24 Kasım 2017 Cuma


AFATLAR BAŞLAR



Bir yanını arsız, sırnaşık ayrık otları sarar ..
Hayat sana genellikle zindanının kapılarını ve gayya kuyularının dipsiz derinliklerinin karanlığını açarsa ..
Gülmelere hazırlanmışken, görünmez bir elce tebessümlerin çalınıp ..
Yüzüne-gözüne, gönlüne, yüreğine karamsarlıkları, bet-çehre halleri iliştiriverirse ..
İllallah diyerek, bezginlik, hüsran ve yenilgilerde ..
Yaşam gemisinin yelkenlerini, indirivermek zorunda koyarsa..
Çıkamazsan işin,dertlerin,gadanın-belanın ve karamsarlıkların ..
Değil elden ve gözden ırak sırçadan sarayların, elinin altındaki hemen-her şey yıkılıp-dökülü veriyorsa ...
İğdiş ediliyorsa duyguların ..
Bayram yerlerini, sevinçler yerine ...
Halk dilinde '' - ŞEYTAN FIRTINASI '' Denen ...
Apansızlıklarda ani kum hortumlarının fırtınalarının göz, gözü görmemişliğindeki ....
Naçarlık çığlıkları kaplayıveriyorsa, sıkça ve apansızca ...
Oynamaya-zıplamaya hazırlanmışken, acılara belenerek, dizlerini dövmelere koyularak ..
Yürek ve yaralarının kor, kor dağlanmasıyla ..
Yerle-yeksanlıklarda sürünüp ..
Son bir gayretle, el yordamıyla, hayata tutunmaya çalışırken bile ..
Bastığın topraklar kayıyorsa, ayaklarının altından .
Hatta, tüm bu melanetlikler yetmezmişçesine üstüne, üstlük ..
Birde, düşlerinle, umutların çalınıveriyorsa, amansız haramilerce ..
Nafileliklerde soluk ve ömür tüketerek ...
Dermansızlığa teslim, karamsarlığa yenilme hallerinde, helak olursan ...
Bil ki ..
Bir yanını arsız, sırnaşık ayrık otları sarar ....
İşte tamda, böyleliğinde ..
Çoğalır öfke ve hınç, yüreğinde ..
Şükürlerini de, silip-süpürmecesine  kabarır en aykırı duyguların ..
Kork ve korksunlar senden, hayat ve çevrendeki zebaniler..
Şirazeden çıkmışlığın da her şey  hatta ..
Beklenmeyen, akla gelmeyen...
Dahası kondurulamayanlar bile olmak üzere, her bir eylem ve devinim beklenmekle kalmaz ..
Sarar seni, en azgının dan, cinnet halleri, kan bürür, gözlerini.....!
Nuh'un tufanından da, beterlikler de, afatlar yayılıp-saçılır, senden ..
İşte o an gözünün kararıp, öfkeden, sağını-solunu görmez hale gelmişliğin de ..
Ürker senden, tüm fincancı katırları ve kervanlar bile ..
Dişlerinin öfkeden birbirini yiyip -yutup-dökmüşlüğünde ..
Saçılır içinin alevleri, etrafa ..
Ölüm, ölüm diye nar rengi felaketler saçmışlığında ..
İnsanın içindeki o, muammalı dev canavarın uyanmışlığında ..
Önlenemez yıkımlar ve felaketler yağar, arza ...
Bunun adı ne kaderdir, nede kaza ..
Düpedüz göz göre, göre gelen beladır, bela....
Belanın geliyorum demişliğidir, hissedene, bilene ..
Sezgi gücünü, yetisini, sevginin ve insanlığın emrine veren bilgelerce
Yangına körükle gitmeyip, sevgiyi ve  barışı kendine yaşam biçimi ve rehber edenlerce
Görünen deki, görünmeyeni keşfedenlerce..!
Sen, senden geçersin...
Yaranı Tuz'un, sineni, öfke alevlerinin dağlamışlığında ..
Çıkarsın sen, senden hatta insan  olmaktan ..!
İşte o an çıkar ortaya, içindeki canavar ..
Öfkenin alevleri ....
Hem seni, hem çevreni, hem de, hayata ve sevgiye dair, her ne varsa, onları yakar ..
Felaket sağanaklarının girdabı ,seni ve nice canları ve güzellikleri yutar ...
Yıldırımlar  olup, semadan yere yağar ..
Saçılan ateşlerde kor, kor yangınlar ..
Yangınlarda, ölümünde ötesine geçen, afatlar başlar ....!
Afatlar başlar ....!


Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ


Immensataad / Almanya

23 / 11 / 2017

Saat ; 09_33

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

  YARIMSIN …. Hayatın sana oldum olası cömert davranıp … Yediğin önünde, yemediğin ardında, bal-kaymak bir hayatı sunmuşluğunda … Oldum olas...