ARDIN SIRA ....,
Beceremedik sevmeleri, yürütemedik aşkı ..
Kör dövüşlerde, bunalım girdaplarında yitirdik ..
Değerleri, güzellikleri ve mutluluğu ..
Kavga yerine, keşfe koyulsaydık ..
Eminim ki, olmazdı tüm bu yaşananlar ..
Güven denen gemimiz, su almaz,
Öfke ve hırçınlıklar kayasındaki fırtınada, darma - dağın olup ... Parçalanmazdı, aşka yelken açan, yürek gemilerimiz ..
Kuşku, korku ve karabasanlarda boğulmazdı....
Mutluluğa ilişkin duygularımız ..!
Boz bulanık kaosların bizi , oradan-oraya sürüp-savurmuşluğunda ...
Ardınsıra anladım, vakitlerin geç ve olanakların ..
Birlikteliğe ve aşka dair ümitlerin, tükenmişliğinde ...
Sevmek, Kaf dağının ardındaki bilinmezlik ..
Mutluluk, ardı sıra koşulup ..
Hiç erişilemeyen o, gümişi güzel kuş olmazdı ..
Masada, korkularla yanıp-tükenen, mum eskileri..
Ya da , yarısı içilmiş sigara izmaritleri ...
Oda da, perdelere sinen düş kırıklıkları birikmezdi ..
Karabasanlara yenilen ömürlerden, yürek yakan öyküler kalmazdı, geriye ..
Keşkelerin, acabaların, kör pişmanlıkların, vesveselerin ...
Kaosların çemberinde tükenmezdi ..
Aşk yenilgiyi içmezdi, yalanların, nefretlerin,kuşkuların
Harislikle dolup - taşan egoların, kinin çarmıhında ..
Ardın sıra, gömüldüğüm hicran denizlerinde ..
Önlenemez sona itilişimizin, incir çekirdeğini bile doldurmayan ..
Eften-püften üretilen, gereksiz ve yanıltıcı hataların ...
Kırık-dökük kalıntılarını izleyip, dermeye çalıştıkça ..
Mutluluk denen kuşun, avuçlarımızdan ve ömrümüzden ...
Nasıl da, hoyratça ve bencillikler de üst üste yapılan hatalarla ..
Bizlerce, nasılda zorla kovalanarak , uçurulup,kaçırılışını gördükçe ..
Nafileliğin ve pişmanlığın çarkında, un ufak olarak ..
Görüyor ve kahroluyorum ...
Bir korku filmini izlemenin ürperticiliğin den de derin ..
Kabus titremelerinde boğularak ..
Hayata, günlere, evrene pişmanlıklarla haykırarak ..
Boğuluyorum kör karanlıkların acımasızca yutan, lanet şalın da ..
Elle tutulur hiç bir yanımızın olmamışlığını görmek ve birebir bilmek ..
Kahır ve azap kuyularında debelendiriyor ...
Kör-kütük kabus sarhoşluklarında,geçerek kendimden ..
Kendi cehennem ateşimde yakıyorum, kendimi ..
Ne o aşktan, ne o yaşanmışlıktan ..
Ne de, pişmanlıklardan eser kalmamışlığında ..
Aynaların derinliğinde yutulan, zaman ve ömür hengamesinde ..
Yanıyor, yanıyorum kerelerce, kendi cehennem ateşimde ...
Ardın sıra, kabuslarda ölüp, ölüp dirilmelerin keşmekeşinde ..
Ve, yutan kör pişmanlığın da ...
Külümün,dumanımın,esamemin
Ardın sıra, ardın sıra ...!
Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ
Friedrichshafen / Almanya
11/01/2017
Saat:01_49
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder