OTURUR İÇİME .....
Elde tutamadıklarına mı yanarsın, kaçanlara mı dövünür sün ?
Her halükarda, hayatın, adını ıskalayanlar la, yitirenlere yazdığına mı kafayı takar, içerler sin ?
Hayatla hesaplarımızın, hiç uymamış'lığın da ....
Mutluluktan, sevinçten yana, boyun büküklüğün den muzdarip
hallerde ömür tüketmişliğin, içimi yakıp-kavuran acısı, oturur içime .....!
Elbette, bilmeye bilenlerdenim, hayatta, her zaman iki kere ikinin dört etmemişliğini .......
Bununla birlikte, hep mi beni buluyor böylesi netamelikler ?
Demeden de, edemiyor, insan ....
An geliyor, ray yapıp döşüyor seni, hayat denen CEBERUT DEV, bencileyin, nicelerine mezar olan bağrında, çöl sıcağında, coğrafyalarda yeri olmayan .....
Kılı, kırk yarmacasına özenle aransa da, görülüp-bulunmayan, adı-esamesi geçmeyen ...
'' - Şeytanın terk edip, Meleklerin hiç uğramadığı ...! ''
Bu gizemli, meçhul, dahası, ürkütücü kum yığınında savrulurken ......
Rüzgarda, kah, kalıveriyorsun kum dağının altında ....
Kah, savruluşlar da uçuyorsun kum misali oradan, oraya ...
Duru, durağı olmayan, hengameli hayatın, köleliğin de ...
Bir gün olsun, gün yüzü görüp, iç huzuruyla derinden, derine gönlünce, oh çekip .........
Yaşanan anın, tadını, keyfini çıkaramamışlığın da ......
Apansız patlayan, göz yaşı sağanağına yenilen, ıslak gözlerinde, dün .....
Telef de yok ve hüsran yangını ...
Yarınsa, koca bir muamma olup,asılmış sa boynuna .....
Hallerinin böyleliğin de, ipin ucunu kaçırmakla kalmayıp
bırak mutluluğu ......
İç huzuruyla, tebessümü yakalayamamış lığın da ......
Şu soru takılınca aklının çengeline, gel de, çık, çıkabilirsen işin ve kaosun labirentlerinden ...
<< - Bende mi, onmasaklık, hayatta mı gaddarlık ? >>
Sorunun yanıtsız lığın da, dönersin kirmana .....
İpini koparıp, avara dönmelerde, yoka ve ıskalamalara dönen kirmanlığın, iç karalığı ve gönül yorgunluğuyla ....
Ömrüne tebelleş olan, hüzün bulutlarının, dört bir yandan amansızca sarmışlığında ....
Dünün yitik, yarının muamma hallerinde, yüzleşir'sen kendinle ...
Oturur içine katmer, katmer elemler .....!
OTURUR İÇİNE, KATMER, KATMER ELEMLER .....!
Böylesi hal ve anlarında, kendini sığdıramamış lığın da, şu koca cihana ....
Kendi, kendine .....
<< - SENİN, DÜNYAYA SIĞAMAMIŞ'LIĞIN DA, SIĞAR İÇİNE GAM DAĞLARIYLA, HİCRAN UMMANLARI ....>>
Diyerek, söylenmeler'den, burnundan solumalar da, kendine kızmaktan, alamazsın ....
O'an, oturur içime, ıskalamışlıkların ve kendini, çekip, çıkartamadığın, yitirmişliklerle, yitikliklerin acısı....
Oturur içime, o an.....
Dibi tutmuş tencere hallerinde hissetmekten, kendimi alamam .....!
Yineleyip durduğum ....
<< - SENİN, DÜNYAYA SIĞAMAMIŞ LIĞIN DA, SIĞAR İÇİNE GAM DAĞLARIYLA, HİCRAN UMMANLARI ......>>
Nakaratlarının ........
Dilime dolanmış lığın da, döner dururum, kanadı kırık kirmanlıklar da ....
DÖNER DURURUM, KANADI KIRIK, KİRMANLIKLAR DA .....
Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ / İSYANİ
Immenstaad / Almanya
15 / 06 / 2021 - Salı
Saat ; 23_40
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder