Mazinin
izleri, derin yürek sızıları olarak ağıyorsa bu gününe..
Uzaklardan
bir ses, görüntü düşüyorsa sık, sık..
Anıların
yağmur olup, seni sırılsıklam etmecesine ıslatmışlığında..
Lanet
mi, şükür mü etmen gerektiğini bilemediğin anlarda…
Lal
olan dilleri, birden bire çözülüvermiş yüzler, ömürler..
Apansız
ve ardı arkası kesilmemecesine konuşmalara dura koyup..
Seni
senden çalmacasına, işgal ve talanda tüketmecesine ..
Eni-konu
esir alınmışlığında, para etmiyorsa yalvar, yakarmaların ..
Zaferlerini,
tepene tuğ dikerek ilan eden dertlerinde, galebe çalmışsa üstüne
üstlük..
Gülmelere
hasret kalıp, kanı çekilmişliğinde, sarı ıskalıklarda
düşüyorsa yüzün, asılıyorsa suratın hep,kahrın ve kederin
cenderesinde ..
Ötesi-berisi
yok bunun, sen anılar çarmıhında, yaşayan ölülüğe
tutsaklıkla ..
Ramak
kalmışlığında deli-divaneliğe, bunun adı yaşamak değil,
Olsa,
olsa….
Hayatın
ve ömrünün avara kasnakların da, çarçur ettiğin yılların..
Sana,ömrüne
kestiği ağır faturaları ödemelerde ..
Ölümün
bile, nimet sayılacağı, azaplar da
Hiç
ve piç etmişliklerde, telef olmalar da..
Sürüm,
sürüm süründürerek ,
Kocamış
kurdun, köpeğin maskarası olup çıkmasındaki azap ve kahırda…
Seni,
bir bok böcüsü yapıp çıkması ..
Kendine,
kahırlar da, esvelesine devrilip giderek ..
Hiçte
hak etmediğin bir pas-payelikte, ömrüne kefen biçmesidir …
Ölümün,
o soğuk ve meşum nefesi , yaladığında yüzünü..
Heveslerini,
kursağında koyarak..
Gözlerinin,
açık gittiğini görerek..
Zalim
hükümdarlığının,
Hünerli
cellatlığının zaferini doya, doya kutlamak istemesi ..!
Buna
yeminliliklerde..
Seninle..
Kedinin,
fareyle oynamışlığındaki acımasızlıklar da..
Kanını
içip, ömrünü bitirip, nefesini tükettirmesidir..
Onun
için, ne yapsan, ne etsen, nafile …!
Uçarın,
kaçarın ve kurtuluşun yok, bu oyunu sonlandırmaktan başka....
Mağlubu
hep sen olduğun, oyunda..
Sana
düşen, biçilen rolleri oynayıp, sahneden inmek..
Perdeni
indirip..
Tası-tarağı
toplayıp..
Sürç-ü
lisan ve anıları , yanılgıları,yenilgileri,hüzünleri..
Özcesi,
derme çatma ömür eskini, voltanı al…
Başına
bir kurşun sıkıp ta gitmelerin azabını içmeden …
Adam
gibi, adamlıklarda..
Kuzu,kuzu,
tıpış, tıpış..
Asla,
ardına bakmadan ..
Alıp’
ta başını, paşa, paşa çekip gitmektir..
Alıp’
ta başını, paşa, paşa çekip gitmektir …!
Mualla
SEZGÖR YASSIBAŞ
Altınoluk/Edremit
23/
02/2014
Saat;22_48


Hiç yorum yok:
Yorum Gönder