuyor ve uyutuluyoruz, kandırılıyoruz çokça ...!
Ayak oyunlarında, hayatın kara labirentlerinde, dar sokaklarında ..
Kısa paslaşmalarda telef edilerek, itilip-kakılmalarda ..
Küskünlük ve miskinliklere yuvarlanıyoruz ....
Eninde-sonunda, sıklıkla ve çoklukla ..
Karalara kesip, hoşnutsuzluklarda,küskünlüklerde, yutulmuşluğumuzda ...
O güzelim ömürleri, heba ediyoruz,heba, olurda,olmazda ..
Yalancı baharlarda donakalmalarda yada aldatılma ve aldanmalarda ...
Farkında olmadığımız,değerlerin, güzelliklerin, nimetlerin ..
Avuçlarımızdan ve hayatlarımızdan, uçup gitmişliğin de ...!
Sevinç ve gülüşlerin ..
Hazan, hüzün ve göz yaşlarına, dönmüşlüğün de ..
Hep ...
O, hiç gelmeyen ve gelmeyecek olan treni,körü körüne beklemişliğimizde ..
Ömürler çürütüyoruz,ömürler, sünepece ..!
Tükenip gidiyoruz, sümsüğü düşüklüklerde ..
Avaralar ve ıskartalar kasnağında un-ufak olmuşluklarda ..!
Hatta, ölüyüm dediğimizde ...
Ölmeleri bile, bilip-becerememişliğimiz de
Ölmeyi'de,yaşamayı da ağzımıza-yüzümüze bulaştırmışlığımızda ..
Gidiyoruz, varla-yok arasında, bok yoluna ..
Çoklukla da...
Yaşamanın, değil özünü keşfetmek, anlamını bile kavrayamamışlığımızda ..
Yaşıyoruz, miskinliklerle-küskünlüklerin arasındaki ..
Şamar oğlanına, dönmüş hallerde ..
Karamızın, akımıza ...
Akımız'ın, bokumuza karışmışlığın da ..
Üstelik, çoğu kez de, farkın'dasız,heba da,telef olmacasına ..!
Iskalıyoruz hayatı, hayatın, bizi sürüp-savurup ..
Sille-tokat benzetmişliğin de ..!
Ölü canlığın, sığlığında ..
Hayatımızın, adeta kubur olup çıkmışlığın da ..!
O, acımasız zaman ırmağının ...
Boz bulanıklık da, ömürlerimizi yutmuşluğun da ...
Göz açıp-kapamacasına anlarda, biniveriyoruz, imamın kayığına..
Ya da, Azrail'in Yılkı atına ..
Geçip gidiyoruz, ölüm denen muammalar alemine ...!
Hayatın ve kaotik kasırgaların, mutsuzluk girdaplarının yutmuşluğunda !
Dağa küsen tavşanlıkların, aptallık ve hüsranlarında, ömürler tüketip ..
Hayat denen, ulu dağın ..
Küskünlüğümüzü, umursamamış''lığın da ..
Kendi cehennem ateşimizi, kendimizin yakmış'lığın da ...
Farkındasızlıkların ve hayatın, hay-huyunda ..
Göçüp giderken, esvelesine...
Küskünüz çoğumuz, hayata küskün ...
Hayata küskün ..!

Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ/İSYANİ

Friedrichshafen / Almanya

11/ 03 / 2017

Saat ; 16_09

 KÜL OLDUM.....

Salkım söğüt misali eğildim aşk gölüne ..
Kanamadım suyuna, doyamadım aşkına ..
Tutkunun alevleri sarınca, kül oldum, uğruna ...
Kül oldum, uğruna ...

Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ/İSYANİ

Friedrichshafen /Almanya

11/03/2017

Saat:19_30

 KOKLADIKÇA, SEN KOKAN, ÇIKINIMI ........

SEN KOKAN, ÇIKINIMI .........! Bilmem, o ara fark etmiş miydin, toy sevdalı lığın türbülansların da, savrulup, kendinden geçmişliğin de ? El çabukluğu, marifetlik de, görür yanından, görmez yanından,'' - Yaşanmışlıkların sıcaklığıyla, o anın yakıcı heyecanı ve titremelerin sarıp-sarmalamış lığında .... <<-SICAĞI, SICAĞINA ÇIKIN ETMİŞTİM >>Aramızdaki yaşanmışlıkları, özenle ! '' İyi ki çıkın etmişim, düne, sana, yaşanmışlıklara dair güzellikleri, zamanın behrinde ...... Gamıma ilaç, yalnızlığıma yoldaş, sıkıntımla, dertlerime derman olsun diye ... Malum, zor iş, yalnızlığın karanlık dehlizinde ömür tüketmek .... Hayat, an gelir, asar insanı, anıların çengeline ..... Döndürür, durur ........ Kah hüznün, kah sevincin, olmadı ,bilinmezliğin gölgesinde ...... OLMADI, BİLİNMEZLİĞİN GÖLGESİNDE ........! Çıkınımda tebessümlerin, sıcacık, içimi ısıtan solukların, içimi gıcıklayıp, baştan çıkartan fısıltıların ……… En çokta, beni meftun eden, melül, melül bakışların var ... Taptaze, yepyeni, sanki senden az önce teslim alınmışcasına ... Elimde olmadan soruyorum daldığım düşün, duygu ve anı ummanında kulaçlarken ...... O, hiç kopmaz deyip, sandığımız, ömür, gönül, yürek ve duygu bağını ? Nasıl, nerede, neden kopardık ta, savrulup, kaybolduk şimdi, hüzünler çölünde ? Hüzünler çölünde .......! Şimdi çıkınımda eksik olanlarla, yüreğimde yara olanların, ortaya dökülüp, yan yana gelmişliğinde, fark edince ….. Hüznün hançeri saplanıp, dağlıyor gönlümle, ruhumu ... Her şey güzel ve inanılmayacak kadar mükemmel görünüyor ve giderken, biz aramızda eksilip, yitenin ve kalmayanın, O, adını koyamadığımız gerekçenin, kusurun ne olduğunu, gecikmişte olsam bulmuşluğum da …… Böylesine kusursuz görünen ve işleyen sevda düzeneğimizin, defosu, kusuru aramızdaki ateşin ….. Küllenip, soğumaya yüz tutmasını kavrayamamak ve fark edememek ti .. Ondan, yüreklerimizle, ruhlarımız üşüdü, ardı sıra duygularımızla, aşk yitirdi canlılığını .. Ondan olmalı .... Gerçeğin ve hayatın ayazında dona kalmaları ..... GERÇEĞİN VE HAYATIN AYAZINDA DONA KALMALARI ....! Açtığım çıkındaki eksik öylece oracıkta duran göz yaşı damlası izinde, sararmaya yüz tutan lekesinde, saklı kalmış ... Gözden kaçmış lığında fark edememişim, tıpkı önce fark edememelerde sevdayı, mutluluğu, birlikte hayatın güzelliklerini ,ıskaladığımız gibi .....! Neredeyse, yine ıskalamaya kurban gidecekti ... Şimdi ,çıkınımdaki o,ize, lekeye bakarken yitip, kayboluyorum, yine-yeniden, anılar ummanında ... Iskalamanın tarifsiz hüznü ve dayanılmaz hicranıyla ........ Göz yaşlarım, yeni yağmurluğun da düştükçe, eski ize yoldaş oluyorlar, yoldaş . Çıkınıma sinen o, eski göz yaşı damlasına, izliğinde, lekeliğin de olsa bile, yoldaşlıkları ... İyi ki açıp, sergen etmişim çıkınımı, ıskaladığım la, kusurumu yakaladım, onda . Yıllar sonra da, olsa …….! Bir çıkında, ömürlerin, yaşanmışlıkların ve anıların, sarı zamanlarla, solmaya yüz tutan sarmal olmuşluğun da ... Bereketli bahar yağmurlarının ıslattığı çıkınımın sen kokmuşluğun da geçiyorum, kendimden ...... Kokladıkça, sen kokan, çıkınımı ........ KOKLADIKÇA,SEN KOKAN, ÇIKINIMI ...... SEN KOKAN, ÇIKINIMI .........! Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ / İSYANİ Immenstaad / Almanya 14 / 03 / 2022 - Pazartesi Saat ; 21_25

 UCUNDA, ÖLÜM OLSA DA ...!

Bu kadar tutkulu, isterik ve kışkırtıcı çağırma ..
Davetlerin, içimdeki çağlayanları tetikliyor ..
Duygu debiler'im, haz ve hezeyanlarımla ...
Adeta, Niyagara'ya kafa tutmalarda ..!
Kıracağım, ruhumun ve tutkularımın prangalarını, akacağım, sana ..
Doldurup,taşırmacasına seni ..
Cemreyle uyanan, toprak misali ..
Her bir yanım canlanmakta, devinimlerde arzu ve tutku çoğaltıyor ..
Rüzgar ekenin, fırtına biçmesi, misali ..
Bu denli arzuyla ve davetkarlıkla, sen girdikçe, kanıma ..
Albenin ve haşmetinle, serince gözlerimin önüne cevherini ..
Kamaşıyor gözüm ..
Sığmıyor içim içime,taşıyorum ben ,benden
Bereketli aliviyonlar, saçarak...
Alıp, götürüyorsun beni, benden ..
Adeta, bozulmuş saat zembereği gibi, her şeyim karışıyor, bir, birine ..!
Gel girme kanıma, kışkırtma, düşürme aklıma çılgınlıkları ..
Bak, benimde endazem kayık, hani şunun,şurasında ..
Sonra cebelleşme de, baş edemezsin benle, ve yakarız bir birimizi, iyiden iyiye ..
Ateşle-barut gibi gelirsek, bir araya ..
Kırarız bentlerimizi,yakarız gemileri, yıkarız köprüleri ..
Karışırız kumla-su gibi, iç, içe ..
Gel etme-eyleme ..
Kamçılama tutkularımı, azdırma, içimdeki sevilere aç kısrağı ..!
Yelelerim alev, alev yakar, tutuşturur seni, tepeden-tırnağa ...
Sahip çıkıp, gem vuramayacak'san, bana ..
Kışkırtma beni,otur,oturduğun yerde ..
Tahrikkarlık da, kışkırtışlar da ki pervasızlıklarınla, girersen kanıma ..
Ya, yanar ateşimde kül olur, savrulursun, benimle ..
Ya da, kırmışlığımla zincirlerimi,
Un ufak ederim seni, tutkularımın patlamalarında ..
Yıkmışlığımla bentlerimi, taşmışlığımla yatağımdan ..
Selimde-suyumda savurarak ,haz denizimin derinliklerinde nefessizliklerde ...
Coşku,coşku, köpük, köpük çıkarayım, içini-dışına ..
Her halükarda ..
Kıracağım zincirimi,vuracağım kendimi, aşkla yoluna ..
Ya,sen bana erip, ereceksin muradına ..
Ya ben yutup, çoğaltacağım seni, ihtirasla beden atlasımda, haz okyanusumda ...
Çıksada canlarımız aşkla, birbirimizin kollarında ..
Sarmaş dolaşlıkda gireceğiz birbirimize, eninde-sonunda ...
Şunun, şurasında hazla dolup-taşmışlıkda ..
Ucunda, ölüm olsa da ..!
Ucunda, ölüm olsa da ..!

Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ/İSYANİ

Friedrichshafen / Almanya

11 / 03 / 2017

Saat ; 23_36 

 KESMEZ BENİ, AŞAĞISI .....

Kesiş'eli yollarımız ..
Sen doğalı beri, dolunay misali ömrümün ve gönlümün atlasına ..
Aşka ve sana, müptela olalı beri ...
Aşk denen, bu illetlerin en güzelinden muzdaribim, sevdiceğim ..
Yazılalı, sen ömrüme ...
Dağla'yalı yüreğimi, talan edeli, ömrümü ve ruhumu ..
Gecem-gündüzüm, havam-suyum-gıdam olalı, sen ..
Bu dertlerden muzdariplikle, iflah olmaz illetim le ...
Tabiplerin bile derman olup, şifa bulamamış'lığında ..
Bilirim ve inanırım ki ..
Em'imde sensin, çarem'de, illetim'de sensin, şifada ..
Ya sen olacaksın, derdime, derman ..
Ya, alacaksın bu canı, bu tenden ..
Ya, tutup elimden, kaldırıp-katacaksın, ömrüne, sokacaksın, gönlüne ...
Yazacaksın, aşk diye, adımı yüreğine ..
Şifa'da sen, sebebim de ...
Bil ki ...,
Kesmez beni, aşağısı ....
Ayrılık, amansız ve öldürücü illetim, sıtmamsa ..
Sen, kininimsin, kininim ..
Kininim ...
Bilirim ...
Derdime derman, yarama merhem olmaz, senden başkası ...
Sıtma illetinden de beterlik de, sarmışlığınla iliklerime dek, beni ..!
Kinin'im, sensin ....
Kesmez beni, aşağısı ....!
Kesmez beni, aşağısı ....!

Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ/İSYANİ

Friedrichshafen /Almanya

12 / 03 / 2017

Saat ; 12_24