23 Ekim 2021 Cumartesi


 O, BUNU BİLİP, GÖREMESE DE ........! 


'' - TOPRAK BAKIYOR, ONUN GÖZLERİYLE  ......! ''



Nasıl olacağını merak ederdi, nasıl olduğunu yaşasada ne yaşadığını bildi, anladı, ne  gördü, gerçeğini ve olan-bitenleri ...

Nede, farkında oldu, gözlerinin toprağa akıp, karışmasını ...

O, şimdi gözlerinin toprağa akmış'lığın da, can verdi, hayat kaynağı ve besin oldu, sundu sessizce, cömertçe kendini, börtü- böcü'ye ve hatta ota, çiçeğe ...

Hiç bilemeyecek kendisi, o ve onun yerine bir başkaları bilemese de toprak görüyor ......

Renkten, renge, halden, hale giren semayı .....

Semanın bağrındaki yıldızları, ayı, güneşi .....

Yetmedi, renk cümbüşü çiçeklerle, aydınlık şafaklar la, zifiri karanlığı ....

Bağrında çarpan yüreklerle ....

Akıp giden zaman ırmağının çağıltısından bihaber'likde, bağrında toprak olmuş yatan, ölü bedenlerle ......

Sözüm ona yaşayan, nice güzellikleri, hayatı dahası, mutlulukları ıskalayan, ölü canlara .......

Bağrına düşen ölü canlardan beslenerek, diri tuttuğu canı ve bereketiyle, kucak açarak dirilerle, ölülere ..

Dahası, doğacak nice canlarla, gelecek nice nesillere toprak olmanın, yurt-yuva olmanın heyecanı, sevinciyle ......

Giyinerek, renk cümbüşü çiçeklerle bezeli, libaslarını ......

GİYİNEREK, RENK CÜMBÜŞÜ ÇİÇEKLERLE BEZELİ, LİBASLARINI ......

Toprağa düşen ölü canların bedenlerini ihtirasla öpen toprağın , cümle ölü canlara .......

Hoş görüyle, cömertçe, sevecenlikle kucak açan'lığın da, yumularak toprağın derinliğine, toprak olup çıkışının, kaçınılmaz tecellisi olmuşluğun da ......

Ölülüğünde bedeninin, canlılığında toprağın .....

ÖLÜLÜĞÜNDE, BEDENİNİN .......

CANLILIĞINDA, TOPRAĞIN .....

Toprak bakıyor, onun gözleriyle ......

TOPRAK BAKIYOR, ONUN GÖZLERİYLE  ......

O, bunu bilip, göremese de .......

O, BUNU BİLİP, GÖREMESE DE ........!  

TOPRAK BAKIYOR, ONUN GÖZLERİYLE  ......




Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ / İSYANİ 




Immenstaad / Almanya  




23 / 10 / 2021 - Cumartesi




Saat ; 18_36

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

  YARIMSIN …. Hayatın sana oldum olası cömert davranıp … Yediğin önünde, yemediğin ardında, bal-kaymak bir hayatı sunmuşluğunda … Oldum olas...