27 Aralık 2016 Salı


ASLINDA ....!

Akıl tutulmalarında, sağ duyusuzluğun pençesinde kıvranırsın ...
Sorgulamadan yana almamışsan nasibini, hayatta ...
Hayat denilen bu kavgada ...
Hem burnunun ucunu, hem ormanı, hem ağacı, hemde ufku ...
Dahası, duvarların ve perdenin ardında olan-biteni görmeyi bilip-beceremezsen ..
Kurtulmaz, başın beladan ....
Suçu kargaya yükleyen, insan denen aciz güruh ..
''Kılavuzun kargaysa, burnun boktan kurtulmaz'' deme ukalalığıyla ..
İnsanın, insana attığı kazığın, yaptığı ihanet ve kötülüğün suçunu ..
Atar namertçe, gariban hayvanlara ..
Oysa ki, insanın kendine ve soyuna ....
Hemcinslerine yaptığı kötülüğün binde birini ..
Yapmaz, hayvan, hayvana, dağ, dağa, taş, taşa .....
Emek-ekmek, alın teri ve sermayenin sömürü kavgasında ...
Ezenlerin, ezilenlere kanlı zulüm ve renkli entrikaları değil midir utanç veren ?
Cehalet, ilbiz karanlıkta boy atan yobazlık, zulüm ..
Sözüm ona insanca, insana reva görülmemiş midir ?
Hep; '' - Uyanığı severim, benden uyanık değilse '' diyerek ..
Nesilden, nesile taşınmamış mıdır çürümenin virüsü ?
Asalaklık ve kara kazançlarda kıyılmamış mıdır ?
Emeğe, alın terine, göz nuruna ?
Yine, sözde insan geçinen mahluklarca ...
İnsandır, insanın ve insanlığın köküne kibrit suyu döküp, nesline kıyan ...
İlhak, iltihak, sömürü ve hegemonya savaşında ..
Kıyılmamış mıdır mazlum, masum günahsız sabilere ?
Dalda sız-dulda sız insanların yarınları, talan edilmemiş midir ?
Canavar ruhlu ,vampirlere taş çıkartan hilkat garibelerince ...
Ne zaman ki, akı, karadan ...
İyi yi, kötüden ..
Emek ile sermayenin savaşında emekten yana olmaktan geri durmuş ..
Dahası ....
Kendine, sınıf bilincine, onura, insana, hayata, evrene ...
Emeğe, ekmeğe ve alın terine ihanete yeltenmişse, insan ..
Evren kana bulanmamış ..
Kardeş kavgasında, açmadık goncalara ..
Doğmamış sabi-sübyanlara kıyılmamış mıdır ?
Ondandır ki ...
Ateş bacayı sarmadan ..
İş, işten geçmeden, kaçırmadan olanakları ...
Bilgiyle, bilinçle, sağ duyu ve onurla sorgula, hayatı ..
Taş,taş üstündeyken yıkma dünyayı, insanın ve insanlığın başına ..
Kendi ayağına ve nesline, kurşun sıkma ..
Durdur, çomak sok ...
Kanlı düzenin dişlilerine ...
Namus, emek, ekmek ve onurdan yana tavrın ve kararlılığınla ..
Geçmeden Bor'un Pazarı, Sürmeden eşeğini Niğde'ye ...
Onur ve sağ duyunla siper et gövdeni ..
Durdur hayasızca akınları, katliamları,savaşları ..
Yozlaşmanın karanlığında boğulmak yerine ..
Sok, karanlığın bağrına ..
Bilimin, ilmin, aydınlığın, bilgeliğin hançerini ..
Yüzleşmeye koyulduğunda ..
Utanmamak ve alnının akıyla, '' - İnsanım . '' diyebilmek için ..
Koy ömrünü, yüreğini, siper et gövdeni ..
Karanlığın ve cehaletin ,
Kapitalist deccallerin, şerefsizler ordusunun saldırılarına ..
De ki daima ..
Ölüm, ölüm ya, hırlamak nesi ..!
Onursuz sürünmek yerine ..
Ölebilmeli insan şerefiyle, şereflice, yüreklice ..
Bir ölüp, bin doğarız felsefesinin erdemi ve yürekliliğiyle ..
Unutma ki, onurdur, inançtır, insanın asalet ışığı ...
Söndüyse onurun, yüreğin, vicdanın ışığı ....
Olan-biten ...
Olsa, olsa ..
Boktan bir ömrü kuburda tüketmektir, nafilece ...
Yemek, içmek ve sıçmaktan ibaret döngüyse, olan-biten yegane devinim ...
Ser-sefilce sürense ....
Bu hayat, hayat değil ...
Onurdan ve hayadan nasibini almadan ...
Beyhude kadavralıklar da, ömür telefliğinin daniskasıdır, aslında
Ömür telefliğinin daniskasıdır, aslında ...!

Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ/İSYANİ

Friedrichshafen / Almanya

27/12/2016

Saat;18_15

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

  YARIMSIN …. Hayatın sana oldum olası cömert davranıp … Yediğin önünde, yemediğin ardında, bal-kaymak bir hayatı sunmuşluğunda … Oldum olas...