SÖYLEYİN ŞİMDİ,BANA SÖYLEYİN...
Ayıplı ve karanlık günlerin sancılarıyla kanar yüreğim. Beşer şaşarlığımda,unutsada aklım, hafızam,,, Sanmayın ki unutur yüreğim. Kor kor yanmışlığında.. Taptazedir hala yaram,yıllar,takvimler ve ömürler devrilsede üzerine..... Maraş feryad figan,alev alev haykırır küllenen ömürleriyle. Nasıl utanmam nasıl ,insan oluşumdan ? İnsanım diyenin,insana kıyışından...... Öfkelerine ,hırslarına,gözüdönmüşlüklerine dini bayrak yapışlarından..... Toprak toprak bağrında, Ölümü tatmışlığında karış karış sokaklarında,semalarında, Hala,çığlık çığlığa yankılanır dünün ayıplı günleri.. Ellerinde kan,yüreksizliklerinde kin ve nefretle.... Kan bürümüş gözleriyle,galebe çalmış öldürme hırslarıyla... Saldırıyor,hane hane ocakları körlemecesine Ağzı salyalı, kanlı itler.. Nice masum ömürleri katlederek .. Ölümü, acıyı ve utancı sunuyor cellatlar. Kente ve insan soyuna.. Kudurdukça kudurarak doymuyorlar, Kan döküp,can almaya. Hangisini desem size? Dilim varmaz,yüreğim dayanmaz buna .. Dün,ayıplı tarihin karanlığında .. Kerbelada,Sivasta,Çorumda,Dersimde,Maraşta Ölüm sundu çakallar ölüm.... Uluya uluya, kör karanlıklarda....... Hain pusularda,puşt zulalarında.. Kahpece kusuyorlar ölümü,kusuyorlar hala.. Ve, sunmaktalar körpecik masum ömürlere ölümü.. Kana doymamışlıklarıyla Ülkem Anadoluda.... İnsanımı boğarak acıya,gözyaşına. Nasıl utanmam insan oluşumdan, nasıl? İnsanlığın yüz karası katillere hesap soramamışlığımda, Söyleyin şimdi bana, söyleyin ey insan soyu..! Mualla YASSIBAŞ Hildesheim/Almanya 25/12/2009 Saat:01_20 24 ARALIK 1978, MARAŞ KATLİAMI Nurettin Çalışkan ncaliskan@dogus.edu.tr Balıkların hafızası üç saniyeliktir... Onun içindir ki Akvaryumda iken okyanusta sanırlar kendilerini.. Her gün onlarca insanın öldürüldüğü yıllardı 70 li yılların sonları. Okullar, kahveler basılıyor, bombalanıyordu. Bir �iç savaş� görünümü vardı bütün yurtta. Bir yandan faşist saldırılar sürerken, diğer yandan bu saldırı karşısında kendini koruyanlar bulunuyordu. Sağ-Sol çatışması, Alevi-Sünni kavgası değildi yaşanan. 24 Aralık 78, Maraş katliamını olarak yazıldı tarihe. 19 Aralık : Maraş'ta faşistlerin propaganda aracı haline gelen Cüneyt Arkın' ın "Güneş Ne Zaman Doğacak" filminin gösterildiği Çiçek Sinemasının faşistler tarafından bombalanmasıyla olaylar gelişmeye başladı. 20 Aralık : Saat 20.00 sıralarında bu kez de, Yeni Mahalle'de sol görüşlülerin ve Alevilerin devam ettiği Akın Kıraathanesi'ne patlayıcı madde atıldı ve iki kişi ağır yaralandı. 21 Aralık : Kendi attıkları bombaya "misilleme" olarak 21 Aralık günü faşistler Maraş Meslek Lisesi öğretmenlerinden , TÖB-DER üyesi, Hacı ÇOLAK ve Mustafa YÜZBAŞIOĞLU öldürdüler. 22 Aralık : Faşistler öğretmenlerin cenaze törenine saldırdılar. 23 Aralık : "Allah adına savaş"a (cihat) çağrılan Maraş köylerinden gelenlerin katılımıyla Maraş katliamı başlatıldı. 23-25 Aralık 1978'de Kahramanmaraş'ta yaşamını yitirenler Mustafa ACINIKLI Osman ANDIZ Ali AKINCI Hasan AKIRMAK Gülsüm AKIRMAK Musa ALTUN Adem ARMUT Zeynep AYDOĞAN (Ev Hanımı) Ali ASLAN Memili BAKICI Elif BALTA (Ev Hanımı) M. Ali BALTA Cemal BAYIR Fatma BAZ Hüseyin BAZ Yılmaz BAZ Şiho BEKAR Hacı BIYIKLI Bayram BİL Ali BİLMEZ Hasan BİLMEZ İbrahim BİLMEZ Fatma BİLMEZ (Ev Hanımı) Hacı Bektaş BOZKURT Nihat BOZKURT Hasan CENGİZ Hüseyin CEREN Cennet ÇİMEN Ökkeş DALKIRAN Ali DOĞAN Mehmet DUMAN İmam ERGÖNÜL Hüseyin ERGÖNÜL Güllü ERGÖNÜL (Ev Hanımı) Mehmet ERGÜNDÜZ Evliya ERMİŞ Musa FUNDA Hatice GÖRÜR (Ev Hanımı) Kamil GÜLŞEN Hasan ILDIRCAN Ökkeş İNCE Sebahat İŞBİLİR (Ev Hanımı) Hacı Veli İŞBİLİR Ali Rıza İŞBİLİR Mehmet İŞBİLİR Mehmet KAHVECİ Şah İsmail KALAYCI Veysel KALKANDELEN Abdullah KANDEMİR İsmail KARACA Cemil KARADUTLU Abbas KARAKIZ Mehdi KÖKLÜ Ercan KÖŞE Hasan KÜÇÜKKAYA Yusuf LAKAP Yusuf LEVENDİZ Mehmet MENGÜCEK Süleyman METİN Hasan NERGİZ İsmail NERGİS Zeynep NERGİZ (Ev Hanımı) Kemal ÖZDEMİR Cennet ÖZDEMİR (Ev Hanımı) Hasan ÖZTAŞ Abdullah POLAT Mehmet SAĞLAM Ali SAĞLAM Fidan SUNA (Ev Hanımı) Ali SUNA Esma SUNA (Ev Hanımı) Mehmet SUNA Necati PARAMIŞ İsmail TERCAN Kalender TOKLU Hüseyin TOKLU Mehmet TORUN Nazım TOSUN Ali TRAŞ Aziz TÜZÜN Kezban USTA (Ev Hanımı) İbrahim USTA Abidin UZUNPINAR Ali UZUNPINAR Hasan UZUNPINAR Ali ÜN Kamil ÜN Zekeriya ÜN Gülşen ÜN (Ev Hanımı) Mahmut ÜNAL Malik ÜNVER Döndü ÜNVER (Ev Hanımı) Zühre ÜNVER (Ev Hanımı) İbrahim ÜNVER Malik ÜNVER Bünyamin VAROL Zöhre YILDIRIM Abdurrahman YILDIRIM Zeki YILDIRIM Mehmet YILDIZ Veli YILDIZ Ahmet YILDIZ Ali YILMAZ Hatice YILMAZ (Ev Hanımı) Hüseyin YILMAZ Hamza YILMAZ Hüseyin YÜZÜAK Hasan YÜZÜK Derviş ZÜLKÜFLÜ Katliamın bilançosu 25 Aralık gecesi saldırılar sona erdi. Sıra katliamın bilançosunun çıkarılmasına gelmişti. Ölü sayısı 111 Yaralı sayısı 1000'in üstünde Tahrip edilerek yakılan ev 552 Tahrip edilerek yakılan işyeri 289 Yakılan oto 8 Saldırılar durmuş ama halkın korkusu durmamıştı. Yaşananların soykırım sonrasında Maraş'taki Alevi nüfusun yüzde 80'inin kenti terk ediyordu . Davanın sonucu Adana, Kahramanmaraş, Gaziantep, Adıyaman, Hatay İlleri Sıkıyönetim Askeri Komutanlığı 1 Numaralı Askeri Mahkemesinin (Esas No: 1980/82, Karar No: 1980/520 sayılı) gerekçeli kararı: Hakkında dava açılan sanık sayısı 804 Ölüm cezasını alanlar 29 Müebbet hapis cezası alanlar 7 15-24 yıl arası hapis cezası alanlar 7 10-15 yıl arası hapis cezası alanlar 29 5-10 yıl arası hapis cezası alanlar 259 1-5 yıl arası hapis cezası alanlar 26 Beraat edenler 379 Karar aşamasında firarda olanlar, çeşitli nedenlerle davası tefrik edilenler ve ölümle davası düşenlerin toplamı: 68 oldu. Ölüm ve müebbet cezalarının dışındaki diğer hapis cezalarında 1/6 arasında indirim uygulandı, cezalar daha da azaltıldı. Mahkemenin kararı, Yargıtay'da bozuldu. Yeniden yargılama, Yargıtay süreci vb. idam cezaları uygulanamadı. Hafif cezalarla dosya kapandı. Kahramanmaraş katliamı sonrasında, Ecevit hükümeti 26 Aralık'ta toplanan Bakanlar Kurulu'nda 13 ilde sıkıyönetim ilan ediyordu. Maraş'ta olan bir savaş değildi, bir katliamdı. Bunun adına �anarşi� denmez, �sağ-sol çatışması� da denmez. Bu, �Alevi-Sünni çatışması� da değildi. Olaylar, ne bir rastlantı, ne de "halkın galeyana gelmesi" sonucu olmuştu. Olaylar aylar öncesinden planlanmış ve programa konulmuştur. Maraş'ta olan plânlı ve örgütlü bir faşist saldırıydı. Amaç * Polis devleti yaratmaktı * Gelişen muhalefetin önünü kesmekti * Toplumsal yığınları terörle sindirmek, içlerine korku salmaktı * �öteki�ni yok saymak, �tek tip� insan yaratmaktı * Ekonomik programın önünde engel oluşturan işçi sendikalarını dağıtmaktı * Sıkıyönetimi çağırmaktı * Bir darbenin hazırlanmasıydı Dün sağ-sol çatışması, alevi-sünni kavgası olarak kullanılan gerekçelerle sürdürülüyordu baskılar, bugün Kürt-Türk ayrımı üzerinden. Dün MHP vardı katliamlarda, bugün �hassas Türk vatandaşı� MHP'liler linç girişimlerinde. Dün Kontr-gerilla, ETKO, TİT gibi isimler vardı saldırılarda provokasyon eylemlerinde, bugün derin devlet adıyla tanımlanan ilişkiler yumağı Susurluk'ta, Şemdinli'de. Dün �komünistler camiyi bombaladı� gerekçesi vardı, bugün �bayrağımız ayaklar altına alındı�. Dün düşünürler, yazarlar, gazeteciler saldırıya uğruyor, öldürülüyordu, bugün aynı saldırı düşünürlere ve yazarlara sürmekte. Dün tanklar, panzerler vardı muhalefetin önüne konulan, bugün protesto eylemine katılan 10.000 lerin üzerinde F-16 lar uçuruluyor. Dün katliamlarda, saldırılarda adı geçenler bugün �kahraman�, milletvekili, klüp başkanları. Dün �komünizm geliyor� tehdidi vardı, bugün �ülkemiz parçalanıyor�. Ve yine hafızamız zayıf, �barışı seven� Total redçi Mehmet Tarhan yargılanıyor, Dünyada 19 Ülkede dayanışma içinde onunla, yurdum insanı sessiz... Emil Galip SANDALCI'nın 26 Aralık 1979 tarihinde Demokrat gazetesinde �Zamandır� başlıklı yazısında: � Kuşkusuz içinde yaşadığımız şu kokuşmuş, kanlı, haksız ve eşitsiz rezil ortamda faşizme, emperyalizme, şovenizme vb. karşı olacağımızı açıklamak doğaldır. Eğer asfalt yol üzerine kapaklanmış cesedi gazete kağıtları ile örtülü profesör dostumuzun (Orhan TÜTENGİL) öpülesi ak saçlı cansız başını TV ekranlarında seyrederseniz ve de cenazesinde -katili imişcesine- dipçiklenirseniz, ya da eşinizin, oğlunuzun, kardeşinizin, babanızın kanlı et parçalarını duvarlardan kazırsanız, gözü gitmiş, kolu bacağı kopmuş, delik deşik edilmiş, felç olmuş, tabanları patlatılmış, elektrikle delirtilmiş, ardına cop sokulmuş insanları tanır, bilirseniz... Elbette faşizmin yanında değilsiniz. Eğer insansanız, Hitlerleri, Himlerleri kıskandıracak Kahramanmaraş kıyımının yapıldığı bu ülkede şovenizm karşısına dikileceksiniz...� diyordu.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder