DALDA ÇOK, ELDE YOKSA ....
Unutmamalı, hele ki de aklı evvellik yapmamalı asla ...
Ne der ekabir üstatlar ve zamanın düşün insanları ...
Göldeki Kaz' dan, daldaki Kara tavuktan, kayalıkta şakıyan Keklikten, havadaki Turnadan evladır, eldeki- avuçtaki serçe ...
Bir kaşık bal için ağaca çıkayım derken, hem tastaki baldan..
Hem de kırılan bacakla, kıçtan dolayı sağlığından olmaktansa ..
Bir parmaklıkta olsa, çal o balı ağzına, sahip ol iradene, düşme nefsinin ardına ...
Günün yada ömrün sonunda yapılan mizanda ...
Dalda çok, elde yoksa ..
Üstelik bu hale sırf kör inadın ve hesapsız, kitapsızlığınla gelmişsen ...
Müstahaksın yaşadığın düş kırıklığıyla, azaba ...
Sen, sen ol unutma ...
Ava gidenin, avlanacağını ...
Senin hesabın la, hayatın hesabının her zaman uymayacağını ...
Dimyata pirince giderken, evdeki bulgurdan olmamak gerektiğini ....
Dalda çok, elde yoksa, demezler mi, insana !
'' - Adam etmemişse seni, Mevla ...
Ne yapsın, ne etsin ....
Dahası, nasıl baş etsin, senin gibi aklı evvel, beceriksizle ..
Doymak-kanmak bilmeyen kaynana ,kaynata, beyyar kayınçoyla ..
VURDUM DUYMAZ KUMA ile asalak görümce, hariç ....
Biri kundakta, olmacasına, altı baş, aç boğazla ...
'' - Ya sabır ... '' La, ömür tüketen, evdeki Leyla ...
Evdeki Leyla ....
Dalda çok, elde yoksa ...
Nedenini, hatayı, kusuru önce kendinde ara ...!
Şeytan olmadan, ağız çarpmaya ....
Beceremediğin işte, ahkam kesmeye ....
Burnunun sığmadığı yere, kafanı sokmaya, kalkma ..
De şimdi, süt dökmüş kedi edasında, susma ....
Halin böyleyken ...
Dalda çok, elde yok sa ...
Ne etsin, evdeki Leyla ???
Evdeki Leyla ???
Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ / İSYANİ
Immenstaad / Friedrichshafen / Almanya
12 / 01/ 2020
Saat ; 11_22
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder