21 Ağustos 2024 Çarşamba

 

Şiir;
Hayatın karmaşıklığını, duygu anaforlarında, en yalınlığında dillendirirken, ortaya koyduğu görselle gerçeğin çıplaklığında, çarpar insanı .......!

HAYAT BU .....

Hayat bu .....
Dur-duraksız dönme dolap'lığın da
Kurulmuş döngüsünde, döner durur ............
Çarkının canla, kandan beslenmişliğinde ....
Ölümün değirmenine su taşır, durur ....
Böyleliğin de geçip giderken zaman ....
Kimi düşer, kimi kalkar, olmadı ...
Kimi güler, kimi ağlar .....
Hayat bu, dur duraksız, işine bakar .....
Zaman ırmağında, ömürler akar .....
Dedik'ya ....
Hayat bu .....
HAYAT BU .....

Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ / İSYANİ

Immenstaad / Almanya

11 / 09 / 2021 - Cumartesi

Saat ; 05_30

20 Ağustos 2024 Salı

 

İÇİNİZDEN BİRİ..
Hep, yarın gece der, aklımdakilerle,duygularımdan geçenleri ötelerdim ..
Yarın geldiğinde de, dünde kaldı onlar der,çıkmaya çalışırdım kendimce, işin içinden ..
Çocuksu şark kurnazlığın kıyılarında dolaşarak ..
Zaman acımasız ırmaklığında, aktı, gitti ..
Gün oldu,zaman yitti, ömür eskidi .
Birde baktım ki,o geçenlerin çoğu .....
Çürümüş yaprak ve sönmüş kül olup çıkan, dün adına umut dediğim, düş dediğim güzelliklerdi ..
Ben umudumu,düşlerimi farkındasızlık'larda çiğnedim ..
Şimdi avuçlarımda yaş,gözlerimde hüzün, yüreğimde hiç dinmeyen, kanamalı sızı var ..
Bari,siz ,siz olun benim yaptığımı yapmayın ..
Öksüz bırakmayın ömrünüzü, öldürmeyin umutlarınızı,
hayallerinizi,düşlerinizi ..
Ben kimmiyim ?
İçinizde ki, yada ...
İçinizden biriyim, içinizden biri ...!
Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ/ İSYANİ
Ereğli /Konya
20/08/2018

Saat ; 03_55

GECENİN İÇİNDE, HAZDAN MORA KESTİ, AY ....!
Gecenin içinde hazdan mora kesti, ay ...
Düştü sulara sevi, sevi ..
Aşkla, aşka boyadı suları ...
Dalga, dalga yakamozlar çoğalttı, öptü kumsalları, taşları, kayaları su ..
Cümbür cemaat, aşka kesildi gece, sular esrikleşip geçtikçe kendinden ...
Fısıltılarla, işledikçe içine suların, rüzgar ...
Koyuldu dansa deniz, sırılsıklam olup, baştan başa yıkadı ayla, geceyi ….
Lilanın haşmetinde, salım, salım salındı ayla, sular ..
Bir demdi ki tüm yaşananlar, tarifsiz ve sözcüklere sığmayan duygulardı dillenenler ..
Geçtikçe ay kendinden vecdle ..
İçti sular aşkı, mor rengin o, haşmetli, albenili güzelliğinde ...
Sürsün istedikçe sular, gece ve ay bu nefes kesen güzelliği ...
Gazeplendi bulutlarla, yıldızlar ..
Hasetlerinden çatlamışlıkla ..
Söksün diye şafak, doğup, yutsun diye yaşanan güzellikleri, güneş ..
Ellerinden geleni artlarına koymaksızın ...
Oradan, oraya hoşnutsuzluk ve efkarla, haset ve hatta öfkeyle savrulup durdular..
Gecede ay, aşk ve haz, hasetle cebelleşen bulutlarla yıldızlar geçtiler iç, içe geçmişlikle kendilerinden.
Gecenin içinde, hazdan mora kesti ay ..!
Gecenin içinde, hazdan mora kesti ay ..!
Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ / İSYANİ
Immenstaad / Friederichshafen – Almanya
27 / 11 / 2018
Saat ; 14_36

19 Ağustos 2024 Pazartesi

 

YANITIN NE OLURDU ?
Bizler, çoğu kez...
Onlardan yani kuş olmak isteriz ..
Olanak olsa, kuş, insanoğlu olmak ister miydi ?
Hele ki de, bilseydi insanın,insana soysuzluğunu ...
Kalleşliğini,ihanetini ve cellatlığını ?
Kuş, kuşluğunda....
İnsan denen, muammalar küpünden daha munis ve kainatın yüz akıdır.
O insan ki ....
Kuşunda, kendi soyunun da köküne, kibrit suyu dökendir ...
Sizin seçiminiz ne diye sorsa ve gözlerinin içine baksa, kuş ..
Utançtan kaçırdığın gözlerinle,yanıtın ne olurdu ?
Yanıtın ne olurdu ?
Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ / İSYANİ
Ereğli / Konya
19/08/2018

Saat; 22_27

18 Ağustos 2024 Pazar

 



O, DÖNÜLMEZ YOLLARA ....!

Oynamaz, her zaman köçekler, kapında ..
Gitmişlikleriyle, başka kapıya ..
Sana, kocaman şaşkınlık yada öfke kalır, geriye, kala, kala ..
Akıp durmaz her zaman, ırmak gürleyerek ..
An gelir, kesilir suyu, yiter efelenmesi ...
Suyun sesine ve içine işlemesine hasretliklerde, kurur, dere yatağı .
Çatlar toprak ,suya özlemle ,derinden ,derine...
Esip durmaz yel, an olur, dalda yaprak oynamaz ..
Ağaçlar bile bunalır, rüzgarsızlığın yarattığı hararette ...
Yazın sonu kış,kışın sonu , nasıl baharsa ..
Doğanın nasıl kendine has bir sistemi varsa ,insan oğlunun da öylesi bir, biyolojik sistemi vardır..
Yıl yorgunu,hayat vurgunu, ömürler de ...
An gelir, çözülür, dinamizmin halatları ..
Sistemin kendi içindeki deviniminin işlevsizleşmişliğinde
Uyanmaz nefis, arzular sabun köpüğü olur, söner apansız ..
Delişmen çağlardaki enerji ve ateş söner, zaman içinde
Tutkunun alevleri küllenince, ruh matem tutar ...
Yeller eser, yılkı atları ruhuyla, ufukları fethetme arzusunun, yerinde ...
İnceden, inceye sızıya karışan yorgunluklar, sardıkça bedenleri ..
Geçer kendinden, yitirmişliğiyle, haz, dürtü ve duygusunu ..
Her şeyin, zamanı ve çağı vardır,
Tıpkı aşkın,gülüşmenin,neşenin,kederin, ağlaşmanın,doğumun ve ölümün olduğu gibi......
Zamansız ve sebepsiz dönmez çarkı, hayatın ve tabiatın ..
Kalkışılırsa zoraki, döndürmelere ve devinimlere ..
Ya sakat olur,ya da dağılır mekanizma ..
Öğretir hayat insana, kıçınla cebelleşilmeyeceğini ..
Aksi halde, donuna edip,rezil-rüsva olacağını öğretip,yaşatmışlığıyla, defalarca .....
Sevmelerin, aşkların, tutkuların ..
Hele ki de ,ömrün tavı,bedenin ve ruhun enerjisi ve çağı yitince ..
Dünün, gonca ömürleri,sararıp-solmalarda yaşlanıp,kendinden geçince ...
Suyu yada yeli kesilmiş, takatsiz ve devinimsiz değirmenlere, döner ..
Değil dönmelere ve öğütmeye koyulmak, tık çıkmaz ...
Ne yapsan,boştur, nafilelikler çağında ..
Kırılınca kazığın dikliği,sivriliği,acarlığı ...
Çaksan geçmez, yere...
Böyleliğinde bedenler yenilir yıllara ve yitirir işlevini ...
Bunun tarifsiz hüznü çöker....
Görünür yada görünmezliğinde, omuzlara ve ruhlara ....
Kabullenmesi zor, hatta kondurma dahi, aklın kıyısından,köşesinden geçmezken
Unu eleyip-eleği tavana asmaların ...
Bezginlik,bedbahtlık ve iç karartıcılığı yutar, bedenleri,ömürleri ve ruhları ...
İşte tam da, böylesi hallerde ....
Göz, gözü görmemecesine kopan fırtına veya kasırgalarda ...
Adeta, toza karışıp, uçuşan allı yeşilli yapraklar ve gazeller gibi ...
Uçuşur umutlarla, sevinçlerde .........
Yokluğun, telefliğin ve apansız yitirilmişliğin, hüznüne belenerek ..
Ve nihayet, inmeden perde, bitmeden oyu,kapanmadan sahne ..
Çıkmayan candan, umut kesilmez teranelerinin yinelenmesinde ...
Son bir gayretle o, bir atımlık barutu kullanmayı, akıl etse de ..
Piştov patlamaz, süngü de düşer, sümsükte ...
Nafileliklerde ....
Onun da, para etmemişliğinde ...
Kala kalır insan el, elde, baş, başta, çaresizliklerin ortasında ....
Umutların, bir başka bahara bile kalamamışlığında .:
Çalar kapıyı, en acımasızlığıyla hayat ..
Ölümünde hayata ve insana dairliğinde ..
Ölmeden, ölüşlerin kahrı ve gazabıyla, paralanan ruhta ...
Söner o, en son ışıkta ..
Devrilir kavuk, yıkılır minare, kararır sahne ..
Gerisi mi ?
Sorma gerisini, gerisi teferruat ve nafile ....!
Hayatın, hay- huyda geçip, ölümün, zamansız gelmişliğinde ..
Toplayamadan pılıyı-pırtıyı, alırsın voltayı ..
Öküzün ölüp, ortaklığın ayrılmışlığın
da ..
Ölüm bir yana düşer,hayat bir yana ..
Sana, sorup-sual edenin, olmamışlığında ..
Tıpkı, doğumunda ki gibi ..
Binerken de, imamın kayığına ..
Dayatmışlığıyla hazin ve malum sonu, sana ..
Takarsın, Karamürsel sepetini, koluna ...
İçine emrivakiliklerde, ölümden yana nasibinin,rızkının ve fermanının konmuşluğunda ....
Fark edememişliklerde, alıp ta başını gidersin, ölüm denen o, dönülmez yollara ...
O dönülmez yollara ...!

Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ/İSYANİ
Immenstaad/ Almanya
18/08/2017
Saat ; 18_33 

17 Ağustos 2024 Cumartesi





ULU ORTA ..

Bir kadın ölüyordu,ulu orta...
Kocasının,zalimliğe soyunarak ona ölümü reva görüp,
Canını,teninden almışlığın da..!
Akıyorken,yığın yığın kalabalık sürüler...
Olanlara sırt dönüp...
Aymazlığın çukurunda,voltalara koyulmuşlukla.
Magandalar,körpecik bebeleri,gepegenç kızı, kadını....
Filinta delikanlıları,katledip,koparırken hayattan..
Göz yumuyordu aymazlar ve nemelazımcılar güruhu onlara ve olanlara..
Koyulmuşken,kalabalıklar koyunluğa..
İnsanlığın diz boyu bataklığında..
Ölüyordu,an be an,insanlar ve insanlık...!
Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ/İSYANİ

15 Ağustos 2024 Perşembe

 




SÖNDÜRÜR RUHUMUN FERİNİ, ÇERAĞINI .......!


Derdiğim Gazap Üzümlerinin, çektiğim azapların, çilelerin, cefaların canıma tak edip, iliklerimi kurutmuşluğunda ...
Amansız ve acımasızlığında apansız patlayan hayatın kasırgası .....
Söndürür, ruhumun ferini, çer ağını .....
Sarıp-dolayarak rengarenk acılarımı, kıtlaşan tatlılarımla, buruk, kekremsi tatlarına .....
Beni avutup, kandıramaz kesilen kırık-dökük mutluluk artıklarının yetersizliğinde ......
Ömür dibeğimde ruhumu, gönlümü dövüp durarak pestillerini çıkartmış lığımda .....
Demlerim, ruhumun zulasında, hicranları, gamları ......
Baharlara hasretten de çok, yabanlık çoğaltan yıkık-dökük hisara dönmüş, Viranşehir olup-çıkan ömrün bekçiliğinde ......
Ruhumun ömür atlasımın derinliklerinde, çekip-çoğalttığım sürgün acılarında .....
Her yeni an yada günde, gam kervanımla, katarıma ...
Dur duraksız yenileri eklenir, sözümün ve istemez ligimin hükmünün olmamış lığında ...
Böylesi KUZGUNİ VAHŞİLİKLERİ VE HOYRATCA TAARUZLARIYLA ...
HAYAT DENEN AZMANIN, delik-deşik edip, KEVGİRE DÖNDÜRMÜŞLÜĞÜNDE ....
Sabret desem de gönlüm le, ruhuma .....
Onlara da nefes tüketip, yalvarışlarımın nafileliğinde, bildiklerini okumayı sürdürmüş lüklerinde ....
Amansız ve acımasızlığında apansız patlayan, hayatın kasırgası .....
Söndürür ruhumun ferini, çer ağını ......
SÖNDÜRÜR RUHUMUN FERİNİ, ÇERAĞINI .......!

Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ / İSYANİ

Immenstaad / Almanya

15 / 08 / 2023 - Salı

Saat ; 09_15






 YİTİREN, YENİLEN, İÇ EDİLİP, ACIMASIZCA IRZINA GEÇİLEN, MASUMİYET DEĞİL SE NEDİR ?

Biline ki .....
Nefret gemisinde pupa yelken giden ömürlerin, karaya, taşa kesen yürekleri .....
Sadece sevgisizlik çölünde kavrulmakla kalmadıkları gibi ....
Hırs, garez ve kıskançlık rüzgarıyla dolu yelkenlerle, nefret ummanında sefere yola koyulunca ...
Kararan gözleri, hırs bürüyen, kine-nefrete bilenen yürekleriyle ....
Sırf sahip ve muktedir olmak ve amansız-acımasız hegemonyalarını bina etmek uğruna ......
Ne pahasına olursa, olsun ..
Kökten kendilerinin olmaması başlıca eksiği ve bu tamahkarlara göre de.....
Bağışlanmaz kusurları olan,bina ,para ,mal - mülk, servet ,Unvan vesaire gibi, tek kusuru, cümle yapılmışları, kazanımları ...
Dahası , bu aç gözlü tamahkar tayfanın , ganimetleri olup çıkan Hanı ,hamamı ,Sarayı, tahtı sayısız malları, uçsuz bucaksız toprakları, Tavla Tavla atları...
Hasılı, Mal, kazanım ve servet olarak aklınıza her ne geliyorsa ,onların topunu birden ..
''- Bana yar olmayan ,kimseye yar olmasın '' Güdüsüyle toptan yok sayıp hatta bizzat kendileri yerle yeksan ederek
Sadece yıkmak ve en onulmazı da, yeniye çöreklenmek adına ve hevesiyle ....
Dahası yeniyi de kayıtsız-şartsız sahiplenip, el koyarak ......
Başarıya, zafere erişmenin hesaplarında ve kavgalarında yiterken, HAYATI VE GÜZELLİKLERİ ISKALADIKLARININ, onlar için önemi olmamış lığında ...
Giriştikleri amansızca kavgada ve kanla, karanın, pespayeliğin hortlamış lığında ...
'' - Hep bana, rab bana . '' İhtiras kasırgasında savrulmuşluklarıyla ..
Hegemonya ve güç zehirlenmesinde kendilerini de, yollarını da , yönlerini de yitirmişlikle ...
Sadece, kazananın kendileri olması adına .....
Her yolu mübah gören, alçalmanın sınırsızlığında kulaçlamalarda
istediklerini elde edebilmek adına ...
Değil, sadece Roma'yı .....
Veya, kendileri için önemsiz ayrıntıdan ibaret gördükleri, ömürleri yakmayı da, göze alıp, kafaya koymuşluklarınla ......!
Ne çiğnenmedik çayır-çimen ....
Nede, ezilip, hoyratça koparılarak ölüm dayatılan çiçekleri katletmek de işin içine dahil olmacasına ...
Yapmayacakları hiç bir kuralsızlıkla, zorbalığın, kötülükle, garezin, zulmün olmamış ve kalmamış lığında ...
'' - BENDEN SONRA, TUFAN ...! '' DİYEREK KOYULDUKLARI, BU UÇURUMLARLA KESKİNLEŞİP, TEHLİKLERE GEBE YOLDA ....
Kendilerinden saymadıkları her ömrün, bedenin ve canın ....
Yüreğine paslı ,Ağulu hançer saplayıp, ayağına kurşun sıkıp, ruhlarını azapta dağlamaktan, asla ama asla geri durmazlar ...
İşte, onun içindir ki ...
İnsanın güvesiyle, kurdunun ve perişanlık nedeninin, her zamanki gibi yine sözüm ona'' - İnsan ...! '' Olmuşluğunda .....
Yıkar-yükletir, devirir, ezer ve ardına bakmadan ....
Muhterisçe yürüyüp geçip, giderek o muktedirlik ve saltanat tahtına oturup .....
Hükümranlığın keyfini, erk gücünün tadını ve zevkini çıkartmalara koyulurlar ......!
Şimdi durup, düşünmeli ve tam da yeri gelmişken, o can alıcı soruyu sormalı ....
<< - Bu Zeban iliklerle, hoyratlıklarda sevgi, sevi ve kemal yaşama hakkı olup, filizlenip, serpilerek boy atar mı ? >>
Yanıtın, malumluğun da, malumun ilanında, herkesin kendini kandırmalara koyulup ........
<< - ŞERİATIN KESTİĞİ PARMAK ACIMAZ ! '' Lafazanlığı, avanaklığı, softalığıyla, soysuzluğunda, malumun ilanına razı olmuşluğunda ...!
Kimse açmaz, mühürlü dudaklarını, gık çıkarmaz ...
Güce tapınmanın karanlığında soyunup, atarlar .....



Yılanın, kav atışı gibi, insanlık adına her ne varsa ......
İNSANLIK ADINA, HER NE VARSA .....!
Karanlığın, güzelliği, zehirli bataklığında, yut musluğunda .....
Yitirenin, sevgi, sevda ve aşkla, insanlık olmuşluğunda .....!
Narsizmle mayalanan şuursuz ve Anomalik, karanlık, saplantılı, marazalı tutkuya kul-köleliklerde, kendilerinden geçenlerin ...
Üryan yada maskeli balolarıyla, amansız hoyrat savaşlarında......
Birinin mutsuzluğundan, mutluluk dermeye çalışan, tadar mı hiç yada önemser mi munislikte vecdi, mutluluğu ?
MUNİSLİKTE VECDİ, MUTLULUĞU?
AŞKIN VE SEVGİNİN BİLE BÖYLESİ PEJMÜRDELİKLE, KEPAZELİKLERDE, NAFİLELİĞİNDEN NEMALANAN, ÖFKEYLE KAMÇILANIP .......
NEFRETLE BESLENEN, AYRIK OTLARININ KUŞATMIŞLIĞINDA, HANGİ ÇİÇEK BOY ATAR?
HANGİ ÇİÇEK BOY ATAR ?
Olsa, olsa, yeşillikleriyle, alımlı renkleriyle göz boyayıp .....
Sinelerindeki AĞU VE ÖLÜMLE, ACI SAÇARAK, AYAKTA KALIR, ZAKKUMLAR .....
BU AMANSIZ BENLİK, VARLIK SAVAŞIYLA ..
NEFRETLERİN ÇATIŞMALARDA, GARABETLE, KÖTÜLÜĞÜ ....
MALUM İLAHLIĞIN OLMAZSA, OLMAZI SAYIP GÖRMÜŞLÜKLERDE.
Yitiren, yenilen, iç edilip, acımasızca ırzına geçilen, masumiyet değil se nedir ?
YİTİREN, YENİLEN, İÇ EDİLİP, ACIMASIZCA IRZINA GEÇİLEN, MASUMİYET DEĞİL SE NEDİR?
Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ/ İSYANİ
Immenstaad / Almanya
15 / 08 / 2023 - Salı
Saat ; 15_50

  YERİN .........., Bozuksa mayan, çürükse özün, fukaraysan onurdan-haysiyetten yana .... İlkesizlik ve omurgasızlıktan yana, kimse eline su...