5 Mart 2021 Cuma

 


DÜN .......

HUZURA, SEVİNCE, MUTLULUĞA, GÜLMELERE MUHTAÇKEN, BU'DA YOKTU'YA ......!   

 

 

Her ne yapıp-ettim, hangi usulü ve yolu denemiş sem de .......

Aidiyet çabamı görmezden gelen ve beni içlerine sindiremeyen .....

Hayatla, dünyayı, ömrüme, dünyama ve içime sığdırmışlığımda bile, olumluluklarda yanımda olup, bir an bile olsun, yüzüme gülmemişliklerinde .....

Her nasıl, başarıyorlarsa, yenilenin, kaybedenin ve dibine kadar mutsuzluğa itilenin, hep  ben olmuşluğum da .....!

'' - Yetti be........

.....Nereden inceldi ise, oradan kopsun .....! '' Diyerek ......

Üçünü- beşini, önünü-arkasını, düşünmeksizin ......

Kendimi, kaldırıp koyuvererek, derin ummanıyla, amansız kasırgasına ...

Attım kendimi ,içine, kayışı koparıp, balataları yakarak .......

En yakınım akraba-hısımla dost dediğim çevremdekilerin, nihayetinde, toplumun, hallerime bakıp, ürkek ve titrek sesle ........

'' - Kayışı koparmış, kafayı kırmış, korkulur böylesinden .....! '' Sözleri arasında, adeta sırra kadem basarak, bir anda beni, benimle baş başa bırakarak, tüymüşlüğünde ''

Nicedir bulamadığım, yoksun olduğum, '' Huzur . '',Denen, bana yabancı halle, tanıştım  ...!

Eski benin, insanların, insanlığın, dünyanın derdini, dert edinen benin, kendini nasıl yiyip tükettiğini fark edip, anladım, o an ...

O gün, bu gündür ...

Kırıklıklar da dolaşmışlığım da, akıllı geçinmeye çalıştığım günlerden ve hayattan, çok daha güzelliklerle, hatta mutlulukla tanışıp, selamlaşmaya da, başladım .....!

Anladım ki ....

Gerektiğinde, akıllı ve dert babası, Marko Paşalıktan arınmalı, kendini ve yüreğini dinleyebilmeli, insan ...

Bunalımlı ve cinnet geçiren hallerimde iken, şimdilerde geri geldi ağzımın o, bildik  tadı ....!

Gülmeyi unutmaktan, Marsık yüzlü, hem kararıp, hem de, yıpranmanın alameti derin çizgilerin yerini ......

İçtenlikli, doğaçlama hallerle, içimden geldiğince gülmeye çalışan garibanın keyfi geri gelince .......

Zar-zor olsa da, bu yeni bana da alışıyor ve gittikçe de, yakışıyor, yüzümün, bu yeni hali ....!

Ah, birde şu, ara-sıra yoklayan o, eski Limoniliğim ile, içimdeki safra ve dilimdeki iç yakan kekremsilik, hatta, acımsılık, düşse yakamdan ......

Ben, değil dört köşe, altı köşe kasketler gibi, çok köşeli olacağım, bedenimle, ruhum, kesin  kurtulacak o, içimdeki güzelim çocuk sevinçleri, yerleşecekler, iyiden, iyiye .....

Şimdinin kiracılığın da, dünden daha iyi halleriyle erinç ve sevinç hissederek, şöyle diyorum kendi, kendime ...

Tıpkı, hem de öncelikle, hemcinslerim kadınların çoğunca  ''  Evde kalan, kız kurusu ! '' etiketi yapıştırılan biçareye, gerdek gecesinin sabahında Çeşme başı fiskosların da kocasıyla ilgili eksik-artık konuşan laf ebelerine ve dedikodu edenlere, cesaret ve yüreklice, ağız dolusu haliyle, dediğince ki ruh halleriyle .....

'' Dün, anamın evinde, buda yoktu ya, varsın gözü kör, ayağı topal oluversin, o kadar kusur, KADI KIZINDA DA, bulunur ...!

Hah işte, bende bana diyorum, önce için, için sonra da, meraklı taze turşulara, ders verip, had bildirmecesine hal ve duygularla bezenmişlik ile, huzuru ve sevinci keşfedip, onlarla yeni, yeni tanışmışlığım da ...

Tıpkı, o yeni gelin hanım misali ...

'' - Durun, durduğunuz yerde, kesin vır vırı, bilin haddinizi .....!

Dünkü, eski benle, kıyaslanamayacak kadar çok daha iyiliğim


de, buda yoktu' ya, diyorum ben de .....

Önce, dünün gam kuşu olup çıkan bana, sonra da o, malum, kerameti kendinden menkul,

lafazanlar güruhuna ......!

'' Dün, anamın evinde  huzura muhtaçken, azaplar da kıvranırken ....

Mutsuzken, mutluluğa özlem çoğaltırken, bu halimle, durumum, bu anım da  yoktu'ya .....!

DÜN .......

HUZURA, SEVİNCE, MUTLULUĞA, GÜLMELERE MUHTAÇKEN, BU'DA YOKTU'YA ......!

BU'DA YOKTU'YA ......!

 

 

 

Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ / İSYANİ

 

 

 

Immenstaad / Almanya

 

 

 

05 / 03 / 2021 - CUMA

 

 

 

Saat ; 15_30

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

  YARIMSIN …. Hayatın sana oldum olası cömert davranıp … Yediğin önünde, yemediğin ardında, bal-kaymak bir hayatı sunmuşluğunda … Oldum olas...