GEÇTİ,
BOR'UN PAZARI, SÜR EŞEĞİNİ NİĞDE'YE ....
Karda
yürüyüp, iz koymayan olsan da, an gelir işlemez hükmün, geçmez sözün, Azrail
ile ölüme ...
Asla sayma,
dünyanın en dahi si, en velisi kendini ..
Çatarsa
yolun, yolsuza, öğretir sana dünyanın kaç bucak olduğunu, üstelik gösterip, tanıtır
sana, senden velileriyle, delilerini ..
Dünyaya
hükmeden imparator olsan da aciz
biçare sin dir, ölüm karşısın da ...
Ölümle-kara
toprak verince el ele, senin gibi ne padişahlarla, ne cevherleri yutuverir ler
bir anda ..
Açık
gitmesin istiyorsan gözlerin, ölüm denen aleme göçünde ....
Sağa, sola
marka gözlükler sipariş etmek yerine ..
Yaşarken
sahip çık eline, beline, diline ...!
Kem bakma
komşunun namusuyla, kümesi ne ...
Yaşarken,
kümesi emanet edersen, Tilki'ye ...
Kandırıldım
diye sağa ,sola şikayet edip, söylenme ...
Ettiği ile, dilinden
çeker insanoğlu, bu alemde ne çekerse ..
Göz yumup,
kulak tıkarsan doğruyla, gerçeğe, ilim ile, Fen’e ....
Yaşarken
taşırsın, cehennem ateşine odunu elinle ..
Bu gerçekle,
doğruyu iplemezsen yaşarken, ister nara at, istersen, yalvar, yakar ...
Para etmez
bunlar, işin, işten geçmişliğinde ..
Tecelli
ettiğinde ölüm, ister gözün açık git, isterse kapalı ..
Bakmaz
gözünün yaşına Zebani’ler, sorguda ..
Üstelik
rüşvetle, torpilde sökmüyorsa öte yanda ..
Vay ki, vay
haline, yandı gülüm keten helva hallerinde bülbül kesilir ötersin daha
başlamadan, celse ...
Önceden
kırdığın fındıklarla, yediğin hurmalar tek, tek sunulur sana ...
Tırmalanan
kıçının, kaşınmayla karışık, kanamaya tutmuşluğun da ...
Cafer’den de
beter, hallere düşersin, ne bez paklar, nede paspas seni ...
Helaline,
haram, sütüne, su katarken düşünüp ,akıl edecektin bunları ...
Sen de
biliyordun tüm bunları bilmeye ..
Gel gör ki
İnsanoğlunun ÇİĞ SÜT EMMİŞLİĞİN DE..
Salla dedin,
geçtin elini, kala ,kala cehennemin esvelesin de aldın soluğu, bak sonunda ...
İşin, işten
geçip, tövbenin para etmemişliğinde ...
Kala kaldın
palanı soyulmuş eşekler misali ortada ..
Oysa nasılda
havalı anırırdın diriyken, kendini hergele de imam eşeği sanarken ...
Gelmezdi
aklına ..
Eşeği de,
makamıyla anırtırlar, sözü aklına ...
Dayanınca
Azrail kapına, kapıyı sürgülemediğin geldi aklına ...
Başladın can
havliyle, yalvarıp, yakarmaya ...
İşin, işten
geçmişliğin de, sözünün para
etmemişliğin de ...
Yaladın
avucunu, aldın boyunun ölçüsünü ...
Duyduklarının
korkunu artırmış lığında ..
Korkunun, ecele
faydası olmadığını yaşayarak öğrendin sonun da ...
Duydukların
gitmese de hoşuna, yaramasa da işine, Dediler, koro halinde sana ...
Geçti Bor'un
pazarı, sür eşeğini Niğde'ye ....!
Geçti Bor'un
pazarı, sür eşeğini Niğde'ye ....!
Mualla
SEZGÖR YASSIBAŞ/ İSYANİ
Almanya
22/ 04/2020
Saat ; 23_23
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder