22 Ocak 2017 Pazar


GÜNE SIĞAR ÖMÜR,
YÜREKTEN TAŞAR, SEVDA ...!

Zaman denen çarkı felekte, öğünürken, hayatlar ..
Kah, dal-budak olup çiçeğe dururken ..
Kah, dona kalır, umutlar gecenin ayazında ...
Perme-perişanlıklarda tarumar olur, ölür canlar ...
An gelir, yaşanırken o, sözün bittiği, haller ...
'' - Güne sığar ömür, yürekten taşar sevda ....! ''
İzahsızlıklarda, takılır kalır, yaşanmışlıklar ..
Rengarenk, acı-tatlı anılara yada anı, anı, hayata ...
Gitmeye kalksan, ıraklıklardan çok, olursuzluklar ..
Unutmaya dursan, fikrinin ince gülü kuruntular, koy vermez, seni ...!
Kala kalırsın, bir açmazın, ortasında ....
Her yanını kor, kor alevlerin sarmışlığında ...
Akrep kesilmende para etmez, böylesi anlarda ..
Sokup kendini, sonlandıramazsın acılarını, ömrünü ...
Medet dediğinde, yiter sesin-soluğun ..!
Duyanının, el uzatanın, çare olanın kalmamışlığında ..
Umarsızlıkta düştüğün aşk cenderesinde, kalırsın halden, hale ..
İşte anlarsın ki, bire bir yaşamışlığınla o, an ..
Dar gün dostlukları güzelliği ....
Şafakta, tan yeri aklığı, albenisi kadar değerlidir ...!
Öfkeye kesildiğinde, kör pişmanlıklara koyulduğunda ..
Aman canım sendeler de, umursamazlıklar da kulaçladığında, olur ...
Böylesi zaman ve hallerde ..
İşte o, an ..
Demlenir gönlünün ve ruhunun derinliklerde, adını koyup ...
Tarifini yapamadığın, bir duygu ..
Kabarır, sarar seni, tepeden tırnağa çelişkiler ve kaosun dalgaları ...
Yutulursun, karanlık diplerde, havasız ve soluksuz kalarak ..
Avuçladığın her zerre ..
Kayıp gider, ıslak kum taneleri misali, avuçlarından ....
Mecalsizliğe, naçarlığa ve yenilgiye tutsaklığınla ...!
Sığlıkta, kahrı, elemi,
Alaboralarda, gel-gitlerde, azgın fırtınalarda öfkeyi, kızgınlığı tadarak ..
Karabasanlardan tutta, kuduz köpekler misali titremelere savrulursun ..
Yaşayarak, her bir hali bedeninde, içinde, ruhunda .....
Kahredersin ....
Kah, kendine .....
Kah, yaşadıklarınla, bu halinin, faillerine ....
Yükleyerek hayatın ve yenilginin yükünü, garibim kara kediye ..
Suçluları, yargısız infazlarda katledersin, art, arda ....
Naçarlığın çarmıhındaki acz içinde, sallanıp durmuşluğunda ...!
Çünkü ...
Böyleliğinde ...
Uzansan, erip, tutamaz..
Dalsan ....
Yer yarılıp, gök açılıp, almaz seni, sinesine,
İstemeye, istesen de ....
Öylesine güçlü ve derinden, derine ...
Daha ötesine geçip, giremezsin yerin-göğün dibine ..!
Sana, kala, kala ...
Cehennemin esvelesi kalır,
Onun içinde ...
Onu,
İçinde, yaşamışlığınla ...
Hallerin, böyleliğinde ..
Susar dil, akar zaman, döner dünya, yürür hayatın yorgun kervanı ..
Anlarsın, kazınmacasına ömrüne, ruhuna ve beynine ....
An içinde, her hali yaşamışlığınla, dibine kadar yudumlamışlığınla ...
Hayatın ve aşkın o, ağu gibi meyini ...
O tarifsiz iksirin, gücünü, kudretini ...
Hissedersin için, için,
Yenilip, tükendiğini ...!
İliklerine dek işleyen gerçeğin ..
Seni, tiril, tiril ürpertip, titretmişliğiyle ...
'' - Güne sığar ömür, yürekten taşar sevda ...!
''- Güne sığar ömür, yürekten taşar sevda ...! ''

Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ

Friedrichshafen / Almanya

21 / 01 / 2017

Saat;20_32

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

  ONDANDIR.. Bir sendin.. Bir de ben .. Hayat mektebinde , sınıfları geçemeyen.. Ondandır, adımızın ,''Baki '' ile ,'...