ÇÖKÜNCE GECENİN KARANLIĞI .....
Çetrefilli ömrün tutsaklığına, birde, terk edilmişliğin acısıyla, yalnızlığın kahreden elemini eklemiş'seniz, bencileyin .....
Çökünce gecenin karanlığı başlar, korkuyla, sanrılara eşlik eden göz yaşlarının raksı ......
Çekip çıkartacak vefalı elin uzanmamış'lığında, yalnızlığın ürkütücülüğünü yürek, yürek, ses, ses, muhabbet, muhabbet paylaşarak azaltacak ……..
Hatta, kim bilir belki de, yok bile edecek, nefes yoldaşının olmamış'lığında ....!
Aynada sizin, sizinle suskun ve göz yaşı sağanağın da ki kıyasıya ve dahası, amansızca hesaplaşmanız sürerken …….
Karanlığın öptüğü, pencere camlarında, perdelerde, yetmedi …….
Üstünüze, üstünüze devrilen duvarlarda peydahlanan, korkunun ayak izleri belirdi miydi .........
Fare olmak, hatta karınca, bit, pire olma ve bir deliğe girme isteğiniz bile kurtaramaz sizi, korkunun ecele faydası olmamış'lığında .......!
Yeter ki, bir yol kaybetmeye görün yürek sesiyle, sağ duyunun yolunu ve sapmaya kalkın, korkuya belenen, karanlığın çıkmaz sokaklarına ........
Tuz biber eker, hele birde, ÇÖKÜNCE GECENİN KARANLIĞI …..
Olanca ürkütücülüğü ve acımasızlığıyla, tüy diker, korkularda tükenmişliğin'ize …….
TÜY DİKER, KORKULARDA TÜKENMİŞLİĞİN'İZE .......!
Yeter ki, çökmeye görsün gecenin, vahşi, kuzguni karanlığı .....
Sizi, sarıp-sarmalayıp, der-dest etmecesine, bencileyin ......
Ondandır, demeler'im .....
ÇÖKÜNCE GECENİN KARANLIĞI, başlar, göz yaşlarıyla, korkunun raksı .....
GÖZ YAŞLARIYLA ..........
KORKUNUN RAKSI ....................!
Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ / İSYANİ
Immenstaad / Almanya
19 / 01 / 2022 - Çarşamba
Saat ; 21_42
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder