TUTKUNUN ATEŞİYLE ....,
İnsanoğlunun varlığıyla başlayan, bu yangın ..
Asırların bağrında, zamanın derinliklerinde, tarihin zulasında ..
Günümüze değin sürmüştür ..
Ne sönmüş, nede küllenmiştir ..
Ve, var oldukça insan, sürdükçe insanın muammalı ömrü ..
Hayatla, kendisiyle, evren, doğa ve insanla olan savaşı ..
Muhterisliği, aşka, hayata ve kendine dair, çoğalan saplantı ve bağımlılığı
Ne bereketli yağmurlar, ne kuzguni buzullar ..
Ne kasırgalar önleyip, söndüremez bu ateşi ..
Değil ölümle son bulması, tarihe karışması ..
Ölümlerinden sonrada, kalacak ve sürdürülecek bu savaşın, fedaileri ..
Körükleyecektir, bu alevi ..
Nasıl ki....
Ölse de, Kleopatra, hala ve inadına körükleniyorsa onun tutkusu ve ateşi ...
Muhteris ömürler, bedenler, haris duygular ve kamçılanan egolar ..
Aç ruhlar var oldukça, sönmez asla ..
Yanar kor, kor, her yeni günle ...
İstençlere ve zamana, engellemelere karşı koyarak ..
An olup, şekilden, şekile bürünüp ..
An gelip, etrafındakileri de, yakıp-kül etmecesine ..
Engellenemezliğinde ....
Fitilinin, sürekli ateşlenip, kışkırtılmışlığında ....
Masumiyetleri alev, alev yutup ...
Ömürleri, tüketmişliğinde ..!
Susturulamayıp, bastırılamaz egolarla beslenen, tutkunun ateşleri ..
An gelir, için, için yanar, an gelir külleri, dumanları göğe savrulur..
An gelir, sözüm ona soğumaya terk edilir ..
Gelin görün ki, her halükarda ve zamanda yanar için, için nesilden, nesile ....
İnsandan, insana ve çağlardan, çağlara, miraslığıyla ...
Yanar çağlar, yanar insanlık, yanar evren, tutkunun ateşiyle ..
Tutkunun ateşiyle ....!
Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ
Friedrichshafen / Almanya
22 / 01 / 2017
Saat ; 01_26
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder